Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Üniversiteyi geciktirince haliyle askerlikte geçikmişti. La bu saatten sonra nasıl çekilir askerlik derken, "29 yaşında adamsın olgunlaştın. Katlanırsın. Ama mantık arama, o nizamiyede biter." Demişlerdi. Öyleymiş ! Belli bir hiyerarşi sisteminde, emir - komuta zorunluluğu olan yerde sorgulayıcı bir tavır en son ihtiyaç duyacağınız şeydir. Sabırla her saçmalığa, bir gün biteceğini düşünerek gülüp geçerseniz, bittikten bir süre sonra acıyla tebessüm ettirecek anılarınız olur. Uğur Mumcu gibi siyasi yönü ağırbasan bir gazeteciden nasıl asker olur(!) un kitabı :"Sakıncalı Piyade". Aziz Nesine övgüler düzdürecek ölçüde mizahi. Ve aynı ölçüde dramatik. Ülkenin buhranlı günlerinde herşeye öcü gözüyle bakıldığı, Devletin sert, gri yüzünü herkese takındığı acı dolu zamanlar. Bütün bu olumsuzluklara rağmen, kitabın sonunda Mumcu'nun da değindiği gibi ülkeyi paylaştığınız insanları tanımak adına, katlanılması gereken bir vazife. Bana göre engeli bulunmayan her gencin geçmesi gereken bir aşama. Sağcılık ve Solculuk ayrımlarına takılmadan herkesin okuması gerektiği, askerlik yapanların kendinden çok şey bulacağı eserdir. Okunmalıdır. Kitaptan; ... -Rapor verilmiş. "askerliğin gerektirdiği görevlere kayıtsız kalmaktadır. mimikleri mutsuzluk ifade etmektedir. selam verirken 'merhaba' demektedir."
Sakıncalı Piyade
Sakıncalı PiyadeUğur Mumcu · Um:ag Yayınları · 20192,007 okunma
265 syf.
·
Puan vermedi
"Hayatımda anladım ki ülkemiz aydınları arasında bir iletişim eksikliği vardır ve bizler,sağcılık,solculuk adına yıllar yılı birbirimizi dışlamak için harcadığımız enerjiyi birbirimizi tanımaya yönlendirseydik,bugün ülkemizde demokrasi ve insan haklarına dayalı bir ruh zenginliği,ekonomide bir kalkınmışlık,siyasette bir kalite,hepsinden önemlisi de sokaklarimizda gülümseyerek yaşayan insanlarımız olurdu." Iskender Pala bu defa kendi yaşam öyküsüyle okuyucusuyla buluşuyor.Deniz kuvvetlerindeki 15 yılın hikâyesini biraz üzülerek okuyacaksınız sevgili okurlar...iyi okumalar...
İki Darbe Arasında
İki Darbe Arasındaİskender Pala · Kapı Yayınları · 20184,785 okunma
Reklam
Tiyatro denilince herkesin aklına Ingiltere, Rusya gibi ülkeler gelir ama bence hiç bir ülkedeki tiyatro yaşamı, Türkiye'nin eline su dökemez. Çünkü biz, ülke olarak dünyanın en büyük tiyatrosuyuz. 70 milyon kişilik bir tiyatro bu. Sahnede demokrasi dekoru var, hukuk dekoru, medya dekoru, ekonomi dekoru var. Milliyetçilik, sağcılık, solculuk, sanat, kültür, dincilik, Batıcılık, laiklik; bunların hepsi var. Ama bir de bakıyorsunuz ki arkası yok bunların. Seyircinin izlemesi için sadece ön yüzleri hazırlanmış. Şatafatlı dekorlar, oymalar, kakmalar, süslemeler hep seyircide gerçeklik duygusu uyandırabilmek için hazırlanmış. O cicili bicili dekorları ve göz kamaştıran ışıkları gördüğünüz anda heyecana kapılıp arkalarında çok büyük yapılar olduğunu sanıyorsunuz. Ve yanılıyorsunuz. Hepsi dekor!
Hiçbir ayrımcılığı da kabul etmiyorum. Türkiye'deki 1950'lerden beri başlayan ve yoğunlaşan dış kaynaklı ayrımlar, sağcılık, solculuk, şuculuk, buculuk gibi ayrımların hepsi dışarıdan özellikle çıkarıldı.
Sayfa 265 - Bilim+Gönül, 36.Baskı, Eylül 2010Kitabı okudu
BORALTAN KÖPRÜSÜ OLAYI (Tarihte Bir Yüz Karası)
Türk tarihinde Türk’ün Türk’e yaptığı büyük ihanetlerden biri, Azerbaycanlı soydaşlarımızın Boraltan Köprüsü’nü geçerek Türkiye’ye sığınma isteklerini, Türk hükümetinin geri çevirip Ruslara teslim edilmesi olayıdır. Bu olay, tarihin ve Türklüğün bir yüz karası olarak hatıralarda kalmıştır. Çanakkale’de düşman askerinin bile yarasını sarmayı şeref
Siz her şeye layıksınız!
Pek çok gencin solculuk, sağcılık diye birbirini öldürdüğü Türkiye gibi fakir ve dertli bir ülkede, bu laf Sibel’e göre çirkindi.
İletişim Yayınları - epubKitabı okudu
Reklam
... anladım ki ülkemiz aydınları arasında bir iletişim eksikliği vardır ve bizler, sağcılık, solculuk adına yıllar yılı birbirimizi dışlamak için harcadığımız enerjiyi birbirimizi tanımaya yönlendirseydik, bugün ülkemizde demokrasi ve insan haklarına dayalı bir ruh zenginliği, ekonomide bir kalkınmışlık, siyasette bir kalite, hepsinden önemlisi de sokaklarımızda gülümseyerek yaşayan insanlarımız olurdu.
Sayfa 225 - Kapı YayınlarıKitabı okudu
Anladım ki ülkemiz aydınları arasında bir iletişim eksikliği vardır ve bizler, sağcılık, solculuk adına yıllar yılı birbirimizi tanımaya yönlendirseydik, bugün ülkemizde demokrasi ve insan haklarına dayalı bir ruh zenginliği, ekonomide bir kalkınmışlık, siyasette bir kalite, hepsinden önemlisi de sokaklarımızda gülümseyerek yaşayan insanlarımız olurdu.
Sayfa 225Kitabı okudu
Sağcılık ve solculuk:
Her iki deyimin ayırıcı özelliği,sağcılığın maneviyatçı,solculuğun da maddeci olmasıdır.
Ülkemiz aydınları arasında bir iletişim eksikliği vardır ve bizler; sağcılık, solculuk adına yıllar yılı birbirimizi dışlamak için harcadığımız enerjiyi birbirimizi tanımaya yönlendirseydik, bugün ülkemizde demokrasi ve insan haklarına dayalı bir ruh zenginliği, ekonomide bir kalkınmışlık, siyasette bir kalite, hepsinden önemlisi de sokaklarımızda gülümseyerek yaşayan insanlarımız olurdu.
Sayfa 225Kitabı okudu
Reklam
Dünyanın En Büyük Tiyatrosu
Tiyatro denilince herkesin aklına Ingiltere, Rusya gibi ülkeler gelir ama bence hiç bir ülkedeki tiyatro yaşamı, Türkiye'nin eline su dökemez. Çünkü biz, ülke olarak dünyanın en büyük tiyatrosuyuz. 70 milyon kişilik bir tiyatro bu. Sahnede demokrasi dekoru var, hukuk dekoru, medya dekoru, ekonomi dekoru var. Milliyetçilik, sağcılık, solculuk, sanat, kültür, dincilik, Batıcılık, laiklik; bunların hepsi var. Ama bir de bakıyorsunuz ki arkası yok bunların. Seyircinin izlemesi için sadece ön yüzleri hazırlanmış. Şatafatlı dekorlar, oymalar, kakmalar, süslemeler hep seyircide gerçeklik duygusu uyandırabilmek için hazırlanmış. O cicili bicili dekorları ve göz kamaştıran ışıkları gördüğünüz anda heyecana kapılıp arkalarında çok büyük yapılar olduğunu sanıyorsunuz. Ve yanılıyorsunuz. Hepsi dekor!
Ülkemiz aydınları arasında bir iletişim eksikliği vardır ve bizler sağcılık solculuk adına yıllar yılı birbirimizi dışlamak için harcadığımız enerjiyi birbirimizi tanımaya yönlendirseydik bugün ülkemizde demokrasi ve insan haklarına dayalı bir ruh zenginliği, ekonomide bir kalkınmışlık, siyasette bir kalite hepsinden önemlisi de sokaklarımızda gülümseyerek yaşayan insanlarımız olurdu. O yüce ruh ki ekonomiyi de, siyaseti de, ahlakı da düzene koyar. Türkiye'mizin geleceğini bilimle ve irfanla aydınlatırdı. Bunun olmaması için de hiçbir neden yoktur.
151 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.