Söze böyle başlıyor yazar :"50 yıllık yaşamım boyunca acının her türlüsünü çektim, yokluğun en dayanılmazını gördüm, umutsuzlukların en koyusuna düştüm. Kaç kez eşiğine kadar geldim ölümün! Dostluklarda, sevgilerde mutlulukların en doyumsuzunu tattım. Sevdim sevildim. Aldandım zaman zaman da; yıkıldım, parçalandım. Fakat şiire olan tutkum azalmadı. Çoğaldı giderek... 34'ü şiir olmak üzere 50 kitabım çıktı. Gün oldu kopkoyu bir karanlık gibi sardı şiir denizimi anlaşılmamak! Gün oldu; haksızlıkların en çirkinine, eleştirilerin en kırıcısına, çekememezliklerin en kabasına, düşmanlıkların en yaralayıcısına hedef oldum. Hiçbiri şiire olan tutkumdan bir şeyler alıp götüremedi. Çok yıllar önce, "Hayatımdan şairliğimi alıp çıkarsanız geriye önemli bir şey kalmaz. Öylesine tutkunum şiire," demiştim. Bu söz geçerliliğini bugünde koruyor"
Kitap 634 sayfa ise ÖLÜM/KADIN/GEÇİM DERDİ ve arada bir YAŞAM SEVİNCİ kısacası kimi duygularını anlatır kimi düz yazı ile yazar kimi de şair olur yeteneği ve hitap gücü olan bir yazar belli ki kadın temalı şiirleri göz önüne almazsam beğendiğim bir eser oldu kadınla ilgili şiirleri tek boyuttaydı bana kalırsa siz de okuyarak değerlendirebilirsiniz.
İyi okumalar.