Akış
Ara
Keşfet
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
Kitap Türleri
Dergiler
Çevirmenler
İncelemeler
Alıntılar
İletiler
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.38.13
144 syf.
10/10 puan verdi
Samsun 19 Mayıs Stadyumu ( Hatıran Yeter )
Ocak ayında Samsun’a gittiğim zaman, yeni statta her zamanki arkadaşlarımla bir Samsunspor maçı seyrettim. Maç bitince çarşıya döndüm. Bir Gün kitabımda bahsi geçen otogar çoktan yıkılmış ve yerine bir AVM yapılmıştı. O AVM’nin arka tarafında ise bizim eski stadımız vardı. 2017’de son maçın oynandığı ve geçen sene yıkım çalışmalarına başlanan 19
Çok güzel bir kitap seçmişim.. Halide Edip ile birlikle Sakarya'da, Ankara'da ve İzmir'de bulundum desem abartmış olmam sanırım. Tarih kitaplarında her ne kadar okumuş olsak da emin olun savaşın içinde yaşayan birinin kaleminden okumak inanılmaz büyüleyici.. O dönemde yaşayan her yazarın yapacağı şeyler değildir milli mücadelenin her aşamasında bulunmak, halkın isteklerini köy köy gezerek not almak, onları yeise kapılmaktan uzaklaştırmak için mitinglerde konuşmak, Atatürk ile sadece mecliste kalem arkadaşı değil harpte silah arkadaşı olmak.. Onbaşı Halide'm, ne muhteşem kadınsın!.
.
"Hükümetler düşmanımız, milletler dostumuz ve kalbimizdeki haklı isyan kuvvetimizdir!"
HERKESİN GİYDİĞİ ATEŞTEN BİR GÖMLEK VARDIR!
Halide Edib ile daha önce neden karşılaşmadım ki? İlk olarak 'Yolpalas Cinayeti' daha sonra 'Ateşten Gömlek' adlı eserini okudum. Peyami, etliye sütlüye karışmayan, bakanlıkta çalışan, annesinin şişli sosyetesinden, ingiliz himayesini savunan çevresiyle yaşayan bir adam. Cemal adındaki akrabasıyla tanışınca fikirleri değişir. Bunun yanına da İhsan eklenince Peyami artık vatan durumları ile ilgilenmeye başlar.
Yolda giderlerken yapılan Bombardıman ile gözünün önünde ölen insanları gören genç adam, şimdi asker olmak istemektedir. İzmir işgalinden sonra Ayşe adındaki teyze kızının İstanbul`a gelişiyle başlayan fikir değişimi bacakları kopana dek, ameliyata dek sürecektir.
İzmir ve İstanbul işgali, Anadolu`da işgallere karşı doğan bir ruh, karakterlerimizin onların arasına katılması, sakarya savaşı, inönü ve Büyük Atatürk sohbetleri! En sonunda ise hiç beklemediğiniz bir son!
Kitabı okurken Ayşe`nin başta pısırık gibi düşündüğünüz sonrasında Aslan kesilecek, vatan, ordu hakkındaki sözlerine dikkat etmenizi isterim. Halide Edib kütüphaneme eklenmiştir.
8/10
-Genel olarak düşüncelerim, kitap içeriği-
Yazarın okuduğum ilk kitabıydı. Hayatının 30 yıllık bir çerçevesini otobiyografik roman şeklinde sunmuş yazar. Bunu yaparken de özellikle çocukluk dönemlerine ağırlık vermiş. Tütüncülük mesleğinin zorluklarına, Edirne'den de sayfalarca değinmiş. Çocukluğuna ve tütüncülüğe; gençlik yıllarından, hapis
Kalemiyle tanışma kitabım,Yaban. Pişman mıyım? Asla.O kadar güzel bir eserle kalemiyle tanıştım ki. Diğer eserlerini okumak için sabırsızlanıyorum.
Ahmet Celal bir paşa oğlu. Yedek subay olarak katıldığı 1. Dünya Savaşında bir kolunu kaybeden gazidir. İstanbul'a artık dönemez çünkü düşmanların elindedir.
Ahmet Celal, büyük bir umutsuzluk içerisindedir. Emir eri Mehmet Ali'nin yardımcı olmasıyla Orta Anadolu'nun Porsuk Çayı kıyısındaki bir köyüne gitmiştir.
Ahmet Celal köylü için bir 'yaban'dır.
Ahmet Celal mi yaban yoksa orada yaşayan insanlar mı?
Ahmet Celal bir defter tutmaktadır ve bu defterde; I. Dünya Savaş'ının bitimiyle, Sakarya Savaş'ının sonuna kadar olan süreçte köylüleri, köyün durumunu ve milli mücadeleye ilişkin tavırlarını ve en önemlisi yaşadığı durumları okuyoruz.
Cahil bir kitlenin olduğu yerde tek başına mücadele vermek.. Kendi vatanı,yaşadığı yeri bile yadırgayan, yardım etmeyen, bana dokunmayan bin yaşasın misalinde olan bir kitle.
Okurken bir gerçekle daha yüzleşiyorsunuz, hala bu tarz kesimin ülkemizde var olması. Kendimizi geliştirememiyişimiz. Üzücü gerçekten.
İlk cümlemden de anlamışsınızdır ne kadar çok sevdiğimi zaten,kesinlikle okunması gereken bir kalem ve eser. Tavsiye ederim.
‘Dünya Telaşı’ deyip geçmeyin, şairin kalbine kulak verin!
Yazmayı benimseme, yazarak güzellikler var etme konusunda büyük bir gayret ortaya koyan isimlerden biri Mustafa Uçurum. Günümüz edebiyat dünyası ile temas kuran her okur için tanıdık gelecektir bu isim. Nitekim uzun yıllardır İstanbul dışından, hadi o kelimeyi kullanalım “taşra”dan edebiyat dünyamızın merkezine şiirler, denemeler gönderen,
