Ahmet Arif'in şiirlerini çok kez okudum, kendi sesinden YouTube'da defalarca dinledim. Ancak okumadığım şiirler, kendisine dair yazılar/kesitler için almıştım kitabı. İyi ki de almışım. Kapağındaki görselden, son sayfasına kadar güzeldi.
Kitaptan alıntı olarak şiirden öte, Ahmet Arif'e ve Ahmet Arif'in diline dair konuşma yada röportajlardan birkaç kesit paylaşacağım. Yoksa şiirlerini onu tanıyan bilir, bulur.
En uzun alıntımı buraya bırakayım.
Sf 169
VEYSEL ÖNGÖREN: Dilimizde etkili olan ama şiirimizde kolay rastlanmayan sözcükleriniz var. Bu tazeliği nasıl yakaladınız?
AHMED ARİF: Bu sorunuzu kısaca "halkımın dilini sevmek, o'nun türküleri, ağıtları, masallarıyla beslenmekle" deyip yanıtlamak var. Ama o sözcüklerden bazı örnekler vermek, böylece konuyu daha açık ve anlaşılır hale getirmek de gerekli belki.
"Bir ben bileceğim oysa
ne âfât sevdim."
Buradaki âfât sözcüğünü halkım "korkunç, kahredici, karşı konulmasının oluru olanağı yok bir belâ ya da salgın" gibi sözcük, deyim ve kavramları yetersiz bulduğu yerde kullanır.
Ben de örneğin "Çok sevdim... Yürekten sevdim" diyebilirdim. Sanırım buna kimsenin bir diyeceği de olmazdı. Ancak o zaman sıradan bir mısra kurulmuş olur ve ortaya şiir yükü bakımından yoğunluk, derinlik ve çarpıcılıktan yoksun, tatsız bir deyiş çıkardı.