Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Sinem CEYLAN KONAK

Sinem CEYLAN KONAK
@scyln02
3 Ocak
6 okur puanı
Mart 2022 tarihinde katıldı
Sinem CEYLAN KONAK
@scyln02·Bir kitabı okumayı düşünüyor
İrade Terbiyesi
İrade TerbiyesiJules Payot
8.1/10 · 28,8bin okunma
Reklam
64 syf.
·
Puan vermedi
·
12 günde okudu
Rahel Tanrı'yla Hesaplaşıyor
Rahel Tanrı'yla HesaplaşıyorStefan Zweig
8.2/10 · 19,6bin okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Sinem CEYLAN KONAK
@scyln02·Bir kitabı okumaya başladı
Kaplumbağa Kabuğunda Dünya
Kaplumbağa Kabuğunda DünyaJohn Green
7.4/10 · 1.437 okunma
Reklam
Tanrım, yakınlarımızın acı çektiğini anladığımız ve acılarına ortak olduğumuz anda, içimizde ördüğümüz duvar yıkılıverir.
336 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
17 günde okudu
Jack London'ın "Yıldız Gezgini" adlı eseri, beni kelimenin tam anlamıyla başka bir evrene taşıdı. Yıllar önce bu kitabı satın almış olmama rağmen, okumaya fırsatım olmamıştı. Ancak geçtiğimiz günlerde aynı yazarın "Adem'den Önce" adlı eserini okudum ve o kitaptaki karakterin rüyalarında atalarının yaşamlarını görmesini konu alan harika bir hikayeye tanık oldum. Bu deneyimden etkilenmiş olarak, "Yıldız Gezgini"nin arka kapağını okurken, bu eserde de benzer bir büyüme ve keşif hikayesi bulacağıma dair bir beklenti içine girdim. Ancak, kitabı okumaya başladığımda, umduğumdan çok daha fazlasını buldum. Yazar, ana karakterin duygu ve düşüncelerini, yaşadıklarını olağanüstü bir akıcılıkla anlatarak beni hemen içine çekti. Ceza aldığı dönemlerde yaşananlar, kitap içinde birden fazla evrene yapılan yolculuklarla birleşerek, okuyucuya olağanüstü bir deneyim sunuyor. Ana karakterin hapishanedeki deneyimleri o kadar çarpıcı ve akıcı ki, bazen diğer evrenlere yapılan yolculuklara ara vermesini bile istemedim. Hikaye, anlatım, olaylar... Jack London, "Yıldız Gezgini" ile gerçekten muazzam bir eser ortaya koymuş. Bu kitap, yazarın ustalığını bir kez daha kanıtlıyor.
Yıldız Gezgini
Yıldız GezginiJack London · Kapra Yayıncılık · 20216,8bin okunma
60 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
1 saatte okudu
Stefan Zweig'ın eserlerini her zaman sevdim, ancak "Amok Koşucusu" adlı kitabı beni özel bir şekilde etkiledi. Kitabın sonunda, bu başyapıtı daha önce keşfetmemenin hüznüyle karşılaştım. Yıllar önce, bir edebiyat öğretmeni bana bu kitabı önermiş ve "Eğer şu an 80 yaşında olsaydın, bu eseri okumak için geç kalmış olurdun" demişti. Sanırım o zamanlar bu öneriyi ciddiye almalıydım. "Amok Koşucusu", inanılmaz hızlı bir tempoda ilerleyen ve beni derin düşüncelere sürükleyen bir eser. Sayfalar ilerledikçe, karakterin kendi iç dünyasındaki karmaşık duygulara tanık olmak, olayların anlamsızlığı içinde kendimi bulmama neden oldu. Her sayfa, okuru "Şimdi neden böyle oldu?" sorusu etrafında döndüren bir gizemle dolu. Ana karakterin içsel çatışmaları ve kendine olan bağlılığı, okuyucuyu derinden etkiliyor. Bu kitabın kütüphanede olması ve mutlaka okunması gerektiğine inanıyorum. Zweig, bir kez daha insan psikolojisinin derinliklerine inerek unutulmaz bir eser sunuyor.
Amok Koşucusu
Amok KoşucusuStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2021111,6bin okunma
320 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
8 günde okudu
"Var Mısın?" Doğan Cüceloğlu'nun muazzam eseri, benim için bir dönüm noktası oldu. Bu kitap, Doğan hoca ile ilk tanışmam oldu ve bitirdikten sonra içimde, neden daha önce keşfetmediğim sorusu yankılandı. Kitap, Doğan Cüceloğlu ile yapılmış bir röportajın derinliklerine iniyor. Sayfalar arasında dolaşırken, sık sık kendi düşüncelerimi ve duygularımı buldum; adeta bir arkadaşla samimi bir sohbetin içindeymişim gibi hissettim. Doğan hoca, insanın yaşamının her evresinde değerli öğütler ve bakış açıları sunarak, okuyucuyu kendi iç dünyasına çekiyor. "Var Mısın?" sadece bir kitap değil, aynı zamanda bir yaşam rehberi, her yaştan okurun kendi hayatına dair derinliklere inmesine olanak tanıyan bir eser. Cüceloğlu'nun bilgelik dolu sözleri, her bireyin içinde bir parça bulabileceği bir aynaya dönüşüyor, bu da kitabı benzersiz ve unutulmaz kılıyor.
Var mısın?
Var mısın?Doğan Cüceloğlu · Kronik Kitap Yayınları · 202127bin okunma
Bir insan, yaşamında üç ya da dört yakın ilişkiye sahipse, mutlu ve sağlıklı olabilir. Bir toplum, bireylerinin her biri yaşamlarının her döneminde üç ya da dört yakın ilişki geliştirmişse, sağlıklı bir toplum olabilir.
Sayfa 149Kitabı okudu
Reklam
Ölüm diye bir şey yoktur. Yaşam, ruhtadır ve ruh da ölümsüzdür.
Sayfa 336Kitabı okudu
Hayat, akıl ile açıklanamaz. Uzun zaman önce Konfüçyüs’ün de söylediği gibi: “Yaşamdan bu kadar bihaberken, ölümü anlayabilir miyiz?”
120 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
25 saatte okudu
Jack London'ın "Adem'den Önce" adlı eseri, modern insanın genetik mirası aracılığıyla, atalarının çağlar öncesindeki yaşantılarına dair rüyalar görmesini merkezine alır. Kitap, okuyucuyu iyi tasvir edilmiş tarih öncesi çağların içine çeken akıcı bir hikaye sunar. İnsan, bu eser sayesinde, kendi genetik geçmişinin derinliklerine yolculuk yapar ve okurken adeta üçüncü bir gözden, dışarıdan izliyormuş gibi hisseder. London'ın ustalığı, rüyaların etkileyici anlatımında kendini gösterir ve okuyucuyu tarih öncesi dünyanın içinde kaybolmaya davet eder. Ancak, rüyaların modern dünyadaki etkisi konusunda daha fazla detay verilebilirdi. Rüyaların kişiyi sadece korkutma boyutundan öte, onun günlük yaşamına nasıl etki ettiği daha derinlemesine incelenmemiş gibi görünüyor. London'ın diğer popüler eserlerinden farklı olarak, bu kitap, okura hem tarihsel bir macera sunmak hem de genetik mirasın güçlü etkilerini keşfetme fırsatı tanır.
Adem’den Önce
Adem’den ÖnceJack London · Kapra Yayıncılık · 202018,6bin okunma
Dördüncü temel varsayım
Sözlü iletişim akıl, mantık ve düşünceyi, sözsüz iletişim duyguları ve ilişkileri en etkili ifade etme aracıdır.
Toplumun, tuzu kuru, pamuklara sarılmış, ruhu kızıl cehennemlere hiç uğramamış üyelerine bir sorum daha var. İdam sehpasını çekmeden önce neden kurbanın kafasına o kara başlığı örterler? Çok kısa bir zaman sonra o kara başlığı benim kafama da örteceklerini unutmayın lütfen. Bu yüzden sormaya hakkım var. Ey tuzu kuru vatandaş, sizin emrinizle, hem size hem de bize dehşet yaşatan cellatlarınız, bu dehşetin yüzdeki ifadesine bakmaya mı korkuyorlar yoksa?
Yaptığı işi görev olarak gören birinin gerçek bir bilim insanı, filozof, müzisyen ya da yazar olması mümkün değil.
Reklam