Kitabı ilk baş okurken bazı yerlerini anlayamadım. Bir 'O' dan bahsediyordu ve ben bunun tam neyi ifade ettiğini anlayamamıştım. Tanrı desen değil Yar desen değil. :) Sonrasında felsefede doktora yapan bir arkadaşımla konuştuk . Bu incelemeyi yazıyorsam onun katkısı büyük.
Varoluş - benlik arayışını bir kurgu içinde vermiş . İnsanın kendine yabancılaşmasını sahtelik , hakikilik kavramlarından bu ikisinin ayrımından vermeye çalışmış. O yüzden bekleyen şeyin kendi hakikatini bulma olabilir diye düşünüyorum. Burada olgunlaşması gereken şeyin yaşamın anlamı değil kendine yabancilasan kişinin kendi hakikatini bulmasıdır. Yaşamın anlamı sürekli akış halinde olan özne konumunda. Kendine yabancılaşma da
' geciktirmeler ,
kaçınmalar,
yancizmeler,
sulandırmalar,
atlatmalar,
geçiştirmeler ... ' şeklinde oluyordu belki.
Peki kendi hakikatini bulma nedir ?
İlkelerin dayatmalarina , neyi nasıl ne zaman yapacağını söylemesine rağmen iç sesin olarak 'Bunu şimdi yapma ' diyen iç sesine uyabilmek belki de.. Boyle yapabilseydik insan daha çok kendi olabilirdi . Kırılsa da yıkılsa da kendin olarak yaptığı şeylerle ayağa kalkabilirdi .
" Kendin olmayı yeniden öğrenmen gerek _ yıllar yılı unuttun onu yalnızca : Bunu da ' koşullara ' , hayatın akışına sorumluluklarına falan bağlamaya kalkışma _ bahane bulmağa çalışma : Sendin sendeki asıl senin anlamını , önemini değerini gozardi eden : korkaklıkla işin kolayına kaçan ... "