Şeriat der ki:" Seninki senin, benimki benim." Tarikat der ki:" Seninki senin, benimki de senin." Marifet der ki:" Ne benimki var ne seninki." Hakikat der ki: " Ne sen varsın, ne ben."
Ah minel Aşk! Aşk'tan önce Aşk'tan sonra... Aşk yeryüzündeki en eski, en dirençli gelenektir. Aşık dışlanır ama dışlayamaz. Aşık incinir ama karıncayı bile incitemez. Aşık olunca anlarsın. Yüreğin bir kadife keseye dönüşür, içinde sırma bir yumak; sen bu yufka gönülle kimselere kıyamazsın. Yaşayan ve yaşamış aşıkların safına katılırsın. Korkma! Aşkta yok olunca zahiri tarifler, zihinlerdeki kategoriler buhar olur uçar. O noktadan itibaren "Ben" diye bir şey kalmaz. Tüm benliğin olur koca bir sıfır. Orada ne şeriat kalır, ne tarikat, ne marifet. Sadece ve sadece hakikat...
Aşk şeriat ı bütün dinlerden ayrıdır. Aşkların şeriat ıda Allah tır mezhebide. Lalin lal olduğunu ispat eden bir damgası olmazsa ne çıkar.
Aşk gam denizinde gamlanmazki.
Türkiye'de bir şeriat tehlikesinden ziyade yüce dinimiz, İslam'ın arkasına saklanan azınlık ırkçıları vardır.
Hedefleri de, önce Cumhuriyet Türkiye'sini ve Türklüğü parçalamak, sonra da tasmalarının bağlı olduğu merkezlere daha iyi hizmet gayesi...
İsrail'in organizasyonu ile Türkiye'ye karşı Yahudi, Kürt, Ermeni ve Rum şer ittifakı kurulmuştur.
Bütün bunlardan kurtulmak için, Türkiye'yi yönetenlerin önünde iki dahiyane politik uygulama vardır;
Cumhuriyet Türkiye'sinden Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve Osmanlı Türkiye'sinden Abdülhamid dönemi uygulamaları.
Birde hatırlanması gereken " AT BENİMDİ, EVLAT BENİMDİ AMA ŞU ÇORAK TOPRAK TÜRK MİLLETİNİNDİR. " diyen METE HAN.
VELHASIL, " TÜRKİYE'Yİ BÜYÜLTEMEZ İSEK KÜÇÜLTECEKLERDİR."
Şeriat ehlinin, ruhun hakikatini bilmeye işaretleri olmadığı için, din yolunun başlangıcında yine bu işe başlayanlar için onu bilmeye lüzum yoktur. O safhada lazım olan mücahadedir. Bir kimse şartlarına uyarak, rükunlerini yerine getirerek mücahade yaparsa, şüphesiz hiç kimseden işitmeden onun kalbi ruh marifetine sahip olur. Zira ruh marifeti, mücahededen sonra hasıl olan Allahu Teala hidayetlerindendir. Nitekim Kuranı Kerim'de "Ama bizim uğrumuzda cihad edenleri elbette yollarımıza eriştireceğiz."(Ankebut/69) ayetiyle işaret buyurulmuştur.
Şeriat der ki: "Seninki senin, benimki benim."
Tarikat der ki: "Seninki senin, benimki de senin."
Marifet der ki: "Ne benimki var ne seninki."
Hakikat der ki: "Ne sen varsın ne ben."
"Bir adamın şeyh sıfatıyla ortaya çıkıp \'İslam\'ı şöyle yaşayın, Allah\'ı böyle anın!\' diye kurallar koymasını da,o şeyhin öldükten sonra bölünen tarikatını ve kurallarını da insanları aldatan birer tuzak gibi görür, bunları şeriat ilmiyle de, Kur\'an\'la da alakaları yok, diye düşünürdüm."