İlim irfan geleneğini acımasızca eleştiren ve bizdeki gelenek düşmanları salih insan şahsiyetini de alaşağı etmek için çabalıyorlar. Aslında onlar Osman Gazi'nin yanında duran Şeyh Edebali, Fatih Sultan Mehmet Han'ın yanında duran Akşemsettin, Abdülhamit Han'ın yanında duran Ahmet Ziyaeddin Gümüşhanevi şahsiyetini hedef alıyorlar. Onlar Fatih Sultan Mehmet Han defalarca fetihten vazgeçmeye çalıştığında, onun karşısına dikilip: “Sultanım, fetihten dönemezsin. Eğer fetihten dönersen sana Eyyûb Sultan incinir. Eğer fetihten dönersen surların arkasında, senin oraya girmenle Müslüman olmayı bekleyen mazlumların, mağdurların sende âhı kalır. Eğer fetihten dönersen Hz. Peygamber'in sende hatırı kalır.” diyerek onu yeniden fethe ikna eden Akşemsettin'e ateş ediyorlar. Hasılı el-Müstakim olmak; Allah'ın gazabına uğrayan ve dalalette olan herkesten uzak durmak ve salihlerle başlayan, şehitlerle devam eden, ashapla Hz. Peygamber'e, Hz. Peygamber'le cennete, Allah'ın rızasına uzanan, sapasağlam, sımsıkı bir kulpa yapışmak demektir.
Sayfa 84 - Timaş Yayınları