( kitabın ozeti niteliğinde) “-mustafa mond üçüyle de el sıkıştı; fakat konuşmasına vahşi'ye hitap ederek başladı. "demek uygarlıktan pek hoşlanmadınız, bay vahşi," dedi. vahşi, denetçi'ye baktı. kendini yalan söylemeye, kabadayılık taslamaya, somurtkan bir biçimde tepkisiz kalmaya hazırlamıştı; fakat denetçi'nin yüzündeki güleryüzlü
Sayfa 225
SABAH NAMAZI UYKUDAN DAHA HAYIRLIDIR ...
🤲🤲🤲🤲🤲🤲🤲🤲🤲🤲🤲 1. Sabah namazını kılan, Allah'ın garantisindedir Sabah namazı, günün ilk imtihanı, ilk ibadetidir. Dolayısıyla güne iyi başlayıp ilk imtihanı başarmalısınız ki, diğer imtihan ve tehlikelere karşı daha güçlü ve donanımlı olasınız. Nitekim Peygamberimiz (a.s.m.), "Kim sabah namazını kılarsa, Allah'ın garantisi
Reklam
İnsan, ne idrâksiz mahlûktur! Herkes kimsenin sağ kalmadığını bilir de, kendinin öleceğine inanmak istemez. Bâri, yaşamaktan ölümden korkmağa değer bir şey olsa... Her lezzeti bir ihtiyâcın giderilmesinden ibâret olan hayâtın, herkes nesine tutkundur ? Bu kadar adam gördüm, içlerinden hiçbiri dünyâdan hoşnut değil, hiçbiri de dünyâdan gitmek istemez... Ne delilik! Sanki bir avuç toprağa can vermekle her gördüğünü, her işittiğini, her düşündüğünü ister. istediğini elde edemezse, bin sıkıntı çeker. Elde ederse, edinceye kadar, yine bir sıkıntı çeker. Bir kuvvete kendini esir etmekte hiç lezzet mi olur? Hiç, vücûdun aslı toprak olduğu meydanda iken, toprağa girmesinden mi korkulur? İnsanın âhirete ağlaya ağlaya gittiğine niçin şaşırıyoruz? Dünyâya da ağlaya ağlaya gelmedik mi ? Kim bilir, dünyâ dediğimiz şu mezarlık niçin yaratılmış ? Kim bilir, o mezarlığın dâima birbirinin ölüsünden geçinir nice yüz binlerce yüz bin türlü mahlûklarla dolmasındaki hikmet nedir ? Ezelden insanın doğduğu güne kadar, bir tükenmez karanlık var! Arada, bir hayat zamanı var. Öldüğü günden ebediyete kadar, yine bir tükenmez karanlık... Öyle bir hayat ki hem nefes almakla devâm ediyor, hem nefes aldıkça azalıyor! O türlü yaşayışta ne ferahlık bulunur? Acayip değil midir? Herkes ölümden korkar, fakat kimse sonu ölüm olan yaşamaktan korkmaz. Heskes ölümden kaçar, fakat kimse her adım attıkça mezara bir adım daha yaklaştığını düşünmez. Doğrusu, güzel dünyâ! Bir insan ne vakit son durağına varırsa, o vakit rahatça yatabilir.
Sayfa 105Kitabı okudu
440 syf.
·
Puan vermedi
“Sırları karanlık yapan onları ne kadar uzun süre sakladığınızdır. Ve bazı sırlar sizi suç ortağı yapar.” Ophelia Valley kasabası beklenmedik bir tutuklamayla çalkalanırken tehlike hala devam etmekte. Ansel, Maddie ve Kylie’nin arkadaşlığı da diğer her şey gibi sarsıldı. Kızlar şimdi kendi sırları ve kimlik arayışlarının peşinde. Dedektif Wallace bildiği ama kanıtlayamadığı gerçeklerle köşeye sıkıştı. Şüphe hepsini içten içe yiyip bitirirken hatalar ardı ardına sıralanacak. Sırlar açığa çıkacak, beklenmedik yüzleşmeler yaşananlardan daha ağır olacak. Çember daraldı ve birine güvenmek hiç olmadığı kadar zor. “İşte en başından beri atladığımız, kaçırdığımız şey bu. Ansel bir şeyler gizliyor, hepiniz bir şeyler gizliyorsunuz ama herkesin en büyük yalanı Dylan OcConer’ın kasabadan ayrılma sebebi. Kaçınız buna dahilsiniz, hanginiz gerçekten bilmiyorsunuz henüz bilmiyorum ama bütün oklar onu gösteriyor ve bu aralar sen de hedef tahtasında sık sık onun yanında görünüyorsun.”
Sobe
SobeN. G. Kabal · Martı Yayınları · 20223,033 okunma
_İnkarcılar kızgın fırına atılmış saman gibi yanacaklar. İnananlar ise ahırdan salınmış buzağılar gibi sevinçle sıçrayacak. _Davutoğlu Süleyman’ın özdeyişleri_ _Akılsızlarara, ahmaklıklarına uygun karşılık ver. Yoksa kendilerini bilge sanırlar. _Akılsızlar ne zamana dek bilgiden nefret edecek? _İyilerin peşinden gidin. Hırsızın katilin
Empedokles, Öklid, Heraklit, Evliya Çelebi
_Empedokles_ _Nasıl ki ressamlar çeşitli boyaları uygun oranlarda karıştırıp sayısız şeylerin, örneğin ağaçların, kuşların hatta tanrıların resimlerini yaparlarsa, aynı şekilde doğa da dört öğeyi farklı miktarları karıştırıp varlıkları meydana getirir. _Her şeyin kaynağı 4 element. Parlayan Ateş(Zeus), Hayat veren Hava(Hera), Toprak(Hades),
Reklam
209 öğeden 171 ile 180 arasındakiler gösteriliyor.