" sınırlar kadar hiçbir kısıtlamadan sıkılmadım ve kendi sınırlarım içinde sınırsızlığımı kurdum. hiç değilse bana özgü bir sınırsızlık, kendi suskum, kendi çığlığımın sınırsızlığı. "
Doğa, ruhunla bedenini; kendi sınırlarım belirlemene, sana ait olanın senin denetiminde olmasına izin vermeyecek kadar sıkı sıkıya birbiriyle kaynaştırmamıştır. Bunu hep aklın da tut, şu gerçeği de: yaşamda mutluluk, çok az koşula bağlı dır; bir filozof ya da doğabilimci olma umudunu yitirmiş olabi lirsin, ama gene de, özgür, alçakgönüllü, toplumsal ve Tanrı'ya boyun eğen biri olmayı yadsımamalısm; çünkü hiç kimse tara fından tanmmasa bile, tanrısal bir insan olmak olanaklıdır
Ece Temelkuran'ın Yazılarından Seçkiler 1:
♡Gürültü artık devri daim motoru,benzinsiz de çalışıyor,bensiz de,sensiz de. Kendi çalıp kendi oynuyor gürültü,susturanlarla susanlar arasında kalmamış gibi görünüyor bir fark.Çünkü bağırsan da aşmıyor duvarları ünlem işareti.Seslerimizden daha yüksek yaptılar sarayların duvarlarını.
♡Birileri -hep
Bu kitap üniversitede çok sevdiğim bir arkadaşımın doğum günü hediyesiydi."Bana seni hatırlatıyor,mutlaka okumalısın ." demişti...
Her satırını kendi hayatımla özdeşleştirerek okudum.Kısacık zaten hemen bitti,nasıl aktı sayfalar anlamadım
Kendi özgürlüğüm,kendi sınırlarım...o sınırlardan kurtulmak,daha yükseğe ulaşmak için çırpınan kendi kanatlarım...
Her cümlede "özgürlük,özgürlük " diye çınladı ruhum,kurtar beni dedi kendi sınırlarından....
Hayat,çerçevelerin içinde yaşamak için çok kısa...Özgür bırakın "sizi"...