Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Ateş oldum, yanıp tutuştum kendi düşüncelerimden. Niye bu katılık? Bu güvensizlik, bu nefret... Dersini değiştirmeyen yılan, kafasını değiştirmeyen insan ölmeye mahkumdur! Sadece bir aptal sürekli taşlara ya da insanlara takılır. Bazı sırlar vardır, yalnız dostlara anlatılacak. Bazı sırlar vardır, dostlara bile anlatılmayacak. Bazı sırlar vardır kendimize bile açıklanmayacak.Neyse... Doğrular ve yanlışlar yoktur. Sadece yorumlar vardır. Beni anlamıyorlar ben bu kulaklara göre ağız değilim...
Friedrich Nietzsche
Friedrich Nietzsche
Ego
Ego (burada anlam olarak benlik kabul edilmektedir), eğer sağlıklı idare edilirse tıpkı aşk gibi en itici kuvvetlerden birisidir. Ama enerji veren bir çekirdek olduğu unutulunca, rijit ve insanı esnemez hale getiren ağırlığı altında eziliyoruz. Bu, insanın kendisiyle yanlış bir tanışma biçimini ifade eder. Daha en başta yaralanan ve ezilen benlik daha sonraları da yaralayıp ezerek var oluş yollarını arıyor. Haliyle de kaçınılmaz olarak kibre dönüşüyor. Ego ile kibir birbirinden çok farklı şeylerdir. Kibir en basit anlamıyla büyüklenme demek. Geniş, göz alabildiğine yayılan ama kuru bir büyüklenme, bir çöl. Ego ise keşfedilecek sonsuz bahçedir. Güzel bakılıp ilgilenildiğinde sonsuza uzanan; büyürken “büyüklenme”yi de aşan bir diyalektiktir. Bizim, yani özellikle Doğu insanının kendi cebinde kaybettiği eski bir hazinedir ego. Muhammed İkbal’in ifadesiyle –bir kitabına da bu adı vermiştir- Gülşen i Raz ı Cedid’dir. Yani Yeni Sırlar Bahçesi. Girilmesiyle beraber insanı bir daha geri dönülmeyecek şekilde değiştiren bir olumlu tanışma, bir mukaddes kendine yolculuktur. İçimdeki büyücüdür ego. Avcumu kendi avcuma almaktır. “Bir kere de ben bakayım şu falıma, hep okundum; bir kere de kendim okuyayım kendimi,” diyen sestir. Dâhilden işitilen, tok ve babacan sesli bir ulaktır.
Reklam
“Ateş oldum, Yanıp tutuştum Kendi düşüncelerimden… Niye bu katılık? Güvensizlik, bu nefret… Derisini değiştirmeyen yılan, Kafasını değiştirmeyen insan Ölmeye mahkumdur! Sadece bir aptal, Sürekli taşlara Yada insanlara takılır… Bazı sırlar vardır, Yalnız dostlara anlatılacak… Bazı sırlar vardır, Dostlara bile anlatılmayacak… Bazı sırlar vardır, Kendimize bile açıklanmayacak… Neyse… Doğrular ve yanlışlar yoktur, Sadece yorumlar vardır… Beni anlamıyorlar, Ben bu kulaklara göre ağız değilim…” Nietzsche
Sırlı Beş Ayet .
🤲🤲🤲🤲🤲🤲🤲🤲🤲🤲 Beş Ayetler Ve Sırları ( Ayet-i Hamse ), Onar Kaflı Beş Ayeti Kerime İçerisinde On Tane ق ''Kâf'' Harfi Olan Beş Âyet-i Kerîme ve Faziletleri Şeyh Abdülvahid k.s.a. der ki : Bu beş ayetin her birinin içinde on(10) ar adet Kaf harfi vardır. Kaf harfinin cümle ebced adedi yüz(100) dür. Toplam 5000 adet olur. Hak
Yanıp tutuştum kendi düşüncelerimden... Bazı sırlar vardır, yalnız dostlara anlatılacak. Bazı sırlar vardır, dostlara bile anlatılmayacak. Bazı sırlar vardır, kendimize bile açıklanmayacak. Neyse! Doğrular ve yanlışlar yoktur, sadece yorumlar vardır. Beni anlamıyorlar, Ben bu kulaklara göre ağız değilim.
Friedrich Nietzsche
Friedrich Nietzsche
Ateş oldum, yanıp tutuştum kendi düşüncelerimden Niye bu katılık, bu güvensizlik, bu nefret? Derisini değiştirmeyen yılan, kafasını değiştirmeyen insan ölmeye mahkumdur. Sadece bir aptal sürekli taşlara ya da insanlara takılır. Bazı sırlar vardır, yalnız dostlara anlatılacak. Bazı sırlar vardır, dostlara bile anlatılamayacak. Bazı sırlar vardır, kendinize bile açıklanmayacak. Neyse doğrular ve yanlışlar yoktur, sadece yorumlar vardır. Beni anlamıyorlar, Ben bu kulaklara göre ağız değilim.
Friedrich Nietzsche
Friedrich Nietzsche
Reklam
Ateş oldum, yanıp tutuştum kendi düşüncelerimden
❞ Niye bu katılık, bu güvensizlik, bu nefret? Derisini değiştirmeyen yılan, kafasını değiştirmeyen insan ölmeye mahkumdur. Sadece bir aptal sürekli taşlara ya da insanlara takılır. Bazı sırlar vardır, yalnız dostlara anlatılacak. Bazı sırlar vardır, dostlara bile anlatılmayacak. Bazı sırlar vardır, kendimize bile açıklanmayacak. Neyse... Doğrular ve yanlışlar yoktur, sadece yorumlar vardır. Beni anlamıyorlar. Ben, bu kulaklara göre ağız değilim. Karşılığında bana yoldaşlık sunmayan kişilerin, yalnızlığımı çalmasından nefret ederim
Friedrich Nietzsche
Friedrich Nietzsche
Ateş oldum, yanıp tutuştum kendi düşüncelerimden Niye bu katılık, bu güvensizlik, bu nefret? Derisini değiştirmeyen yılan, kafasını değiştirmeyen insan ölmeye mahkumdur. Sadece bir aptal sürekli taşlara ya da insanlara takılır. Bazı sırlar vardır, yalnız dostlara anlatılacak. Bazı sırlar vardır, dostlara bile anlatılamayacak. Bazı sırlar vardır, kendinize bile açıklanmayacak. Neyse doğrular ve yanlışlar yoktur, sadece yorumlar vardır. Beni anlamıyorlar, Ben bu kulaklara göre ağız değilim.
Dün havanın güzelliğini fırsat bilip kadim köyüm Karaoğlan'a gitmiştim. Oradan Kadirçeşme köyü tarafına bir bahar gezintisi yaparken köyün hemen girişindeki bayırlarda sarı hindibalar dikkatimi çekti. Maşallah o kadar cazip, o kadar güzellerdeki "Bizi izlemeden, sanatımızı, sanatkarımızı takdir etmeden buradan ayrılamazsın" der gibiydiler. Evet gerçekten onlara zaman ayırmaya değer şaheserlikte bir güzelliğe sahiptiler. Bu sergi galerisini izlemek, insanların eline geçirip pahalılaştırdığı şeylerden daha ucuzdu. Rabbimizin mülkünde bu çiçek galerisini gezmek bedavaydı. Fotoğraflarını çekmek bedavaydı. Tarla başkasının olabilirdi ancak bu tarlayı izlemek, içindeki bu muhteşem çiçekleri seyretmek bedavaydı. Cem Karaca'nın şarkısında dediği gibi "Hava bedava, bulut bedava Dere tepe bedava, yağmur çamur bedava Bedava yaşıyoruz, dostlar bedava!" Dünya bizim, güneş bizim, ay bizimdi. Başkasının onları sahiplenmesi bizim sahiplenmemize engel değildi. Yine Seyyid Nesiminin dediği gibi: " Bende sığar iki cihan, ben bu cihana sığmazam Yersiz, yurtsuz cevher benim, hiçbir mekana sığmazam Zerre benim güneş benim; çar penc û şeş sırlar benim Her şey açık ve meydanda, ben bu meydana sığmazam Şeker benim, bal da benim. Güneş benim ay da benim. Yıldızlarla felek benim, vahiy ile melek benim." Ahmet Yordam
Ateş oldum, yanıp tutuştum kendi düşüncelerimden Niye bu katılık, bu güvensizlik, bu nefret? Derisini değiştirmeyen yılan, kafasını değiştirmeyen insan ölmeye mahkumdur. Sadece bir aptal sürekli taşlara ya da insanlara takılır. Bazı sırlar vardır, yalnız dostlara anlatılacak. Bazı sırlar vardır, dostlara bile anlatılamayacak. Bazı sırlar vardır, kendinize bile açıklanmayacak. Neyse doğrular ve yanlışlar yoktur, sadece yorumlar vardır. Beni anlamıyorlar, Ben bu kulaklara göre ağız değilim. Friedrich Nietzsche
Reklam
Ateş oldum, yanıp tutuştum kendi düşüncelerimden Niye bu katılık, bu güvensizlik, bu nefret? Derisini değiştirmeyen yılan, kafasını değiştirmeyen insan ölmeye mahkumdur. Sadece bir aptal sürekli taşlara ya da insanlara takılır. Bazı sırlar vardır, yalnız dostlara anlatılacak. Bazı sırlar vardır, dostlara bile anlatılamayacak. Bazı sırlar vardır, kendinize bile açıklanmayacak. Neyse doğrular ve yanlışlar yoktur, sadece yorumlar vardır. Beni anlamıyorlar, Ben bu kulaklara göre ağız değilim. Friedrich Nietzsche
" Beni anlamıyorlar. Ben, bu kulaklara göre ağız değilim. Ateş oldum, yanıp tutuştum kendi düşüncelerimden. Niye bu katılık, bu güvensizlik, bu nefret? Derisini değiştirmeyen yılan, kafasını değiştirmeyen insan ölmeye mahkumdur. Sadece bir aptal sürekli taşlara ya da insanlara takılır. Bazı sırlar vardır, yalnız dostlara anlatılacak. Bazı sırlar vardır, dostlara bile anlatılmayacak. Bazı sırlar vardır, kendimize bile açıklanmayacak. Neyse... Doğrular ve yanlışlar yoktur, sadece yorumlar vardır. Beni anlamıyorlar. Ben, bu kulaklara göre ağız değilim. Karşılığında bana yoldaşlık sunmayan kişilerin, yalnızlığımı çalmasından nefret ederim." Friedrich Nietzsche
442 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.