Akış
Ara
Keşfet
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
Kitap Türleri
Dergiler
Çevirmenler
İncelemeler
Alıntılar
İletiler
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.38.13
Mahşer
Stephan king
Romandan öte bin iki yüz on altı sayfalık bir destan okudum.
İnsanoğlunun yönetim erkini ele geçirince,ürettiği silahlar ve daha fazlasını isteyip hegomanya oluşturmak amacıyla biyolojik toplu kıyım ve tehtit unsuru için açtığı labarutuvarlarda ki sızıntı kimseyi ayırt etmeden grip salgınına ve dünya nüfusunun yüzde yetmişini
Dikkat spoiler içerir.
Gazeteci Jack McEvoy, kardeşi Sean'ın intihar ettiği haberini alır. Sean yetenekli bir cinayet masası dedektifidir ve son aldığı işi çözemediği için depresyona girmiştir. Ancak Jack işi araştırınca onun intihar etmediğini öldürüldüğünü anlar. Buna benzer başka intihar olayları daha olmuştur. Hepsi de cinayet dedektifi olan bu polisler garip notlar bırakarak intihar etmiştir. Aslında bunlar birer cinayettir ve katil Edgar Allan Poe şiirleri ile mesaj vermektedir. Jack FBI kadrosuna bu soruşturma için dahil olur. Bob Backus, Rachel Willing, Eski kocası Gordon ve diğerleri ile tanışır. Bu arada hipnozcu Horace'ın öğrencisi olan William Gladden De çocuk tacizine ve cinayetlere devam eder. FBI onun peşine düşmüştür. Rachel ile yakınlaşan Jack Gordon ile sürekli tartışır. Gladden yakalanır ve Jack tarafından öldürülür. Çatışmada Gordon da ölmüştür. FBI içindeki sızıntı olayında ondan şüphelenen Jack yanılmıştır. Aslında şair Gladden da değildir ve hiç beklenmedik bir isimdir. Acaba Jack bu işten sağ salim kurtulabilecek midir? Kardeşinin katilini bulabilecek midir? Rachel ile ilişkisi nasıl gelişecektir? Şair yakalanacak mıdır? Keyifle soluksuz okunan bir roman.
"Eserin derinliklerinden, yakıcı demirin acısı. Karanlık titrerken... Hayvan sarsılıyor. Dakika yürekçe bile değersiz. Ilık ılıklık. Sızıntı, sarı sarı, ter ter, çiğ. Çiğlik hep... Geçişen saatler, iç içe, iç içe. Ölüm. Ölümler dizi dizi; sıra sıra insan ölüleri. Kan, toprak. Ölüm yoklamağa başlıyor, toprak kokuları içinde kanın. Çığlık
Uzun bir aradan sonra bir kitap için yeniden incelememi kaydediyorum. Son zamanlarda kişisel gelişimle ilgili kitaplara sarmış durumdayım. Bu kitabı tamamen bir tesadüf ile kütüphanede bu kategoriye bakarken buldum ve merakla elime aldım. Genellikle yabancı yazarların daha sıklıkta olduğu bu kategorilerde hasta psikolog ilişkili uygulamalı
Güzel akıcı bir dille yazılmış. Wikileaks belgelerini tamamen takip edemeyen bizler için güzel kaynak. Belgelerin asıl metinleri kesitler halinde sunulmuş. Biraz daha belgelerin asıl hallerinin kitapta daha çok olmasını ve bunları kendimizin yorumlamasını da isterdim. Bazı yerler de çok tekrar yapılmasına rağmen konu ile ilgilenenler hakkında iyi bir kitap. 15 Temmuz darbe öncesi devlet politikalarında anlayamadığımız bazı hususuların anlaşılır olmadı ve hükümetin yaptığı tercihlere anlam katması benim için faydalı oldu. İlgilenenler için iyi okumalar
Barış Bıçakçı kitabında “Yazmak bir bakıma anlatılmaya değmez olanı anlatmaktır, anlamsız olanı anlamlı kılmaya cüret etmektir.”diyor.Yazar, çürümüş dereotunu çöpe atışını ve turşu kavanozunu açışını yazmaya cüret ediyor.Sinek ısırığı kadar önemsiz günlük olayları yazarak okuyucuyu etkileme başarısını gösteriyor.Gündelik hayatın tekdüzeliğini
