Yaşadığım yerde dışlanmış, işi bitirilmiş, mahkûm edilmiş, yenilgiye uğramıştım, başka yere kaçmaksa beni aşırı zorluyordu; ama iş değildi bu, çünkü söz konusu olan küçük istisnalar dışında benim güçlerimle erişemeyeceğim olanaksız bir şeydi.
Heeeey!
Ne duruyorsun be, at kendini denize;
Geride bekliyenin varmış, aldırma;
Görmüyor musun, her yanda hürriyet;
Yelken ol, kürek ol, dümen ol, balık ol, su ol;
Git gidebildiğin yere.
Hoşuna gitmeyen bir şey yapmaya başladığımda ve sen beni başarısız olacağıma dair korkuttuğunda, senin fikrine duyduğum derin saygı öylesine büyüktü ki, belki ileriki tarihte gerçekleşecek bile olsa başarısızlığa uğramam kaçınılmazdı. Kendi eylemlerime güvenimi yitirmiştim.
Benim de mi düşüncelerim olacaktı,
Ben de mi böyle uykusuz kalacaktım,
Sessiz, sedasız mı olacaktım böyle?
Çok sevdiğim salatayı bile
Aramaz mı olacaktım?
Ben böyle mi olacaktım?
İnsanın kendisi için de böyledir bu;
Çok kez bir kusur olur yaradılışında,
Suçu da yoktur bunda,
Kendi seçmemiştir çünkü doğuşunu.
Olur a, pek aşırı bir öfkeye kapılıp
Aklın duvarlarını yıkar geçirir,
Ya da ciğerlerine işlemiş bir alışkanlık
Gelir berbat eder en güzel davranışlarını.
Evet, tabiatından gelen ya da bahtından gelen
Bir tek kusurla damgalandı mı insan
Başka değerleriyle bir melek olsa,
Bir insanın olabileceği kadar büyük olsa,
Yalnız o kusurundan ötürü
Düşer insanların gözünden.