Bir soytarının felsefesi, herkesin birer soytarı olduğu düşüncesini temel alır ve tabii en büyük soytarı da kəndinin soytarı olduğunu bilmeyen kişidir, yani burada hükümdarın kendisidir.
Sayfa 19 - XIX
Pythagoras - Ruh Göçü İlkesi
Soytarı: Pythagoras'ın yaban kuşlarıyla ilgili düşüncesi nedir?
Molvolio: Ona göre, büyükannemizin ruhu tesadüfen bir kuşta yaşayabilir.
Soytarı: Sen bu düşünce hakkında ne düşünüyorsun?
Molvolio: Ruhu asil sayarım, ama onun düşüncesini hiç bir şekilde onaylamam.
Soytarı: Hoşça kal; karanlıkta kalmaya devam ett; nüktelerine izin vermem için, önce Pythagoras'ın düşüncesini kabul etmelisin.
Sayfa 77 - On İkinci Gece - Shakespeare
İsyan eden dusuncelerr
Kafatasımin içinden bir kurşun gecmiste tüm düşüncelerimi sacmis gibi bir kenara. Toparlanıp çıkamıyorum kafamın içinden. Bir türlü alamıyorum o hırkayı üzerime. Düşünce yığını yakıp usutuyor beni. Kurşun bir 14 lu ye ait. Küçük istila hisminda acı cekiyor bu buhran. Acı, klasik bir söylemin çok dışında. Balkonda trilyonlarca sigara içebilir bu
Tuileries Bahçesi
"İnsanlar bahçelerin anayollarında, ara sıra durarak (daha ziyade poz vererek) yavaş yavaş yürürlerdi, ama bu yavaşlık, hıza karşı duran siyasi bir tavırdan ileri gelmiyordu. Sadece rahat rahat kesişmek, şık kıyafetlerini ve takılarını teşhir etmek, ne kadar alımlı ve ince zekâlı olduklarını göstermek içindi. Görünüşe müthiş özen göstermek (çünkü hiçbir şey mazur görülmez, hiçbir şey unutulmazdı: Soytarı Evaristo Gherardi'ye göre, 'Oradaki çehreler birer sanat şaheseridir ve bunda doğanın en ufak parmağı yoktur'), refakatçiyi iyi seçmek gerekiyordu (centilmenleri uzaklaştırabilecek can sıkıcı kimselerden kaçınmak için). Böylece Parisliler bütün görkemleriyle sahneye çıkardı.
Peki niçin yürüyordu bu kadınlar? La Bruyère'e göre, bunun nedeni 'güzel bir kumaş göstermek ve tuvaletlerinin meyvesini toplamak'tı. Güzeller yürürken arkalarından hayranlık mırıltıları yükselirdi. Onlarınki yürümek değil, sofistike bir yürüyüş tarzı, çalışılmış bir salınmaydı."
Bir soytarının felsefesi, herkesin birer soytarı olduğu düşüncesini temel alır ve tabii en büyük soytarı da kendinin soytarı olduğunu bilmeyen kişidir...
Putların AlacakaranlığıFriedrich Nietzsche · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20216,1bin okunma
Soytarılık, bir meslek olduğu kadar, felsefi bir şeydir de.
Bir soytarının mesleği eğlendirmektir; felsefesi ise doğruyu söylemek ve göstermek, yalana dolana, hileye hurdaya karşı karşısındakini uyarmaktır. Kral Lear'deki Soytarı'nın bir adı bile yoktur, o yalnızca bir maskaradır, o kadar. Ama bir soytarının konumunu da ilk anlayan soytarıdır....
Bir soytarının felsefesi, herkesin birer soytarı olduğu düşüncesini temel alır ve tabii en büyük soytarı da kendinin soytarı olduğunu bilmeyen kişidir.