Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.37.24
Spoiler içermektedir!!
Bu hikayeye iki arkadaşın hikayesi diye bahsediliyo ama kesinlikle çok yanlış.Ortada bir arkadaş birde karaktersiz kalleş var.Emiein çocukken yaptığı hata neyse çocuk diyip affedilebilir sonuçta psikolojik bir durum fakat yetişkinken bile tekrar kabile dönmesi gerekince evdeki karısı ve Amerikadaki yaşamını tehlikeye atmak istemeyen biri bırak arkadaşı insan bile olmaz.Kitap sonlara doğru Emir için olumlu şeyler yazıyor ve bazı kitabı okuyan arkadaşlar sempatiyle bakıyo ama annesi ve babası gözü önünde öldürülen mahfolmuş yaşama sebeb oluyo Emir.Emirden ne kadar nefret ettiysem o kadarda Hasan gibi bir arkadaşım olmasını isterdim bu hayatta.Çok sürükleyici ders çıkarılacak mükemmel bir hikaye sıkılmadan devam ediyor şaşırtıcı olaylar birbirini kovalıyor kesinlikle okunmalı.Khaled Hosseini beni bunalıma soksada bu yazarı gerçekten seviyorum:) Şiddetle tavsiye ederim.
(SPOILER İÇERMEKTEDİR)
Rousseau’nun diğer ansiklopedistler tarafından yadırganması ve dışarıda tutulması onu uzun süreli yalnızlıklara itmiş. Bu duygu yoğunlukları ve kendini savunma çabaları onu “İtiraflar” adlı çalışmasını yazmaya itmiştir. “İtiraflar”dan çok daha sonraları, cüsse açısından daha küçük ancak yine aynı temeller üzerine oturan
Spoiler içermektedir .
" Kitap hakkında : düşüncelerimi , gözyaşlarımı dile getirebilecek kelimeler bulamıyorum .. İçimi çok çok acıtan , gözlerimi çokça yaşartan bir kitaptı .. bazı bölümlerde " böyle olamaz , olmamalı " diye sitemlerde , bağırışlarda bulundum . Hasanın Emir için yaptıkları ve Emirin bunu sonradan , çok sonradan Hasan öldükten sonra oğlunu kurtararak telafi etmesi .. Bilmiyorum .. Etkisinde kalacağım , sürekli aklımda olacak olan bir hikaye .. Üzgünüm , oldukça , çokça .. "
Spoiler içermektedir.
Şuan gözyaslarım içinde yazıyorum ki Veranın Daniel'i bulmak için yaptıkları , harcadığı caba , verdiği mücadele ve yasadıkları benim yüreğimi o kadar buktu , üzdü ki..Claire iyi ki vardı , iyi ki bu olayı cözüp tam anlamıyla gün yüzüne çıkardı . Keşke dedim Vera , Charles hic ayrılmasaydı,hep bir olsalardı..üzüldüm , üzgünüm..Warren'in Daniel olmasına cok cok sasırdım ve aynı zamanda yaşadıgı için yüzüme bir gulumseme ve aynı zamanda Vera onu goremeden oldugu ( öldürüldügü ) icin cok cok üzüldüm...Daniel'in yasadıkları eve gidup gizli bölmeden cıkardıgı mektup , derinligi içimi parçaladı..
Kitabı Yalın Alpay'ın görüşlerinden etkilenerek ikinci kez okumuş bulunmaktayım. Dostoyevski'nin karakter tahlillerine biraz daha önem vererek karakter derinliklerini anlamaya çalışarak ve bir taraftan araştırarak kitabı okumaya çalıştım. Çok derin bir edebi altyapım olmadığı için ekstra özenmeye çalıştığımı söyleyebilirim.
Rusya'nın 19. yy'da
Spoiler içermektedir .
Bizim minik Zezemiz büyümüşte , aşık olmuş bile :) hala o kadar sevgiye , ilgiye muhtaç ki .. Kızsam mı , gülsem mi bilemedim . Gencecik yaşının verdiği o heyecanı , sevgiyi yaşamak isterken , babasının ondan yapmasını istediğini şeyi ( Silvia'yla olan ilişki tüm kente yayılır ve babası bu durumdan rahatsız olur , Silviayı bırakmasını ister ) başaramaz . Kitap bitince devamı olmalıydı , olmalı diye düşündüm .. Keşke olsaydı .. Beni Zezeyle tanıştırdığın için teşekkürler Jose Mauro De Vasconcelos :)
Spoiler içermektedir .
Duygularımı nasıl dile getirsem , hangi kelime , hangi cümlelerle anlatsam bilmiyorum , bilemiyorum .. İlk okumaya başladığım da çok güzel , mutlu bir sonla bitecek diye umut etmiş , oyle olsun istemiştim .. O birbirlerine hissettikleri duyguları , gelişen durumları sanki ben bire bir yaşamışım gibi hissettim.. Bir anne nasıl bu kadar kötü olur , kızının nasıl böyle kötülüklere bulaşmasına seyirci kalır aklım almadı çoğu yerinde o kadına aşırı derece de kızdım , sinirlendim . Her zaman ne olursa olsun zengin,varlıklı kişiler haklı da olsa haksız da olsa tüm isleri istediği yönlere çevirebilir , tüm islerin icinden kolaylıkla çikabilirler . Fakirler her daim ezilir , haksız duruma düserler .. Bu gercek hayattada ne yazık ki böyledir .. Tam dedim Muazzezi kurtardı , aldı , kaçtılar çok mutlu olucaklar , herşeye rağmen güzel bir hayat sürecekler dedim .. Olmadı , olamadı .. Yusufun hikayesi beni yaralı , tüm sevdiklerini tek tek , bir bir kaybetmesi yüreğimi yaktı .. Kitabı kapatırken yüreğim buruk , gözüm yaşlı kapattım..acıdı , yüreğim acıdı tam anlamıyla
Spoiler içermektedir.
Merakla elime alıp okumaya başladığım Anayurt Oteli, otelin detaylı bir şekilde iç tasviriyle açılıyor. Zebercet, babasının ölümünün ardından miras kalan oteli işletmektedir.
Romanda dikkat çeken unsurlardan biri kesinlikle havlular. Havlular üzerinden baba-oğul ilişkisi okuyucuya yansıtılıyor. Cünkü babasının işlettiği
Kahraman Tazeoğlunu ilk ' Yaralı ' adlı kitabıyla tanıdım ve kitap oku maya başladım ilk kitap ' Yaralı ' idi . Yaralı dan sonra Kahraman Tazeoğluna ilgim arttı ve her kitabını takip ettim . Sevdiğim ve çokça beğendiğim bir yazar .. ' Allah'a Emanet Ol ' adlı kitaba gelecek olursak bugun başlayıp bugün bitirdiğim ve yine diğer kitapları gibi muhteşem ötesi .. O kadar muhtesem sözler , alıntı yapacağınız cümleler var ki kitabı bir dk elinizden bırakıp ara vermek istemiyorsunuz ki , alıntılarda kalsın diyorsunuz .. Olanları şuan idrak etmekte zorlanıyor ve kitabı okurken ' nasıl yaaaa , sacmalama , hayır oyle birşey olamaz ' diye kendimce haykırıyor ve kitabın sonuna gelince ' ( spoiler icermektedir ) yani tüm bu olanlar yanlış anlaşılmadan ibaret miydi ? O kadar sene ayrı kalmaları ? Zeynep'in yanlış anlasilma yuzunden baska biriyle evlenmesi ? Furkanın once sene acı çekmesi ? Allahım bu nasil bir hikâye boyle diye düşündüm durdum .. Mutlulukla bitmiş olsada araya giren onca acı ... Onca üzüntü ...
Eveet incelemeyi henüz daha yeni yapabileceğim . cok detaya girmeyeceğim sadece yeri geldi Macideye , bazen yeri geldi Ömere , bazen de Bedriye oldukça üzüldüm .. Bazı sayıları okurken ' Ömer neden böyle yapıyosun yaaa ' diye bağırma isteği hissettim . Macideyi hiç şüphesiz cok sevdi , Macide de aynı şekilde ( Spoiler içermektedir çünkü Ömerin yaptığı onca seye rağmen yanında kaldı ve kalmaya devam etti ta ki en son yaptığına kadar ) bunu okurken zaten hissedebiliyorsunuz . Kitabın sonu beklediğimizden farklı çıkıyor . Bu kitapla bizlere çok güzel mesajlar veriliyor , ve yine tabiki okuduklarımız arasına Sabahattin Alinin muhteşem kaleminden , muhteşem bir kitap daha ekleniyor . artı gerçek hayatımızdaki bizle tamamen aynı olan belki davranış , belki düşünce .. Belki hepimiz bir Ömeriz ve belki Ömer bizi bize yansıtan bir araç , bir varlık .. İçimizde gercekten şeytan var mıydı ? Yoksa biz hatalarımızın üzerini örtmek ve suçu kendimizden atıp rahatlamak için ( eğer varsa ) ' İçimizdeki Şeytan ' a mı sığınıyorduk ?
