Hayalperest olmayın. Hep sükut-u hayale uğrarsınız. Ayağınız yer tutmaz. Gerçeklerden kaçar kaçar hayallerinize sığınır, hayal kurduğunuz sürece de doğar, tatmin olur ama başarmanız gereken en küçücük işleri bile alt edemezsiniz..
Periodik aralıklarla Foucault 'okumaya çalışan' biri olarak yine elime aldım bir Foucault kitabını... Makus talihimi yenip biraz daha anlayabilir hale gelmişimdir umuduyla okumaya başladım ama sonuç yine süküt-u hayal :)
Dili gerçekten ağır geliyor bana, anlatılanı anlıyorum ama özüne inemediğimi hissediyorum. Yorucu cümlelerin sonuna gelene kadar başını unutuyor insan...
3. Foucault kitabıydı okuduğum hala tam anlamıyla anladım diyemiyorum malesef...
Verdiğim paraya acıdım doğrusu...
Mehmet Akif İttihatçı iken yazar şahsi kanaatlerini esere sokup bol bol ittihatçılara küfretmiş pek tabii Âkifi tanımadığını da afişe etmiş. Eline geçirdiği birkaç vesikayı bilgisi ile süsleyebilseydi müthiş bir şey olurdu ama koskoca bir sükut-u hayal bu eser.
Evet Akifin peşine hafiye taktılar, evet yazarın da altını çizdiği gibi vatanın halaskârlarından Kazım Karabekiri bile izlediler fakat arkadaş bu isimlerin İttihatçı olduklarını nasıl bilmezsin? Akifin dostlarının neredeyse tamamı Ittihatçı idi hatta Japonyaya İslam tebliğ etmeye giden Akifin eserlerine kadar gireb Sibiryalı Abdurresid Ibrahim bile öyleydi.
Yazara o kadar kızdım ki kim bu herif diye arattım ve AKİT Tv'de program yaptığını gördüm e pek de şaşırtıcı değil.