"Fransızlar Eyfel Kulesi'nin karşısına geçip de medeniyetin o amûd-ı âhenînini şa'şaasıyla, azametiyle tasvir ederken şâir değil midirler? Biz niçin meselâ Süleymâniye camii şerîfinin önünde serfürû-bürde-i hayret olarak o semâpâre-i san'ati, o eflâke ser çekmiş heykel-i insâniyeti, o mehbıt-ı envâr-ı ulûhiyeti rûhumuzla his, şiirimizle tasvîr etmeyelim? Bir fakîrin kulübeciği... O ne kadar rikkatbahş-ı vicdân bir manzaradır?"
Sayfa 32 - Ali Ekrem, Servet-i Fünun (280), Türkiye Yayınevi