Osmanlı İmparatorluğunun batısındaki Müslümanların katliamı ve zorla göç ettirilmesinin uzun tarihî sürecinde, Batı Anadoludaki savaş bir doruk noktası oldu. Daha önce Mora yarımadasında, Bulgaristan Savaşında ve Balkan Savaşlarında kullanılan tüm etnik ve dinî temizlik yöntemleri, bir kez daha Anadolu'da ortaya çıktı. Aradaki fark, Türklerin Anadolu da sırtının duvara dayanmış olduğuydu; daha fazla geriye itilecekleri yer kalmamıştı. Bundan önce, Osmanlı İmparatorluğunun kendilerini ve evlerini koruyacağına güvenmişler ama kaybetmişlerdi. Bu kez, 600 yıldır kendilerini yönlendirmiș olan Sultan başlarında olmadan, kendilerini savunmaya geçtiler ve ayakta kaldılar.
Rüyasında Yavuz Sultan Selim’i gördü. Cuma namazını beraber kıldı. Büyük hakanın huzuruna çıktı. “Yazık ki cihan bir padişaha yetecek kadar büyük değildir” sözünü tekrar işitti. Titredi.