Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
A'raf Suresi 178. Ayet
Allah'ın doğru yola yönelttiği kişi hidayete ermiştir; O kimi saptırırsa işte onlar da kaybedenlerin ta kendileridir.
Sayfa 172 - Diyanet YayınlarıKitabı okuyor
Evet , yol iki görünüyor...
--فَاذْكُرُونِي أَذْكُرْكُمْ وَاشْكُرُوا لِي وَلَا تَكْفُرُونِ Öyle ise beni (ibâdetle) zikredin ki, (ben de) sizi (rahmetimle) yâd edeyim; ve bana şükredin fakat bana nankörlük etmeyin! Bakara suresi 152 --الْمُنَافِقُونَ وَالْمُنَافِقَاتُ بَعْضُهُمْ مِنْ بَعْضٍ ۚ يَأْمُرُونَ بِالْمُنْكَرِ وَيَنْهَوْنَ عَنِ الْمَعْرُوفِ وَيَقْبِضُونَ أَيْدِيَهُمْ ۚ نَسُوا اللَّهَ فَنَسِيَهُمْ ۗ إِنَّ الْمُنَافِقِينَ هُمُ الْفَاسِقُونَ Münâfık erkekler ve münâfık kadınlar birbirlerindendir. Kötülüğü emrederler, iyilikten men‘ ederler ve ellerini sıkı tutarlar (hayır yapmazlar). (Onlar) Allah’ı unuttular, bunun üzerine (O da) onları unuttu (lütfundan mahrûm etti)! Şübhesiz ki münâfıklar, fâsıkların ta kendileridir. Tevbe suresi-67
Reklam
"Namaz açıktan kılındığı için onu kabul ettiler, zekat gizli olduğu için onu vermeyerek yediler. İşte bunlar münafıkların ta kendileridir." (Bezzar -keşfu'l estar, 883- rivayet etmiştir.)
Sayfa 75 - 2. Cilt
Mearic suresi
19. Gerçekten insan pek hırslı (ve sabırsız) yaratılmıştır. 20. Kendisine fenalık dokunduğunda sızlanır, feryat eder. 21. Ona imkân verildiğinde ise pinti kesilir. 22,23. Ancak şunlar öyle değildir: Namaz kılanlar ki onlar namazlarında devamlıdırlar (ihmal göstermezler;) 24,25. Mallarında isteyene ve (isteyemediği için) mahrum kalmışa belli bir hak tanıyanlar; 26. Ceza (ve hesap) gününün doğruluğuna inananlar; 27,28. Rablerinin azabından korkanlar ki Rablerinin azabı(na karşı) emin olunamaz; 29,30,31. Irzlarını koruyanlar -ancak eşlerine ve cariyelerine karşı müstesna çünkü onlar kınanmaz, bundan öteye (geçmek) isteyenler ise onlar taşkınların ta kendileridir- ; 32. Emanetlerine ve ahitlerine riayet edenler; 33. Şahitliklerini (dosdoğru) yapanlar; 34. Namazlarını koruyanlar; 35. İşte bunlar cennetlerde ağırlanırlar.
Allahın indirdiği ayetlerle hükmetmeyenlerse kafirlerin ta kendileridir.
Hz. Adem'in Cennet'ten Çıkarılmasındaki Hikmetler
Yüce ALLAH, Adem'i yeryüzünün tamamından aldığı bir avuç maddeden yarattı. Yerde ise iyi, kötü, yumuşak, sert, değerli ve değersiz olan şeyler vardır. Yüce ALLAH da Adem'in neslinde onunla asıl yurdunda beraber kalmaya elverişli olmayan kimseler bulunduğunu bildiği için onu, soyundan gelecek ve iyi ile kötüyü açıkça ortaya çıkaracak kimselerin bulunacağı bir yurda indirdi. Sonra da onları iki ayrı yurda yerleştirerek birbirlerinden ayıracaktır. Bu sebeple iyi olanları, kendi yurdunda kendisine komşuluk edecek ve kendisi ile beraber kalacak kimseler yaptı. Kötü olanları da bedbahtlık yurdunun sahipleri yaptı. Yüce ALLAH şöyle buyurmaktadır: “ALLAH, murdarı temizden ayırt etsin, murdarı birbiri üstüne koyup hepsini yığsın da onları cehenneme atsın diye. İşte onlar, zarara uğrayanların ta kendileridir.” (Enfal 8/37) Yüce ALLAH, onun soyundan gelecekler arasında ona komşuluk yapmaya ehil olmayan kimseler bulunduğunu bildiği için onları, bu gibi kimseleri çıkartacak bir yurda indirdi ve böylelikle bu gibi kimseleri de layık oldukları yurda yerleştirmeyi murad etti. İşte bu, büyük bir hikmet ve yerini bulup gerçekleşen bir meşiet (dileme) ve iradedir. Azîz ve Alîm olanın takdiri işte budur.
Sayfa 21 - Beka YayıncılıkKitabı okuyor
Reklam
Hrant Dink, Ermeni sorununun emperyalist devletlerin sofrasında meze yapılmasına da karşıydı. Bu devletlerin Ermeni soykırımı iddialarında, Ermenistan'dan yana tavır sergilemelerini samimi bulmuyordu. Dink bu konudaki fikirlerini 1 Kasım 2004 tarihli Birgün gazetesinde şöyle ifade ediyordu: "Benim geçmiş tarihimin ya da bugünkü sorunlarımın, Avrupalarda, Amerikalarda sermaye yapılması zoruma gidiyor. Bu öpmelerin ardında bir taciz, bir tecavüz seziyorum. Geleceğmi geçmişimin içinde boğmaya çabalayan emperyalizmin, alçak hakemliğini kabul etmiyorum artık. O hakemler geçmiş çağlarda arenalarda köle gladyatörleri birbiriyle vuruşturan, onların vuruşmasını büyük bir iştahla seyreden, sonunda da kazanana, yaralının işini bitirmesi için başparmağıyla işaret veren diktatörlerin ta kendileridir. Bunun için de, bu çağda ne bir parlamentonun hakemliğe soyunmasını kabul ediyorum ne de bir devletin. Gerçek hakem halklar ve onların vicdanlarıdır. Benim vicdanımda ise hiçbir devlet erkinin, hiçbir halkın vicdanı ile boy ölçüşemez. Benim tek isteğim canım Türkiyeli arkadaşlarımla ortak geçmişimi alabildiğine etraflıca ve o tarihten hiç de husumet çıkarmamacasına özgürce konuşabilmek. Bunu bir gün Türklerle Ermenilerin de kendi aralarında konuşabileceklerine yürekten inanıyorum. Özellikle de Türkiye ile Ermenistan'ın kendi aralarında da her bir şeyi rahatlıkla konuşabilecekleri ve düzeltebilecekleri ve onlar konuşurken benim ilgisiz üçüncülere dönüp, 'Size de artık üç nokta düşer.' diyeceğim günleri iple çekiyorum."
Sayfa 352Kitabı okudu
Hz.Peygamber'e insanların en akıllısı ve en şereflisi kimdir diye sorulduğunda Hz.Peygamber şöyle buyurmuştur;"Ölümünü en fazla ananlar ve ölüm için en fazla hazırlık yapanlardır.işte onlar akıllıların ta kendileridir.Onlar dünyanın şerefini ve ahiretin kerametini elde etmişlerdir.
Diriliş, ruhlarda, kapanmış bir kapıyı açmak ülküsüdür. O kapıyı ne apollon cücesi akılcılık, ne diyonizos kırması pop çılgınlığı, ne havari kaosu özentili hipilik, ne spartaküs çalımlı «özel korunmalı gerillacılık, ne terör, ne anarşi, ne özgürlüğü yok ettiği halde dilinden düşürmeyen kapita­lizm, ne de eşitlik adına eşitliği ruhlar haritasın­dan silen komünizm açabilir. Bütün bunlar, za­ten o kapıyı açan değil, kapayanın ta kendileridir.Ya da en azından, o kapının kapanışından doğma karanlıkta boy atan zakkum filizleri...
Ey iman edenler! Bir topluluk, bir toplulukla alay etmesin. Ola ki (alay edilen adamlar, Allah yanında) kendilerinden daha hayırlıdırlar. Kadınlar da kadınları alaya almasın. Ola ki onlar, kendilerinden daha hayırlıdırlar. Birbirinizi ayıplamayın. Birbirinizi kötü lakaplarla çağırmayın. İman ettikten sonra (kişinin) fâsıklık (damgası yemesi veya din ve ahlâk sınırını aşması) ne kötü isimdir! Kim de tevbe etmezse işte onlar zalimlerin ta kendileridir.
Sayfa 515 - Hucurât/11Kitabı okuyor
Reklam
Evde Kimin Sözü Geçer
Şuurlu Müslüman'ın evinde ne kadının ne erkeğin, ne gelinin ne de kaynananın söz geçer, bu evlerde "Sözü dinleyip de onun en güzeline uyanlar var ya, işte onlar Allah'ın hidayete erdirdiği kimselerdir. İşte onlar akıl sahiplerinin ta kendileridir." (Zümer/18) ilahi talimatı gereği, sadece Allah kelamı olan Kur'an'ın sözü geçer
" Genç mü'minler o kimselerdir ki, Allah'a ve Rasülüne iman ederler, sonra da asla şüpheye düşmezler, mallarıyla, canlarıyla Allah yolunda cihad ederler. İşte onlar özü sözü doğru olanların ta kendileridir.."
Kim Allah'a ve rasulüne itaat ederse, geçmiş günahlarından dolayı Allah'dan korkarsa, gelecek günahlarından nâşi de o'ndan sakınırsa, kurtuluşu bulanlar da bunların tâ kendileridir.
İfk Hadisesi
﴾11﴿ O iftirayı atanlar içinizden bir gruptur. Bunun sizin için kötü olduğunu sanmayın, aksine bu hakkınızda hayırlıdır. Onların her biri işlediği günahı yüklenecektir. İçlerinden günahın büyüğünü üstlenen için ise büyük bir azap vardır. ﴾12﴿ Bunu işittiğiniz zaman mümin erkekler ve kadınların birbiri hakkında hüsn-i zan beslemeleri ve “Bu apaçık bir iftiradır” demeleri gerekmez miydi? ﴾13﴿ Bu iddialarına dört şahit getirseler ya! Bu sayıda şahit getiremiyorlarsa onlar, Allah nezdinde yalancıların ta kendileridir. ﴾14﴿ Eğer dünyada ve âhirette Allah’ın lütfu ve rahmeti hep sizinle olmasaydı içine daldığınız günah yüzünden size büyük bir azap gelecekti. ﴾15﴿ Çünkü siz, iftirayı dilden dile yayıyor, hakkında bilgi sahibi olmadığınız bir şeyi ağızlarınızla söylüyorsunuz; bunu da önemsiz sanıyorsunuz; halbuki Allah katında o büyük bir şeydir. ﴾16﴿ O kulağınıza geldiğinde “Bunu konuşmak bize yakışmaz, fesübhânal-lah, bu apaçık bir iftiradır” deseydiniz ya! ﴾17﴿ Eğer gerçek müminlerseniz Allah size, bir daha asla böyle bir şey yapmamanızı öğütlüyor. ﴾18﴿ Allah size âyetleri açıklıyor; Allah ilim ve hikmet sahibidir. ﴾19﴿ Müminler arasında ahlâksızlığın yaygınlaşmasını isteyenlere dünyada ve âhirette can yakıcı bir ceza vardır. Allah bilir, siz bilmezsiniz. ﴾20﴿ Ya Allah’ın size lütfu ve rahmeti ulaşmasaydı, ya Allah çok şefkatli, çok merhametli olmasaydı!
Sayfa 35 - Nûr, 17/11-20.Kitabı okudu
1.497 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.