Ey İman edenler! Küfrü imana tercih ediyorlarsa babalannızı ve kardeşlerinizi (bile) dostlar edînmeyin! Sizden kim onları dost edinirse işte onlar zalimlerin ta kendileridir.(9:23)
Sayfa 189
Hakiki kemalden biri de hürriyettir. Hürriyet bütün dünyevi ilişkilerden, hatta ölümle senden ayrılacak olan her şeyden ilgini kesmen ve iltifatlarını mutlaka sana lazım olan şeye harsetmendir.Yüce Allah'ın Davud aleyhisselama şöyle vahy ettiği gibi :
"Ya Davud ben senin lazım olan kuvvetinim. Öyle ise kuvvetine yapış."
İlim ve hürriyet baki olan salih amellerdendir.Her ikisi de hakiki kemaldir. Mal ve evlad ise dünya hayatının zinetleridir.Hakiki kemali aramaktan kaçınıp vehmi kemali istemekle meşgul olanlar ters dönenlerin ta kendileridir.
254. EY İNANANLAR,; HİÇBİR PAZARLIĞIN, DOSTLUĞUN VE ARACILIĞIN OLMADIĞI o dehşet verici GÜN GELMEDEN ÖNCE, SİZE VERDİĞİMİZ NİMETLERDEN bir kısmını Allah için ihtiyaç sahiplerine HARCAYIN.
Unutmayın ki Allah'ın bahşettiği nimetleri O'nun yolunda harcamaktan kaçınan NANKÖRLER, ZALİMLERİN TA KENDİLERİDİR.
Demekki bütün zulümlerin temelinde, insanların Allah'ı gereğince tanımamaları yatmaktadır. O halde Rabb'inizi iyi tanıyın:
255.ALLAH KENDİSİNDEN BAŞKA İLAH OLMAYAN tek bir ilah ,kulluk ve itaate layık yegâne otoriteDİR. HAYY'DIR. Daima diridir,hayatın biricik kaynağıdır; KAYYUM'DUR,kainatin nizamını elinde bulunduran,bütün varlıkları gözetip koruyan,yöneten ve yönlendiren O'dur. Her şey onun kudret ve iradesiyle varlık ve intizamı sürdürmektedir.
Sayfa 54
Allah'ı unuttukları için Allah'ın kendilerini kendilerine unutturduğu kimseler gibi olmayınız. Onlar fasıkların ta kendileridir.
(Haşr:19)
Sayfa 39Kitabı okuyacak
KARA-LIYORUM H-AK BİLDİĞİM YANLIŞLARI
Ağaçtan düşmüş rüzgarda savrulan bir yaprak misali olmamalı bizim hayatlarımız.Zira sahip olduğumuz en kıymetli hazine uzadıkça kısalan ömrümüzdür.Bela Mimarı asra (zamana/insan insanın ömrüne) kasemle yemin ediyor. İnsanlık uzun bir kuyruğa girmiş ölüme doğru, öleceğini bildiği halde ölmeyecekmiş gibi
"Bir şeye ihtiyacın var mı diye soran insan güzeldir. Sormadan bir şey yapan insan daha da güzeldir. Dünyanın her iki insana da ihtiyacı var elbette. Ama ikinciler, dünyaya ve insana dair umudun ta kendileridir."
Allah kime hidâyet ederse işte o, doğru yolu bulmuştur. Kim de sapıklık yaparsa işte onlar asıl zarara uğrayanların ta kendileridir. (A'râf/178)
Kim Allahın indirdiği hükümlerle hükmetmez se, onlar kafirlerin ta kendileridir ( el maide 44)
Öyle ise Allahın indirdiği hükümlerden gayrisiyle hükmetmek hakkını nasıl kendilerinde görüyorlar?
... Kuranı Kerim, teşri meselesi üzerinde hassasiyetle durur. Bütün teşri surelerin de,teşri hakkının yalnız Allah a ait olduğunu, defalarca ve sarahaten tekit eder. Madem ki ondan başka ilah yoktu, kaide koyucuda yoktur. Aynı zamanda bunun manası hakimiyetin sırf, Allaha mahsus olduğunu kabul etmektir ki, hakimiyet iddiasında bulunan herhangi bir şahıs kendini Allah a eş koşmuş olur. Ve ona tabi olanlar müşriktirler!
1- Kuran ayetlerini inkar etmek
Onlar, Rab’lerinin âyetlerini ve O’na kavuşacaklarını inkâr eden, böylece amelleri boşa çıkan, o yüzden de kıyamet gününde amelleri için bir terazi kurmayacağımız kimselerdir. (Kehf 105)
2- Haram – helal koymak, haramları önemsememek, haram olduğunu kabul ederse günahkar olur.
Dilleriniz yalana alışageldiğinden
Allah, içinizden iman edip salih amel işleyenlere vadetti: Onlardan öncekileri yeryüzünün halifeleri kıldığı gibi onları da yeryüzünün halifeleri kılacak, razı olduğu dinlerinde kendilerine iktidar/güç verecek ve korkularından sonra onları emniyete kavuşturacaktır. (Bu vaatte bulunduklarım) bana ibadet eder, hiçbir şeyi bana ortak koşmazlar. Kim de bundan sonra kâfir olursa işte bunlar, fasıkların ta kendileridir! Nur 55
İslam’ın yeryüzüne hakim olması ve Allah’ın (cc) müminlere vadettiği zaferin/iktidarın gerçekleşmesi dört şarta bağlıdır:
a. İman. (Bk. 1/Fâtiha, 5)
b. Salih amel. (Bk. 18/Kehf, 110)
c. Yalnızca Allah’a ibadet. (Bk. 6/En’âm, 162-163)
d. Hiçbir şeyi O’na ortak koşmamak. (Bk. 4/Nîsa, 48)
Bu dört şarta karşılık üç vaatte bulunulmuştur: Hilafet, dinde güç ve iktidar, emniyet.
Ayet-i kerime zımnen başka bir hakikate işaret eder: Bu şartlardan biri veya tümü ihlal edildiğinde başkaları tarafından yönetilme, mustazaf duruma düşme ve korku içinde yaşama kaçınılmaz sondur.
(24/Nûr, 55)
وَعَدَ اللّٰهُ الَّذ۪ينَ اٰمَنُوا مِنْكُمْ وَعَمِلُوا الصَّالِحَاتِ لَيَسْتَخْلِفَنَّهُمْ فِي الْاَرْضِ كَمَا اسْتَخْلَفَ الَّذ۪ينَ مِنْ قَبْلِهِمْۖ وَلَيُمَكِّنَنَّ لَهُمْ د۪ينَهُمُ الَّذِي ارْتَضٰى لَهُمْ وَلَيُبَدِّلَنَّهُمْ مِنْ بَعْدِ خَوْفِهِمْ اَمْنًاۜ يَعْبُدُونَن۪ي لَا يُشْرِكُونَ ب۪ي شَيْـًٔاۜ وَمَنْ كَفَرَ بَعْدَ ذٰلِكَ فَاُو۬لٰٓئِكَ هُمُ الْفَاسِقُونَ
Allah, içinizden iman edip salih amel işleyenlere vadetti: Onlardan öncekileri yeryüzünün halifeleri kıldığı gibi onları da yeryüzünün halifeleri kılacak, razı olduğu dinlerinde kendilerine iktidar/güç verecek ve korkularından sonra onları emniyete kavuşturacaktır. (Bu vaatte bulunduklarım) bana ibadet eder, hiçbir şeyi bana ortak koşmazlar. Kim de bundan sonra kâfir olursa işte bunlar, fasıkların ta kendileridir!
(İslam’ın yeryüzüne hakim olması ve Allah’ın (cc) müminlere vadettiği zaferin/iktidarın gerçekleşmesi dört şarta bağlıdır:
a. İman. (Bk. 1/Fâtiha, 5)
b. Salih amel. (Bk. 18/Kehf, 110)
c. Yalnızca Allah’a ibadet. (Bk. 6/En’âm, 162-163)
d. Hiçbir şeyi O’na ortak koşmamak. (Bk. 4/Nîsa, 48)
Bu dört şarta karşılık üç vaatte bulunulmuştur: Hilafet, dinde güç ve iktidar, emniyet.
Ayet-i kerime zımnen başka bir hakikate işaret eder: Bu şartlardan biri veya tümü ihlal edildiğinde başkaları tarafından yönetilme, mustazaf duruma düşme ve korku içinde yaşama kaçınılmaz sondur.)
(24/Nûr, 55)
Onlara: Yeryüzünde fesat çıkarmayın, denildiği zaman, «Biz ancak ıslah edicileriz» derler.
Bakara : 11
Şunu bilin ki, onlar bozguncuların ta kendileridir, lâkin anlamazlar.
Bakara : 12
İnsanlardan öyleleri vardır ki, dünya hayatı hakkında söyledikleri senin hoşuna gider. Hatta böylesi kalbinde olana (samimi olduğuna) Allah'ı şahit tutar. Halbuki o, hasımların en yamanıdır.
Bakara : 204
Böylesine «Allah'tan kork!» denilince benlik ve gurur kendisini günaha sevkeder. (Ceza ve azap olarak) ona cehennem yeter. O ne kötü yerdir!
Bakara : 206
Zira eniştemizin ikide bir bahsettiği gulyabaniler insanların ta kendileridir. Hayatta her mahluk yanındaki için bir avdır. İnsanlar hep yanlarındakilerin ruhlarını kemirerek ve kanlarını emerek yaşarlar.
Sayfa 163 - Everest yayınlarıKitabı okudu
📃(وَلَا تَشْتَرُوا بِاٰيَات۪ي ثَمَناً قَل۪يلاًۜ وَمَنْ لَمْ يَحْكُمْ بِمَٓا اَنْزَلَ اللّٰهُ فَاُو۬لٰٓئِكَ هُمُ الْكَافِرُونَ)
"Âyetlerimi az bir bedel karşılığında satmayın. Kim Allah'ın indirdiği (hükümler) ile hükmetmezse işte onlar kâfirlerin ta kendileridir. "
📃(Mâide - 44)