Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
SİMAVNE KADISI OĞLU ŞEYH BEDREDDİN DESTANI'NA ZEYL MİLLÎ GURUR «SİMAVNE KADISI OĞLU BEDREDDİN DESTANI» risalemin dördüncü formasının makina tashihlerini sabahleyin matbaada yaptıktan sonra eve gelmiş, bu destanı yazmak için kullandığım notları, bir hapishanede geceleri doldurulmuş hatıra defterimi gözden geçiriyordum. Artık son forması da
Bir yandan da, o sırada, taşın üstünde birden bire taş kesilip ölümü seyretmekle, aslında ölüm beni bulamasın diye onun şeklini aldığımı düşünüyordum. Sonra,vazgeçtim bu düşünceden.
Reklam
Ağlamıyordum, ama yüreğimin üstünde taş gibi ağır bir şey vardı. Altüst olmuş zihnimden artan bir hızla ve düşünceler, varsayımlar geçiyordu; ama başıma gelen felaketi anımsatan her anı bu düşünce ve varsayımların dolaşık zincirini kopartıyordu ve beni bekleyen yazdı konusunda çıkışı olmayan bir bilinmezlik, umutsuzluk ve korku labirentine giriyordum tekrar.
Yanlış çağda yaşamanın stresi içindeyim.
Cetlerimiz inşa etmiyorlar, ibadet ediyorlardı. Maddeye geçmesini ısrarla istedikleri bir ruh ve imanları vardı. Taş, ellerinde canlanıyor, bir ruh parçası kesiliyordu. Duvar, kubbe, kemer, mihrap, çini, hepsi Yeşil'de dua eder, Muradiye'de düşünür ve Yıldırım'da harekete hazır, göklerin derinliğine susamış bir kartal hamlesiyle ovanın üstünde bekler. Hepsinde tek bir ruh terennüm eder.
"ZEHRA BOYU KAR...
kafaya koyduğumda yirmi bir falandı peki dediğinde taş çatlasın yirmi iki verirler mi bakalım diyordum kendime tamam istiyor da, kız öğrenci; hem öyle böyle değil zehir gibi evin büyük umuduydu zehra, küçük kızı daha iş kadını olacaktı, dolar üstünden maaşı daha özel sigortası, yemek çeki, arabası kendi ayakları üstünde bir dursun da koca
Ben müslümanım. Kıblem bir kırmızı güldür, Namazlığım bir pınar, mührüm ışıktır, Ova seccadem. Penceremi titreştiren ışık ile abdest alırım. Namazımın içinden ay geçer, tayf geçer, Namazımın bütün zerreleri billurlaşır, Namaz kaybolur taş görünür. Rüzgar, selvilerin üstünde ezan okuduğunda, Namaz kılarım ben. Otların tekbirinden sonra, Denizdeki dalganın kamedinden sonra namaz kılarım. Kabem su kıyısında, Kabem akasyaların altındadır. Kabem bir esinti gibi bahçeden bahçeye, Şehirden şehire gider.
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.