Taşıyıcılar tabutu tam sırtlamaya hazırlanıyordu ki, yaşlı baba son anda öne çıktı, şaşkın ve sıkılgan bir sevecenlikle bir kez daha tabutun kapağına dokundurdu elini. Ardından gözyaşlarıyla savaşarak çaresizlik içinde oracıkta dikildi, kocaman ve sessiz salonda kış ortasında kuru bir ağaca benziyordu, öylesine öksüz, öylesine kolu kanadı kırık, kurtlara kuşlara yem..