64 syf.
·
Puan vermedi
Blogumdan alıntılama yapıyorum. Spoi içerir. Kitabın ne başı var ne sonu ve o kadar kısa ki kitap bitiyor. Bolca soru işareti bırakıyor,yazar.Hava değişimi için doktorun tavsiyesi üzerine eskiden soylu fakat şimdi sefil durumda olan bir ailenin evine misafir olarak yerleşen ana karakterimiz yolculuğa başladığı andan itibaren kendisini gizemleri olayların içinde bulur. Eve kadar kendisine refakat eden Felipe’nin hal ve hareketleri dikkat çekici farklı ama ana karakterimiz bunu pek önemsemez, her nedense. Ki bence önemsemeli idi. Ancak eve yerleştikten sonra evin annesinin sürekli miskin bir kedi gibi keyif yapması, evin kızı Olalla’nın da ortalıkta görünmemesi sıradışı geldi. Bu süreçte ana karakterimiz evi, hem evin içinde bulunduğu araziyi keşfederken hemde temiz havanın da etkisiyle sağlığına kavuşarak günden güne daha iyi olur. Bu iyi oluş Olalla ile karşılaşana kadar sürer. Görür görmez aşık olur ama Olalla o evde kalmasının artık mümkün olmadığını ve gitmesi gerektiğini belirtir. Sonrasında olaylar beklenmedik bir şekilde karışan ip yumağı gibi olur, mecburen ana karakterimiz evden ve Olalla’dan ayrılmak zorunda kalır.Kitapta çok az diyalog vardı ama buna rağmen bolca soyluluğa dair birçok izlenim ve tahlilde bulunur,yazar. Bir vampir hikayesi gibiydi. Yine de yazarın gördüğü bir rüyadan yola çıkarak bu hikayeyi kaleme almasını göz önüne alırsak kesinlikle okunmaya değer bir kitap. Düşünmeye ve sorgulamaya iten bir kitap. Keyifli okumalar.
Olalla
OlallaRobert Louis Stevenson · İş Bankası Kültür Yayınları · 20203,992 okunma
"Ne karanlık ruhun var yahu Hikmet! Biraz pencerini aç da içeri temiz hava girsin."
Reklam
656 syf.
10/10 puan verdi
·
6 günde okudu
Taşradan kente, çocukluktan yetişkinliğe bir hayat hikâyesi. İngiliz edebiyatının en güzel klasiklerinden biri kesinlikle. Okuyucu yormadan doyuran bir eser. Taşrada ablası ve abisi yerine koyduğu eniştesiyle yaşayan bir çocuk Pip. Öyle masum öyle saf ve temiz yürekli ki okurken insanın yüzünde bir tebessüm bırakıyor. Taşradan kurtulmak ve eğitim almak istese de bu o kadar kolay değil. Yine de bu umutları gerçek oluyor, en azından ilk başlarda. Pip, büyüyüp Mr.Pip'e dönüşürken o masumiyetini ve temiz yürekliliğini de kaybediyor. Kitabın başındaki o naif hava yerini kara bulutlara bırakıyor. Kitap boyunca insanî ve toplumsal değerlere bolca değiniliyor. Taşradan kente hikâyesinden daha fazlası oluyor. Alevî değerleri sorguluyor, toplumsal normları sorguluyor. Bizi biz yapanları, kaybettiklerimizi, kazandıklarımızı gösteriyor. Çevrenin ve yetiştirilme tarzının karakteri aslında ne kadar cok etkilediği çok güzel işleniyor.
Büyük Umutlar
Büyük UmutlarCharles Dickens · Can Yayınları · 202014,5bin okunma
Doğanın dengesini de altüst ettik. Ekolojik dengenin bozulması, toprak erozyonu, orman yangınları, ormanların bilinçli olarak yok edilişi, biyolojik çeşitliliğin azalması, temiz su kaynaklarının hızla kirlenmesi, hava kirliliği, asit yağmurları, küresel ısınma ve küresel iklim değişikliği, radyoaktif kazalar ve atıklar, büyük kasırgalar, seller, tüketim çılgınlığının etkileri olarak karşımıza çıktılar.
İnsanın egemen olmaktan ya da hizmet görmekten vazgeçemeyeceğini biliyorum. Her insanın temiz hava gibi, kölelere gereksinimi vardır. Kumanda etmek soluk almak demektir, bu kanıdasınız, değil mi? En nasipsizler bile soluk almayı başarır. Toplumsal merdivenin en altında bulunan kimsenin bile bir eşi ya da çocuğu vardır. Bekârsa bir köpeği vardır. Kısacası, asıl olan, karşıdakinin yanıt verme hakkı olmaksızın insanın kızabilmesidir. “Babaya yanıt verilmez,” formülünü bilirsiniz, değil mi? Bir anlamda bu formül tuhaftır. Sevilen kişiye değil de kime yanıt verilir bu dünyada?
Tanrı temiz hava veriyor, yasa da onu satıyor.
Reklam
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.