Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
deliler köyünden bir menzil aşkın
"Ne yapalım evlâdım, emaneti dolaştırıyoruz işte!" Bu sözü, "Nasılsınız?" sualime cevaben yaşlı bir amca söylemişti hem de çok sıradan bir şeyi dile getirircesine... Ben de tehâlükle bir kenara kaydedivermişim öylesine. Emaneti dolaştırmak! Lütfen bu deyişi bir kez daha okuyunuz ve ardından defalarca tekrarlayınız;
Sayfa 39 - Kapı Yayınları / bir ikinin yarısıdırKitabı okudu
Sonya ona hızlı bir göz attı. Mutsuz bir insana karşı duyduğu o heyecanlı ilk acıma duygusundan sonra, yeniden korkunç cinayet düşüncesiyle sarsıldı. Raskolnikov’un konuşma tonundaki değişme, ona bir anda cinayeti ve katili hatırlatmıştı. Şaşkınlıkla bakıyordu ona. Bu iş niçin olmuştu, nasıl olmuştu, daha hiçbir şey bilmiyordu. Bu sorular şu anda
Sayfa 514 - 526Kitabı okudu
Reklam
“evlatlarım” dedi “bu dünya bir yokluk âlemidir. var dedikleriniz de yoktur, yok dedikleriniz de. lakin insan her şey var zanneder. hatta her şeyi kendinin zanneder. öyle çok sever ki bu dünyada sahip olduklarını vazgeçerse her şey biter diye vehmeder. malı olur bırakamaz, mülkü olur satamaz, şöhreti olur yıkamaz. ne tuhaf şey! bu âlem bir rüya
Sayfa 129
Terk etmek de o denli zor
Kaçmanın ağır cezasıdır sürgün, geçmişi bir kez terk eden, ona bir daha hiç geri dönemez.
Sayfa 71 - Everest Yayınları 8.Basım Eylül 2014
OLİGARŞİK KOLEKTİVİZMİN TEORİ VE PRATİĞİ, Emmanuel Goldstein Birinci Bölüm Cehalet Güçtür. Bilinen tarih boyunca, olasılıkla Neolitik Çağ'ın sona ermesinden bu yana, dünyada üç tür insan olagelmiştir: Yüksek, Orta ve Aşağı. Bunlar kendi içlerinde de pek çok alt bölüme ayrılmışlar, sayısız ad taşımışlar, sayıları ve birbirlerine karşı
Can
Gövdesinin çapıyla karşılaştırıldığında acınası incelikteki çok sayıda bacak, gözlerinin önünde çaresizlik içersinde, parıltılar saçarak sallanıp durmaktaydı. ‘Ne olmuş bana böyle?’ diye düşündü. Gördüğü düş değildi. Biraz küçük, ama normal, yani içinde insanlar yaşasın diye yapılmış olan odası, ezbere bildiği dört duvarın arasında eskiden
Reklam
Gregor Samsa bir sabah kötü bir rüyadan uyandığında, kendini yatağında korkunç bir böceğe dönüşmüş olarak buldu.” Daha ilk cümlesiyle bile kitabın sonunu merak ettiren bir konu… Sayfalar ilerledikçe Gregor’un hayatına bir böcek olarak devam etmeye çalışmasına ve ailesinin, yakın çevresinin bu durum karşısındaki bocalamalarına tanık oluruz.
27 öğeden 16 ile 27 arasındakiler gösteriliyor.