Akşamüstleri deniz
Üzerimizden uçmaya başlar
Kadınlar bakılmayı özler
Bir tekne gitmeyi.
Teyelleri sökülür dünyanın
Kıyılar kumunu püskürtür
Deniz bir başına muhalif
Hüzün kendini öldürür.
Ey yakamoz toparlan
Gidiyoruz sırılsıklam ve uzun
Aşk yapacağını yaptı
Birbirimize sığınıyoruz.
Akşamüstleri deniz
Ses getirir, iz bırakır, sessiz
Ay, ışığını saklamaz ayrılıklardan
Savrula savrula yaşıyoruz deriz.
Yahya Kemal'e
Haydi toparlan artık, kalk gidiyoruz:
Akşama veda et, ikindiyi öp ...
Bul o yaz gününü; bulabilirsen!
Bir onu al yanına, gerisi çer çöp!...
Ah, bir an önce gelse şu gemi;
Sessiz ve ağır ağır; hiç bekletmese!
Yüksün! yük oldun ve yoktu yükün;
ve yoksun rıhtımda; sen ve hiç kimse!..
Kimbilir nereye saklandı o yaz;
Dolaşır gölgesi orda burda ...
Her şey çok eskidi o yazdan beri;
Gül hurda, aşk hurda, varoluş hurda...
Sayfa 347 - Yapı Kredi Yayınları, 2.Baskı: İstanbul, Ocak 2007Kitabı okudu
Yorgun duvarları gördüğümde,
Yoksulluğun fragmanı canlandı beynimde
Bizi kendine hasret bırakan göçün
Unutulmuşluğun burukluğu ve şaşkınlığı içimdeydi
Otların bile sert kayalıklara yenildiği
Gelecek kaygısı pişiren yaşamların ortasında paslıydı kilitler
El değmemiş olmanın faturası gibi kendine dokundurtmuyor, terk ettiren değil, terk eden