Fransız eğitimci ve pedagog Jules Payot tarafından 1893 yılında kaleme alınır: "İrade Terbiyesi". Değinilen çoğu konuda yazarın eleştirileri günümüzde de -en azından Türkiye için- geçerliliğini korur. İşin ilginç yanı Fransız toplumuna yönelik yazdığı ve getirdiği eleştiriler; Türk toplumundaki eğitim ve değerler sistemi için de geçerlilik taşır. Üzerinden yüzyılı aşkın bir zaman geçmesine karşın Payot'un eleştirilerinin Fransız toplumunda ne gibi bir etki yarattığı hakkında fikir sahibi değil iken Türk toplumunda herhangi bir etki yaratmadığı rahatlıkla gözlemlenebilir.
Diğer yandan "İrade Terbiyesi" sanki erkeklerin iradesinin terbiyesi için yazılmış, bu nedenle de kimi yerlerde ataerkil değerleri yeniden üretmiş bir kitap izlenimi vermektedir. O dönemin kadın-erkek eşitliğine bakış açısını da yazar, metinlerin içine gömülü olarak sunar.
Cemil Meriç'in ve Ali Fuat Başgil'in "İrade Terbiyesi"nden bu denli çok etkilenmiş olmaları da normaldir esasında. Nitekim bu isimlerin yaşadığı dönemi ve sahip olduğu şartları düşününce eserden kendi hayatlarına ilişkin kayda değer pek çok bilgi, öğüt, eleştiri, tavsiye almış ve uygulamışlardır. Zira eserde de verilen çoğu mesaj olumlu, yapıcı, mantıklıdır. Oysaki içinde bulunduğumuz internet çağı, tüketim kültürü, bilgi kirliliği, sosyal medya bağımlılığı gibi şartlar "İrade Terbiyesi"ni anlamayı ve uygulamayı zorlaştırmakta.
Tüm bu bağlamda iyi bir yayınevinden ve iyi bir çevirmenin elinden çıkmak şartıyla "İrade Terbiyesi"ni okumayı deneyimlemek isteyenlere tavsiye olunur.