Etkileyici bir kitap.Turan ve Kızıl Elma düşüncesinden Rus sosyalizmine çok geniş bir yaşam ve düşünce değişimi serüveni.İlk 150 sayfa sıkıldım , ancak kitap sonrasında ne kadar yanıldığımı kanıtladı.Çok başarılı.Bir roman ,araştırma ve öz yaşam öyküsü olarak çok başarılı.Yazarın düşünce değişimi süreci ve bilinci,kıvrak zekası ve çıkarımları çok başarılı.Kemal Tahir'in ve Cenap Şahabettin'in 'Ben fikirlerimin sahibiyim,kölesi değil.Eğer daha doğru bir fikirle karşılaşırsam ben de fikrimi değiştiririm."sözünü yaşanmışlıklarla ortaya koyuyor. Kızıl Elma ve Sosyalizmi roman yoluyla kavramak için ideal bir kitap. Ayrıca Balkan savaşları sonrasından Cumhuriyet dönemine de eleştirel,sorgulayıcı ,düşündürücü tahlillerle desteklenmiş.Okunmaya fazlasıyla değer bir eser.
Herkesin okuması gereken ve okunduğu zamanda unutmaması gereken hakikatler. Masal kitaplarını bırakıp gerçeklere dönmemiz gerekiyor. "Yaşadığı ülkenin tarihini bilmeyenlerin coğrafyasını başkaları çizer" diye sevdiğim bir laf var. Ülkemizde son 100 yilda yaşanan acıları verilen milli mücadeleyi göz ardı edip, hatta karalamaya bile kalkarak acımasızca öldürülen atalarımızı çok incittik ve incitmeye devam ediyoruz. Yillar önce itilaf devletlerinin ülkenin dört bir yanına dağıttığı propaganda metinlerini şimdi gerçekmiş gibi dinlendiriyoruz. Oysa bizim kendi önümüze bakıp bizim için çekilen acılara değecek bir ülke var etmemiz gerekirken masallara kanıp kavgalara tutuşuyoruz. Oysa bizimde bağıra bağıra anlatmamız gereken gerçekler var. Ve bu kitapta onlardan biri.
Bana açıkça sarkıntılık ediyordu, ben Turan hanımın şımarık çocuğu, gözdesi oluyorum. Ben erkek kalmak isterim, sulantı bana düşer ama beceremiyorum, odasından da ayrılamıyorum.
Ecevit Turan Güneş'e dedi ki:
"İkinci aşamaya geçmeyi gerekli kılacak bir durum olursa, telefonda
'Ayşe tatile çıkmak istiyor' gibi bir ifade ile birbirimizi uyaralım."