“Nasıl ki yılları buldu
Bir mısra dolu maceram”
Ahmet Arif’in “Hasretinden Prangalar Eskittim” şiirinden, altını çizdiği bu mısralar, bence tam da onun hayatını anlatan nitelikte..
Deniz Gezmiş.. 25 yıllık hayatına sığdırdı bütün vatanseverliğini. Faşist ilan edildi. Komünist, bölücü, anarşist ilan edildi. Anayasayı, adaleti, bağımsızlığı,
Öncelikle yazarımız İrene Melikoff 'la ilgili ilginç yaşam öyküsünden küçük bir giriş yapalım. Babası Azeri petrol milyarderi. Başkent petrograd'da kırk odalı bir köşkte yaşıyorlar. Ekim devriminin olduğu gün kızı Irene doğuyor. Ancak çar yanlısı olduğu için, Bolşeviklerin evlerine gelip tutuklanmaları an meselesi iken filmleri aratmayan bir şekilde Rusya'dan kaçıyorlar. Paris'e yerleşiyorlar.
Türkolog olan yazarımızın bu kitabı, Osmanlı'yi Osmanlı yapan, devletin temellerini bu tarikatın attığı, ilk Osmanlı sultanlarinin sıkı bir ilişki içinde olduğu, maddi ve manevi yardımlarda bulunduğu Bektaşi tarikatı üzerine yazılmış bilgi dolu bir kitap. Kitapla ilgili birkaç madde sıralayarak içeriği hakkında detay vermek isterim.
1. Bektaşilik nasıl ortaya çıkmıştır, kurucusu kimdir?
2. Haci Bektaş Veli kimdir? Tarikatın temellerinin atılmasında katkısı nedir?
3. Bektaşilik tarikatının Osmanlı devlet yönetimine etkileri var mıdır? Osmanlı padişahlarinin tarikate bakışı nasıldır?
4. Bektaşilik tarikatının ritüelleri nelerdir?
5. Başlıca tarikat büyükleri kimlerdir?
6. Osmanlı devlet sistemine isyan eden ayaklanmalarda tarikatın rolü var mıdır?
7. Şah İsmail'in tarikat mensuplarınca değeri nedir?
8. Bektasilere atılan sayısız iftiranın kaynağı nedir?
9. Kurtuluş savaşı yıllarında tarikatın rolü nedir?
Kitabın içeriğini oluşturan konu başlıkları kısaca bu şekilde. Kitabın dilinin biraz ağır olduğunu söylemeliyim. Konu hakkında bilgi sahibi olmak bu bakımdan önemli.
Keyifli okumalar...
Balkanlardan başlayarak tüm Anadolu, Kafkaslar, İran, Azerbaycan ve Orta Asya'ya kadar uzanan geniş ve titiz bir saha çalışması. Bunun yaninda hem birinci kaynaklar hem de yerli ve yabanci tüm literatürün taranarak karşılaştırmalı bir yorumunun yapılarak ortaya konan ve 14 başlık ve makaleden oluşan bir başucu kitabi. Alevilik, Bektaşilik, Kızılbaşlık Heterodoks İslam'a dair tüm bilimsel sosyolojik, siyasi, kültürel ve tarihî tespitler mevcut. Nazik ve hassas konuları büyük bir titizlikle ve konuya vukufuyla meraklısına aydınlatmış.
Keyifli okumalar...
Bakar gülde görür dostun cemâlin
Çağırır kim beni deli şol eyler
Ne görindi (çü) Ferhâd'ın gözine
Kayalar kesüben yâra yol eyler
Ne gördi Leyli'nin yüzinde Mecnun
Akıdub gözyaşın yüzde sil eyler
Gönül tesbîh çek seccâdeden hiç ayağın ırma
Namaz ehlinden özgeyle sakın sen durma oturma
'İbâdet ehli ol hem üzini kaldırma toprakdan Vuzûdan el yuyub râhat idüb şol nefsi yaturma
Yüzin yirlere sürgil yüri yañ mescid içinde Otur minber gibi dâim kafesde kuş gibi durma
Mü'ezzin nâlesin dinle dağılsun dilde teşvişin Sakın terk eyleyüb tamu kapusin sana açdırma
Cemâatle namaz terk ideni almış küdûretler Anın terkiyle lûtf it bir küdûret hem sen artırma
Hatîbin sanma kim mülhid anın fi'line aldanma İmamdan gayrıya aslâ sakın özini tapşırma
Niyazi tá'ati terk eylemek bil kim "fuzulluk"dur
Kerem kal terk-i taatle bu halka başa aşurma
Kitaplarımı satışa çıkartıyorum, talep edenler listeden seçip mesaj yoluyla bana ulaşabilir.
JOHN STEİNBECK-AL MİDİLLİ
ALFRED ADLER-YAŞAMA SANATI
JACK LONDON-DENİZİN ÇAĞRISI
WİLLİAM SHAKESPEARE-ONİKİNCİ GECE
THOMAS MANN-EFENDİ VE KÖPEĞİ
PLATON-SOKRATES’İN SAVUNMASI
WİLLİAM SHAKESPEARE-ROMEO VE JULİET
WİLLİAM SHAKESPEARE-OTHELLO
WİLLİAM
Cumhuriyet'e, Atatürk'e ve İnönü'ye gönülden bağlı olan Ahmet Hamdi Tanpınar'ın Yaban ya da Yeşil Gece gibi tek parti dönemi propaganda metinlerine benzer romanlar ya da Kemalettin Kamu ve Behçet Kemal Çağlar'ınkiler gibi şiirler kaleme almaması önemli bir ayrıntıdır.
Kendi deyimiyle geçmişi tamamen reddeden “cezri garpçı” olduğu bir dönemi olmuştur ve bu dönem 1920'lerden 1932'ye kadar devam etmiştir. 1932'den sonra “kendisine göre tefsir ettiği bir şarkta yaşadığını” söylemiştir. Ancak onun cezri garpçılıktan çıkarak şarkçı olduğu iddia edilemez. Hatta Turan Alptekin'e göre (2015, s. 74), cezri garpçılıktan çıkmışsa da garpçı bir yön kendisinde daima devam etmiştir.