Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Ömer Faruk Türkarslan

Ömer Faruk Türkarslan
@turkarslan4029
En tepesine varamayacağım kuruma en aşağısından başlamak anlamsız gelmişti. (askerlik)
Reklam
"f-i-k-i-r ile k-ü-f-ü-r, büyük kök uyumu gereği aynı kökten gelir; fikir, teemmülle gerçeğin örtüsünü açmak; küfür, gerçeğin üstünü örtmek demektir. Fikr edenler, gerçeği açığa çıkarır; küfr edenler saklarlar; çünkü aklında fikr olmayanın dilinde küfr olur; diliyle aklını örter... Halbuki, kulluk, yaratılanın, yaratıldığı hâl üzere olması demek ise, insan için akl etmek, kul olmaktır. Kul olmak ise ancak ve ancak kendini idrâk etme, kısaca, idrâk-i taayyün-i şahsî, yani, kendilik-bilinci ile başlar hareket-i manevî yani daim tefekkürle devam eder; bu nedenle urefâ, Hayat'a seyr-i şuûrî yani ayık/şuûrlu yolculuk adını vermişlerdir."
"Tembel insan, hak edilmiş bir dinlenmenin zevkini bilemez. çünkü Pascal'ın dediği gibi ısınmak üşürseniz, dinlenmek yorulursanız güzeldir."

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
"Bir meselede sadece göz gezdirmek tembel ruhların bakış açısıdır. Tefekkür eden aklın bakış açısı ise tam tersine tıpkı bir bal arısı gibi fikrini damla damla oluşturmaktadır"
"Hayatta mutlak başarı her zaman söz konusu değilse de verilen mücadelenin sonunda kalbin rahatlaması başarı adına kafidir"
Reklam
” İyi ayarlanmış bir saat, bir saniyeyi bile ziyan etmez! Halbuki biz ne yapıyoruz? Bütün şehir ve memleket ne yapıyor? Ayarı bozuk saatlerimizle yarı vaktimizi kaybediyoruz. Herkes günde saat başına bir saniye kaybetse, saatte on sekiz milyon saniye kaybederiz. Günün asıl faydalı kısmını on saat addedersek yüz seksen milyon saniye eder. Bir günde yüz seksen milyon saniye yani üç milyon dakika; bu demektir ki, günde elli bin saat kaybediyoruz. Hesap et artık senede kaç insanın ömrü birden kayboluyor?”
“Saatin kendisi mekan, yürüyüşü zaman, ayarı insandır… Bu da gösterir ki, zaman ve mekan, insanla mevcuttur!”
Gücün en ekonomik kullanımı; düşmanın gücünü dağıtıp lojistik olanaklarını zayıflatmak , yıpratmak ve onu beklemediği zamanda muharebeye zorlayıp yenmektir. İnisiyatifin elde tutulması ve mutlaka başka alternatiflerin bulunması gerekir.
Güçlü rejimler insanları söyledikleri sözler nedeniyle mahkum etmezler ; zayıf olanlar korkarlar ve varoluş sürelerini uzatabilme çabası içinde şiddete başvururlar. Halka gelince, onlar siyasi mahkumları çoğunlukla kendi bencil nedenlerinden dolayı suçlu kabul ederler .Bu , bir tür savunma mekanizmasıdır. Halk , yasa ve düzenin korumasına sahip olmadığı bir toplum içinde yaşadığı gerçeği ile barışamaz. Çünkü bunu yaptıkları taktirde , nasıl sessiz kalabildikleri sorusu ile yüzleşmek durumunda kalırlar.Çünkü eğer masum bir insan yasalar gözardı edilerek mahkum edilmişse , bu konu üzerinde tefekkür eden kişi , artık kendisini güvende hissedemez ve halk , bir özsavunma çabası içinde içgüdüsel olarak bunu inkar eder . Hüküm ne kadar ağırsa , bu sonuca ulaşılması ve bunun kabullenilmesi de o kadar kolay olur.Kanıt yokluğunda , ağır cezanın kendisi suçun kanıtı haline gelir. Açık ve kati suç kanıtlarının yokluğunda , hafif bir cezanın kendisi şüphe doğurur ve yetkililerin bile kendilerinden emin olmadıkları gösterir.
Yugoslavya'yı seviyorum ama onun yönetimini değil.Ben bu ülkenin yaslarını çiğnemiş olmaktan yargılanmıyorum . Çünkü böyle bir şey yapmadım.Ben aramızdaki tekil iktidar sahiplerinin , izin verilmiş ve yasaklanmış olana ilişkin kendi standartlarını , Anayasayı ve yasaları dikkate almaksızın empoze etmelerine yarayan yazılı olmayan kuralları ihlal etmiş olmaktan dolayı yargılanıyorum.Nereden bakılırsa bakılsın , yazılı olmayan bu kuralları vahim bir biçimde ihlal ettim.Bu itibarla beyan ederim ki : Ben bir Müslümanım ve öyle kalacağım . Kendimi dünyadaki İslam davasının bir neferi olarak telakki ediyorum ve son günüme kadar böyle hissedeceğim .Çünkü , İslam benim için güzel ve asil olan her şeyin adı; Müslüman halklar için daha iyi bir gelecek vaadinin ya da umudunun , onlar için onurlu ve özgür bir hayatın , kısacası benim inancıma göre uğrunda yaşamaya değer olan her şeyin adıdır.
Sayfa 50 - Klasik YayınlarıKitabı yarım bıraktı
Reklam
Tecessüs ve tefekkür zıt odaklara sahip iki farklı spirituel etkinliktir.Birincisi dışarıya , tabiata yönelimdir; ikincisi ruha ve benliğe doğru , içe yönelimdir
E=mc^2 formülü içinde ; atomun parçalanmasıyla birlikte büyük çapta enerjinin ortaya çıkacağı ve kütlenin de yitirileceği yönündeki teorisini yayınlamıştı . Bizler 35 yıl sonra hala Newton fiziği ( F=ma ) öğreniyor ve Newtonyen bir dünyada yaşıyorduk.Mantıksal , sabit , tek istikametli ve düz bir dünyada...