Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
448 syf.
·
Puan vermedi
·
9 günde okudu
Bir muhalif. Bir kariyerist. İşkenceci ve kurban. Metodi ile Konstantin, küçük bir Bulgar kentinde beraber geçirdikleri okul yıllarından bu yana birbirlerinden nefret ederler. Metodi Popov eski bir devlet güvenlik memuru, Konstantin Şaytanov ise uzun yıllarını siyasi tutuklu olarak geçirmiş rejim muhalifidir. Bulgaristan’da komünist rejimin çökmesinin ardından Konstantin, adaletin nihayet yerini bulması arzusuyla geçmişin intikamını almak için fırsat kollamaya başlar. Oysa hayat, tercihini hep güçten ve güçlüden yana kullanan Metodi’ye çok daha cömert davranmış, kirli sicilini temizleyip yeni bir başlangıç yapabilme fırsatını sunmuştur. Bulgar asıllı Alman yazar Ilija Trojanow’un son romanı İktidar ve Direniş, otoritenin kaynağını sorgulayan, sorgulatan, sıkı bir kitap. İktidarın ve onu temsil edenlerin meşruluk sosuna buladıkları şiddet taktiklerini açığa vururken, baskıya karşı direnme hakkının aldığı biçimlere de dikkat çekiyor. İktidar ve Direniş, söyleyecek sözü olan, sarsıcı bir metin. (Arka kapaktan)
İktidar ve Direniş
İktidar ve DirenişIlija Trojanow · Can Yayınları · 201635 okunma
Havanın dumanlı Vaktin dar olduğu bir zamanda Bu sözü bir gül gibi bıraktın yüreğime: "İçim içime sığmıyor!" Şimdi sana dairim Ölesiye tutuklu Ölesiye şairim.
Reklam
Sevme gücünün sınırsız olduğunu hissetmeyen var mıdır aranızda? Tam da bu aşkı, aşk fikrinden aşk fikri­ne, bir aşk eyleyişinden başka aşk eyleyişine geçmeyen, sınırsız olsa da, varlığının merkezinde tutuklu bu aşkı hissetmeyen var mıdır aranızda?
Rıfat Börekçi'den şeyhülislâm'ın fetvasına karşın
...Osmanlı Devletinin en büyük din adamı olan Şeyhülislam, yayınladığı fetva ile Kuva-yı Milliye'yi kâfir ilan edip, onları öldürmenin dindarlar için vacip olduğunu açıkladı. Beş gün sonra Ankara'nın milliyetçi müftüsü Rıfat (Börekçi) Anadolu'daki 250 meslektaşının imzaladığı bir fetva ile karşılık verdi. Bu fetva, halifenin dinsizlerin elinde tutuklu bulunduğunu ve dindarların görevinin onu ve ülkesini kurtarmak olduğunu, düşman devletlerin emriyle yayınlanan fetvaların geçerli olmayacağını bildiriyordu.
Sayfa 327Kitabı okudu
“Entelektüel olsun olmasın, herkes konuşma ve dinleme hakkına sahipti, yeter ki bir grubu temsil etsin, bir durumu, bir adaletsizliği dile getirsin. Kadın olarak, eşcinsel olarak, sınıfsal olarak, tutuklu, köylü ya da madenci olarak bir şey yapmış olmak, ben diye konuşma hakkını veriyordu. Kendini kolektif aidiyet içinde düşünmek büyük coşku yaratıyordu.”
Sayfa 101 - Can YayınlarıKitabı okudu
Böyle başlamışdı yüreğimi parçalayan bu gerçek hayat hikayesi...
GERÇEK BİR KADININ öyküsüdür bu. Onunla birkaç yıl önce Kanatır Cezaevi'nde tanıştım. Çeşitli suçlardan tutuklu ya da hüküm giymiş bir grup kadın mahkumun kişilik yapıları üzerine bir araştırma yürütüyordum o sıralar. Cezaevi doktoru, bu kadının adam öldürmekten idama mahkum edildiğini anlattı. Ama o, Kanatır'daki diğer kadın katillere hiç mi hiç benzemiyordu.
Metis yayınlarıKitabı okudu
Reklam
Kampa geldiğinde, istasyondan kampa doğru kalabalık tutuklu sırasında yürüyen bir tutuklu, bana daha sonra, kendi cenazesinde yürümüş gibi hissettiğini anlattı.
Aradığını sandığın şeyden çok, kaçtığın istemediğin şeylerde tutuklu kalırsın.
YÜZBAŞI PUSAT günlerce sorgusuz sualsiz bir odada tutuklu kaldı. Ay başı geldiği zaman maaşını vermediler. İhtilâttan menedilmiş olduğu için kimseyle görüştürmediler. Gazete ve kitap okumasına da engel oldular. Bunlara ehemmiyet verdiği yoktu. Onca asıl üzülecek nokta askerî terbiyenin azalmış olmasıydı. Tutukevine memur olan subaylar arasında rütbece kendisinden küçük olanlar kapısını açtıkları zaman selâm vermiyorlar, hatta süngülüler bile aynı saygısızlığı gösteriyorlardı.
Sayfa 31
Şu tramvaya iyi bak. Onun, özgürlük denilen bu caddede aslında her gün Tünel-Taksim arasındaki avluda volta atan bir tutuklu olduğu gerçeğini görebilirsen, görüşürüz.
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.