“Umarım konuşmasını öğreniyorum”diye kekeledi,
“İçimde söylemek istediğim öyle çok şey var ki. Kimi zaman tüm dünya, yaşam, her şey içime girmiş de benden onların sözcülüğünü yapmamı istiyorlarmış gibi geliyor bana. Nasıl hissettiğimi anlatamıyorum. İçimdeki yüceliği duyuyor ama konuşmaya başladığımda bir çocuk gibi geveliyorum. Duyguları
sözcüklere dönüştürmek büyük bir iş .İster söylensin, ister yazılsın bu sözcükleri okuyanlar ya da işitenler aynı duygulara
sahip olmalı. Büyük bir iş bu.
Dinlerken kafasında yepyeni bir aşk kavramı doğdu. Mantığın aşkla hiçbir ilişkisi yoktu. Sevdiği kadının doğru düşünüp düşünmediği hiç önemli değildi. Aşk mantığın üstündeydi.
hayatımda ilk kez birisi bana
" kendine çok dikkat et " dedi.
anlamış onun kalbini taşıdığımı herhalde...
rastgele,
yürürken aklına geleyim
sızlasın için...
zaman sen olmayınca geçmiyor,
sen olunca da yetmiyor...