Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Ne istiyorsun? Daha basit bir şey olabilir mi? Masum bir soru ve onun yanıtı. Oysa ben, bu grup alıştırmasının beklenmedik güçte duygular uyandırdığına defalarca tanık olmuşumdur. Çoğu kez birkaç dakika içinde oda yoğun bir heyecanla sarsılır. Erkekler ve kadınlar - hem hiç de çaresiz ve yoksul olmayan, başarılı, sağlıklı, iyi giyimli, yürürken ışıltılar saçan insanlar - ta derinlerinde çalkantılar yaşarlar. Sonsuza dek yitirmiş oldukları kişilere - ölmüş ya da yanlarında olmayan anne ve babalara, eşlere, çocuklara, arkadaşlara - seslenirler: --Seni tekrar görmek istiyorum.-Sevgini istiyorum.Benimle gurur duyduğunu bilmek istiyorum.Seni sevdiğimi ve bunu sana hiç söylemediğim için ne kadar pişman olduğumu bilmeni istiyorum. Dönmeni istiyorum öyle yalnızım ki.Hiç yaşamadığım çocukluğumu istiyorum. Sağlıklı olmak, yeniden genç olmak istiyorum. Sevilmek, sayılmak istiyorum. Yaşamımın bir anlamı olsun istiyorum. Bir şey başarmak istiyorum. Umursanmak, önemli olmak, anımsanmak istiyorum.-- Ne çok istek. Ne çok özlem. Ve ne çok acı, yüzeye ne kadar yakın, yalnızca birkaç dakika derinde. Yazgı acısı. Varoluş acısı. Hep orada olan, yaşam zarının hemen altında sürekli uğuldayan acı. Ulaşılması böylesine kolay olan acı. Pek çok şey - basit bir grup alıştırması, birkaç dakikalık derin düşünce, bir sanat yapıtı, bir vaaz, kişisel bir kriz, bir kayıp - bize en derindeki isteklerimizin hiçbir zaman gerçekleşemeyeceğini anımsatır: genç kalmak, yaşlanmayı durdurmak,yitirdiğimiz insanların dönmesi, ebedi aşkı bulmak, himaye edilmek, anlam ve önem kazanmak, ölümsüzlüğe kavuşmak.
Reklam
CAN, KAALE ALINMAK, UMURSANMAK İSTER
Çocukluğunda, 'Sen yoksun, umursanmaya değmezsin,' mesajını ailede bolca alan çocuk, okulda, sokakta, toplumda, trafikte de bu mesajları ala ala, gerçekten kendinin umursanmayacak bir kişi olduğuna inanmaya başlar. 'Umursanmaya değmezsin,' mesajıyla büyüyen böyle bir kişi, bürokraside veya meslek yaşamında mevki sahibi olunca, umursanmak için, "Sen benim kim olduğumu biliyor musun?" deme ihtiyacını duyar. Altındaki koca kamyonla, sollamanın yasak olduğu yolda araçları sollayan şoförün yüzündeki ifadeden de şu anlaşılır: "Kamyonum arabanı ezeceği için beni umursamalısın." Eline fırsat geçince umursanmamışlığın acısını çıkarmak, insanlar için doğal bir davranıştır.
Remzi KitabeviKitabı okudu
'Umursanmaya değmezsin,' mesajıyla büyüyen böyle bir kişi, bürokraside veya meslek yaşamında mevki sahibi olunca, umursanmak için, "Sen benim kim olduğumu biliyor musun?" deme ihtiyacını duyar.
Sayfa 92
Umursanmak
“Hayır, hayır,” dedi Montag. “İyi bir soruydu. Epeydir kimse bunu soracak kadar umursamıyordu. İyi bir soru.”
Sayfa 49 - Guy MontagKitabı okudu
“ Yaşamımın bir anlamı olsun istiyorum. Bir şey başarmak istiyorum. Umursanmak, önemli olmak, anımsanmak istiyorum... ”
Reklam
Çocukluğunda 'Sen yoksun,umursanmaya değmezsin,' mesajını ailede bolca alan çocuk,okulda,sokakta, trafikte bu mesajları ala ala gerçekten umursanmayacak bir kişi olduğuna inanmaya başlar.'Umursanmaya değmezsin' mesajıyla büyüyen böyle bir kişi,bürokraside veya meslek yaşamında mevki sahibi olunca,umursanmak için "Sen benim kim olduğumu biliyor musun?"deme ihtiyacı duyar.
Neyin var diye soracaklarından korktuğumdan tanımadığım insanların olduğu yerlere gidiyorum hanidir. O da fena ama. Umursanmamak da umursanmak da bela.
Şöyle bir sahne düşünün: birbirlerini tanımayan üç dört yüz kişiye çift çift ayrılmaları ve eşlerine şu bir tek soruyu tekrar tekrar sormaları söyleniyor: --Ne istiyorsun?-- Daha basit bir şey olabilir mi? Masum bir soru ve onun yanıtı. Oysa ben, bu grup alıştırmasının beklenmedik güçte duygular uyandırdığına defalarca tanık olmuşumdur. Çoğu kez
Reklam
“Umursanmamak da umursanmak da bela.”
Sayfa 100 - İthaki YayınlarıKitabı okudu
154 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.