Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
"Bir çocuğa üzücü olaylar anlatmanın hâlâ çirkin ve sefil bir suç olduğunu düşünüyorum."
CENA CARİCATA. GÜLÜNÇ SAHNE. Dünya, hayallerimizin önemli ve üzücü, gülünç ve önemsiz dramasını sahneye koymamızı bekleyen bir sahne. Bu fikir ne kadar dokunaklı ve şirin! Ve ne kadar kaçınılmaz!
Sayfa 221Kitabı okudu
Reklam
Buradaki en büyük ironilerden biri de şudur; cinsiyetle ile ilgili kalıplar bir kuşağın yaşadığı güvensizliği anneden kıza aktaran bir mirasa benzer ve bu süreç benzer biçimde sonsuza dek devam eder. Anneler, kızları gerçek bir matematik başarısı sergilediklerinde bile kızlarını hafife alırken oğullarının matematik yeteneklerini sürekli olarak abartırlar. Oğullarını matematik faaliyetlerine katma eğilimleri onların matematiğe katılımlarını ve ilgilerini etkiler. Ayrıca annelerin çoğunlukla, kızlarının aksine oğullarının matematikle ilgili bir kariyer yolunda daha başarılı olacağını öngördükleri tespit edilmiştir. En şaşırtıcı ve üzücü olanı ise; kız çocuklar bu durumu içselleştirdikleri için gerçek bir akademik başarı sergileseler ve anne baba bunu görse bile bu durum devam ediyor. Kızlar başarılı olduklarında, biz de onlar da sezgisel olarak bunun "çok çalıştıklarından dolayı" olduğunu düşünüyoruz. Başarısız olduklarında ise "yeteneksizlik" nedeniyle başarısız olduklarını düşünüyoruz. Buna karşılık erkekler başarılı olduğunda, doğuştan gelen yeteneklerinden dolayı olduğunu düşünüyoruz. Başarısız olduklarında ise "yeterince çalışmamışlardır."
Sayfa 109Kitabı okudu
320 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
12 günde okudu
Kadim Asur İmparatorluğu
Kadim dönemlerin efsanevi devletlerinden Asurlularla ilgili çok spesifik bilgiler edineceğiniz güzel bir eser. Tarihe akademik anlamda ilgi duyan herkese şiddetle tavsiye ederim. Onun dışında diğer okuyucular için biraz sıkıcı gelebilir. Zira tekrar ediyormuş gibi bir hava da katıyor. Sadece Asurlular ile ilgili değil devrinin önde gelen devletleri ile de ilgili tatmin edici bilgiler sunuyor. Ve bazı etnik unsurların kökenlerine dair muğlak olmayan net bilgiler bulabiliyorsunuz. Bu dönemlere bakınca mevcut bugün Anadolu toprakları üzerinde yaşayan insanların genel anlamıyla bu güzelim coğrafyayı hak etmediklerini görebiliyorsunuz. İnsanlığın medeniyetin eşiği olan bu coğrafyanın zaman ilerledikçe geriye gitmesi son derece üzücü ve düşündürücü bir durum.
Asurlar
AsurlarZenaide A. Ragozin · Say Yayınları · 20224 okunma
376 syf.
·
Puan vermedi
arkadaşlar kitabı sevdigim abim harun celik in tavsiyesiyle okudum harun abi bu kadar israrla oneriyorsa vardir bir kerameti dedim hakliymis kitap inanilmaz guzel cok etkileyici surukleyici sabah basladim iki uc gunde okurum diye dusunurken aksama bitirdim yalniz sunu soyleyim bu kitabi gercekten depresyonda olanlar kendini ruhsal acidan iyi hissetmeyenler mutsuz hissedenler kesinlikle okumasin gercekten cok uzucu olaylar var bastan sona trajik ve aglama garantili harun abi sana tesekkur mu etsem sitem mi etsem bilemedim mahvettin bizi
Savaş ve Açlar
Savaş ve AçlarHasan İzzettin Dinamo · Tekin Yayınevi · 20171,322 okunma
Evrimin doğal seçilimle işlediğini açıklayan Darwinci görüş, sahip olduğumuz iyilik, ahlak, namus, duygudaşlık ve merhamet gibi eğilimlerimizi açıklamakta ilk bakışta yetersiz kalır gibi görünür. Doğal seçilim, açlığı, korkuyu ve cinsel arzuyu kolayca açıklayabilir, ki bunların hepsinin sağ kalmakta ya da genlerimizin korunmasında kolayca anlaşılır katkıları vardır. Fakat yetim bir çocuğu bir kenarda ağlarken fark ettiğimizde, yaşlı bir dulun yalnızlığına ve umutsuzluğuna tanık olduğumuzda ya da acılar içinde inleyen bir hayvanı gördüğümüzde hissettiğimiz iç burkucu merhamet hissi ne anlama gelir? Dünyanın öbür ucunda yaşayan, asla tanışmayacağımız ve yüksek olasılıkla yaptığımız iyiliğin karşılığını veremeyecek olan tsunami mağdurlarına, ismimizi vermeden, giysi, para gibi hediyeler göndermemizi sağlayan güçlü dürtüyü bize ne verir? İçimizdeki bu şefkatli kimse nereden gelir? İyi olmak, "bencil gen" teorisiyle uyumsuz değil midir? Hayır. Bu, teorinin yaygın bir yanlış anlaşılmasıdır; üzücü (ve biraz öngörüyle tahmin edilebilecek) bir yanlış anlaşılmasıdır.** Vurguyu doğru kelimeye vermek gerekir. Bencil gen doğru vurgudur çünkü örneğin bencil canlı bireyi ya da bencil tür ifadeleriyle zıtlık oluşturur.
Reklam
Yetişkin olmaktan sıkılmıştım. Yetişkin olmak çok üzücü konuları dile almayı gerektiriyordu belli ki.
“Sizin de bildiğiniz o üzücü hadiseden sonra, hasta ruhumu, yatıştırıcı sakinliğinde yıkamak için kırlara çekildim. Aynı zamanda şehir hayatının açtığı yaraları iyileştirecek, şehir izlenimlerinin her gün sırtımıza eklediği yükle, bizi batıran ruhsal hastalıktan kurtaracaktı. Orada, kır hayatında, uyumanın ne demek olduğunu öğrendim ve işte uyumayı bilmeyen yaşayamaz. Şehirde bakışlar, kaygılı nefeslerin buğusu, kirli arzular, nefretler, imalı gülümsemeler, selamlaşmalar, gecikmeler, duraklamalar, hepsi bize elektrik yüklüyor. Süreklilik içinde bu bir dizi anlamsız dürtülmeler, fark edilemeyen gıdıklanmalar, hayatı kuşatıp en sonunda ele geçiriyor.”
Sayfa 147 - Yaşlı Şaire Bir ZiyaretKitabı okudu
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.