Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Ölmeden Önce Okunması Gereken 1001 Kitap
Liste Babil.com'da Türkçe olarak yayınlanmıştı. Lakin artık Türkçesini bulamıyoruz ne hikmetse. Küçük-büyük harf sıkıntısını düzeltmek isterdim lakin uğraşamayacağım, bu listeyi bulurken de çok uğraştım. İngilizcesi hizmetinizde arkadaşlar, buyurunuz. :) never let me go – kazuo ishiguro
560 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
165 günde okudu
Kitabı bitireli 1 hafta oldu fakat hala etkisindeyim. Charlotte Bronte’yi bir çok okur Jane Eyre isimli kitabından tanır. Dünyanın ilk feminist romanıdır. Bazı kaynaklara göre Sırça Fanus ilk feminist roman olarak geçer fakat hem Jane Eyre daha önce yayınlanmış hem de Jane Eyre’nin ana karakteri ilk feminist. Bugün Jane Eyre incelemesi paylaşsam
Villette
VilletteCharlotte Brontë · Kırmızı Kedi Yayınevi · 2011146 okunma
Reklam
Yalnızlık, belirsiz bir gelecek,kasvetli ve kötü olmak zorunda değildir, yeter ki yapı sağlam olsun ve melekeler kullanılabilsin ve özellikle Özgürlük bize kanatlarını ödünç versin ve Umut bize yıldızıyla rehberlik etsin.
Sayfa 64 - Kırmızı Kedi YayıneviKitabı okudu
490 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Charlotte Bronte, Emily Bronte ve Anne Bronte. 1800'lü yılların ilk yarısında yaşamış ve isimleri Dünya Edebiyat Tarihine altın harflerle yazılmış olan üç kız kardeş. Bu kitapta, onların kısa süren yaşamlarının dramatik hikayesi, abla Charlotte'un anlatımıyla bize aktarılıyor. Kitap , Charlotte'un yazdığı günlüklerden oluşmaktadır. Kitabın
Charlotte Bronte'nin Gizli Günlükleri
Charlotte Bronte'nin Gizli GünlükleriSyrie James · Everest Yayınları · 201344 okunma
552 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Charlotte Bronte' den Jane Eyre'yi aratmayacak düzeyde yazılmış yine muhteşem bir eser. Aynı zamanda da yazarın son kitabı. Yazar bu kitabında, hayatta hiç kimsesi olmayan İngiliz bir genç kızın (Lucy Snowe), İngiltereyi terkederek , Fransa'nın Vilette adlı şehrine gelmesinı ve orada tek başına verdiği yaşam mücadelesini anlatıyor. Konuyu esas itibariyle değerlendirirsek; anlatılmak istenen şey, o dönemdeki kadınların güçsüzlüğünün kırılması ve güçlü, kendi başına ayakta kalmayı başarabilen kadın tipine duyulan özlemin dile getirilmesinden ibarettir. Aynen Jane Eyre'de olduğu gibi. Lucy'nin verdiği hayat mücadelesi, tüm zorluklarıyla gözler önüne serilirken aynı zamanda konu ümitsiz aşkın verdiği duygulanımla desteklenmiş , ayrıca da konu içerisine gizemli olaylar katılarak kitaba , son sayfalara kadar devam eden akıcılık ve sürükleyicilik kazandırılmıştır. Yazarın en önemli kitabı olan ''Jane Eyre '' nin gölgesinde kalarak fazla tanınmaması bence kitaba yapılan en büyük haksızlık olarak değerlendirilebilir. Kesinlikle her bakımdan yüksek düzeyde yazılmış bir kitap. Sadece, dram ve aşk yönü çok ağır basmadığı için belki okuyucunun ilgisini çekmemiş olabilir diye düşünüyorum. Ama her kitabın kendine has bir özelliğinin olması gerekir ki, farklılık taşısın ve okunabilsin. Aksi takdirde okumanın bir anlamı kalmazdı. Ben, 'Jane Eyre'' kadar etkili ,akıcı ve sürükleyici olarak yazılmış bu kitabın da mutlaka okunması gereken dünya klasiklerinden biri olduğu kanaatindeyim.
Villette
VilletteCharlotte Brontë · Kırmızı Kedi Yayınevi · 2011146 okunma
Reklam
Mantık haklı olabilir; ama zaman zaman ona meydan okumak, sopasından kurtulmak ve bir saat için hayal dünyasına, mantığın tatlı, parlak düşmanına, tatlı yardımcımıza, ilahi umudumuza kaçmak bizi mutlu eder.
Sayfa 263 - Kırmızıkedi - Temmuz - 2011Kitabı okudu
Gerçek şu ki, ölmemişti ve Villette'e getirilmişti. Büyük korku kaynağı olan, ünlü tımarhane Villette...
İnsanların ıstıraplarından ve bağlılıklarından bir esaret zinciri yaratılmıştı. Yoksullar, kiliseye minnet borcu ile bağlanmaları için besleniyor, giydiriliyor ve barındırılıyordu; yetimhanedekiler kilisenin kucağında kalmak üzere yetiştiriliyordu; hastalar kilisenin kalıpları ve buyrukları dahilinde ölmek üzere tedavi ediliyordu. Erkekler fanatikti, kadınlar canice kurban ediliyorlardı ve hepsi, Tanrı'nın yarattıklarının iyiliği için güzelleştirdiği bir dünyadan feragat ederek, Roma'ya hizmet etmek, onun kutsallığını kanıtlamak, gücünü onaylamak ve despot kilisenin hakimiyetini yaymak için sürtündüğü yeri yara yapan ağır haçı taşıyorlardı. İnsanlığın iyiliği için çok az şey yapıyordu; Tanrı'nın şerefi içinse daha da az. Acıyla, kanlı terlerle, yaşamı israf ederek binlerce yol açılıyordu; dağlar göğüsleriyle yarılıyor, altlarındaki kayalar parçalanıyordu ve bütün bunlar ne içindi? Bir Ruhban sınıfı, Moloch'a benzeyen kilisenin saltanatını genişletsin, tam anlamıyla hükmedici bir saygınlık içinde dimdik ayakta kalsın diye. Böyle olmayacak. Tanrı Roma'nın yanında değil ve insanların kederleri Tanrı'nın Oğlu için susarsa, o, bir zamanlar lanetli Kudüs'teki suçlar ve felaketler için yas tuttuğu gibi kilisenin zalimlikleri ve hırsları yüzünden yas tutmayacak mı?
Sayfa 477Kitabı okudu
Onu kim sevmezdi ki? Zayıflığını nasıl destekleyeceğinizi düşündürecek bir tutumla duygularınızı taciz etmiyor; çevresine sakin, bastırılmış bir sevinci irkiltecek bir asabiyet yaymıyordu; dudaklarından insanın içini yakacak sözler dökülmüyordu; gözleriyle kalbinizi dolduracak , paslı ve zehirli oklar göndermiyordu, onun yanı huzurlu bir sığınaktı , çevresine güneş gibi ışık saçıyordu.
Sayfa 257 - Kırmızı Kedi YayıneviKitabı okudu
Reklam
Belki aşık değildi ama bu dünyada kaç kişi gerçekten sever veya en azından aşk için evlenir ki.
Sayfa 116 - Kırmızıkedi - Temmuz - 2011Kitabı okudu
Düşük seviyede bir konumda olunca moralleri bozulan insanlar var, bağlantılarını kaybederlerse kendilerine olan saygılarını da kaybederler; bu, saygınlıklarını kaybetmekten koruyan görevlere ilişkilere en yüksek değeri vermeleri ile kanıtlanmıyor mu? Bir adam atalarının kibar değil basit, zengin değil yoksul, kapitalist değil işçi olduğunun herkes tarafından bilinmesi ile kendi gözünde bile aşağılanacağını hissediyorsa, bu önemli bilgileri gizledi, onların ortaya çıkma olasılığı ile irkilip titrediği ve korktuğu için onu suçlamak doğru olur mu? Yaşadıkça deneyimimiz artıyor, komşumuzun davranışlarını daha az yargılıyoruz, dünyanın bilgeliğini daha az sorguluyoruz; nerede küçük savunmalar görürseniz, ister sağgörünün erdemini, ister görmüş geçirmiş birinin saygınlığını kuşatsın, emin olun ki orada buna gerek vardır.
Sayfa 352Kitabı okudu
Herkesin tanıdığı ve daha mutlu olan böyle insanlar vardır
Kendi başına bir zorluğun üstesinden gelmekle ilgili en ufak bir fikri yoktu. Bir yerlerden, bir şekilde istediğini alacağından emindi ve alıyordu; yaşam savaşını vekaletle yürütüyor ve sonuç olarak tanıdığım herhangi bir insandan daha az acı çekiyordu.
Sayfa 541Kitabı okudu
"Bu dünyada hiçbir kadının veya erkeğin hayatını, sizin anladığınız şekilde paylaşmayacağım. [...] yalnız yaşayacağım." "Ama yalnızlık kederlidir." "Evet, kederlidir. Ancak hayatta daha da üzücü şeyler var. Kalp kırıklığı melankoliden daha derindir."
Sayfa 483 - Kırmızı Kedi Yayınevi 1. Basım Temmuz 2011Kitabı okudu
Kızları kuşkulu bir baskı, kör bir cehalet ve tek başlarına kalabilecekleri bir köşe veya boş bir saniye bile bırakmayan bir gözetim altında tutmanın, büyüdüklerinde dürüst ve alçakgönüllü kadınlar olmaları için en iyi yol olmadığını biliyor gibiydi.
474 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.