Uygurlar XIV. yüzyılın başına, bölgenin bütünüyle İslamlaşmasına kadar Budacılığa bağlı kaldılar.
Devletçi kontroller ve vergilendirme nedeniyle iflas eden Roma, imparatorları stadyumlar inşa ederken çöktü. Fransa Kralı XIV. Louis, Versay Sarayı’nı zamanının hükümdarlarını kıskandırmak ve bugünün turistlerinin ziyaret etmesi için inşa ederken, halkını fakir bırakacak dereceye kadar vergi almıştı. Aralarında kadınların da bulunduğu, parasız çalışan “gönüllü” Rus işçileri tarafından inşa edilen mermer döşeli Moskova metrosu, bir kamusal anıttır; insanlar yetersiz gıdaları alabilmek için kuyruklarda beklerken, Sovyet büyükelçiliklerindeki “Sovyetler Birliği’nin prestijini sürdürmek için gerekli olan” Çarlarınkine benzer şampanya-havyar lüksü de öyle.
Ah Dumas, canım Dumas! Fransız edebiyatının en sevdiğim kalemlerinden biri olan Dumas! Üç Silahşörler’in dördüncü kitabı Louise de La Valliere heyecanlı başladı ve bitti. Son kitabı Aralık’ta okuyacağım; bana kalsa bu ay okurdum ama tamamlamam gereken seriler var.
Bol diyaloglu ve aşk dolu bir serüvendi bu klasik. Yaşlanan ve daha farklı amaçlara yönelen D’Artagnan, Athos, Aramis ve Porthos’u geri plandan takip ediyoruz burada. Çünkü genç Kral XIV. Louis’e ve hareketli saray hayatına daha fazla yer verilmiş. Bu sizi üzmesin çünkü gençlik ve aşk hiç bu kadar cazip bir şekilde sunulamazdı. Saray entrikalarına boğulsam da çıkasım gelmedi bu karmaşadan. Ve tarihin sunduğu kaynaklardan araştırmalarımda kaybolurken kitapta adı geçen aşkların ve bazı olayların gerçek olması bu klasiğe dört elle sarılmama neden oldu. Yaşanmış hikayeler her zaman daha başkadır; hele sürükleyici bir anlatımla okura yansıtılırsa çok başkadır. Dumas bu başarısını fazlasıyla ortaya sermiş ve bu yeteneğini okurdan gizlememiş sağ olsun.
Alfa Kitap ‘a çok teşekkür ediyorum; kaliteli çeviri ve özenle bu güzel kitapları yayımladığı için, bizlerle buluşturduğu için. Herkese tavsiye etmek isterdim ama beğendiğimiz kitapları tavsiye etmemiz yanlış algılandığı için seçimi size bırakıyorum. Kitaplar insana sınırları olmadığını anlatır aslında ama bazı insanların bunu anlaması biraz zor olacak gibi. Ben çok sevdim, umarım daha çok okunan bir seri olur( düşünce özgürlüğü iyi ki varsın)
Halk da oynaşsın
İki yıl içinde kötü hava şartları krallıktaki tüm hasadı vurunca 1694 baharına gelindiğinde tüm ambarlar boşalmıştı. Zenginler fahiş fiyatlar ödeyerek bulabildikleri tüm gıdayı istifliyor, yoksullarsa sürüler halinde ölüyordu. Güneş Kral XIV. Louis, Versailles Sarayı'nda metresleriyle oynaşırken nüfusun neredeyse yüzde 15'i, yani 2,8 milyona yakın Fransız, 1692 ve 1694 yılları arasında açlıktan ölmüştü.
Sayfa 14 - Edu.
