"Biten bir aşk için
Söylenecek söz şu olmalı:
- Güzeldi yine de."
Kitaplara aşık biri olarak ben de bunu biten bir kitap için söylüyorum: "Güzeldi yine de."
Ahmet Telli'nin diğer şiir kitaplarından seçilmiş şiirlerin derlendiği bir kitap. Eserde:
Çocuksun Sen
Belki Yine Gelirim
Su Çürüdü
Saklı Kalan
Dövüşen
Zulme sessiz kalmakta zulmetmektir bir bakıma bu kitap senin zulme sessiz kalmayışını öyle bir işledi ki yüreklerimize ilmek ilmek yer edindi kalbimizin en güzel yerinde...
Çukurova'nın sıcağı öyle bir yaktı ki bedenimi, sinekleri öyle bir ısırdı ki vücudumu, çakırdikeni öyle bir parçaladı ki bacaklarımı görmesem de hissettim bütün
SOLUK SOLUĞA
Hep yanıldı ve yenilgilere uğradı
Ama atıldı yine de serüvenlere
Vakti olmadı acıların hesabını tutmaya
Durup beklemeye, geri dönmelere vakti olmadı.
Yangınlarla geçti ömrü ve hep yalnızdı
Araştırmalar sonucunda Kudüs yakınlarında Gehenne vadisi denen bir yerin olduğu görülmüştür, burada suçlular infaz ediliyordu ve hayvan cesetleri de buraya atılıyordu. İsa, lllic erit fletus et stridor dentium (Orada ağlayış ve diş gıcırtısı olacaktır. -Matta 25:30) dediğinde, alegorik olarak bu yerden söz etmek istemekledir. Bu vadi bir işkence
Sade yakılmalı mı yoksa savunulmalı mı..?
Erotik filozofun orjinleri ve hikayeleri erotik edebiyatın temelini atmıştır. Edebiyata bir bütün bakıyorum bir ressamın tablosuna bakıldığı gibi, eleştirirsin ya da etmezsin ama bakmak bir bütünlük gerektiriyor.
Sadenin hemen hemen çoğu eserini okudum, sert yazıyor diyip edebiyatı basite indirgemek
Uçtum gene, o hiçbir doluluğa sığmayan boşluğa. Lambalar yakılmalı değil mi içimde? Korkma büyüt alevi, ‘niçin’ kendi ‘niçin’iyle başbaşa kalsın, sürdüremez olsun yanıtsızlığını.
Bazı gemiler yakılmalı arkadaşlar evet bazı gemiler yakılmalı! Vakit geldiğinde elvada demeyi bilmeli insan, bazı vedalar yapılmalı.
Değer görmediğiniz hiçbir yerde varlığınızı ispat etme çabası içerisine girmeyin.
Anlamayana anlatmak ne kadar zor ve beyhude ise belirsiz insanların sevgisine inanmak da bir o kadar güç. Çünkü sevginin olduğu yerde şüphe olmaz, olamaz. Ki şüpheli bir yaşam insana fayda sağlar mı? Aksine zarar verir. Telafisi olmayan hasarlar dahi bırakabilir. Dikkatli olmakta fayda var. Bu yüzden sessizce alıp gitmek lazım benliğimizi, zorlamak çözüm değil. Bunu çok sonra fark ediyor insan etmesine de geriye kocaman bir yorgunluk ve hayıflanmalar kalıyor. Hâl böyle olunca da kelâmının kifayetsiz kaldığı hallerin varlığına tanık olmak nasıl da üzüyor insanı.
Elbette hüzün hassas yüreklerin yaka çiçeğidir ama hayat hüzün ve üzüntüden ibaret değil. Bunun da farkında olmak şart!
Bizi yoran ne varsa artık arkamızda kalmalı, zorlayarak sâdece yorgunluk elde ettiğimiz tüm kapılar kapatılmalı.
Ne diyorduk,
"Denk gelişlerimiz doğru zamana, rast gelişlerimiz güzel insanlara olsun... "
Kitap ile ilgili yazımı yazmadan önce, Kafka'nın yakın arkadaşı olan, Max Brod' dan biraz bahsetmek istiyorum. Ölümünden önce Kafka, Max Brod’a yazdığı mektupta: ‘ Sevgili Max, bir ay kadar süren, zatürre olması muhtemel akciğer ateşinden sonra muhtemelen bu sefer iyileşemeyeceğim. Dolayısı ile senden son arzum, bütün yazılarım içinde