Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
336 syf.
7/10 puan verdi
Hizmetçinin Sırrı - Spoilerlı
*Gizem *Gerilim *Ters köşe *Korku Hizmetçi kitabının ikinci kitabı olan Hizmetçinin Sırrı'yla hemen geldim. Bu kitabı daha çok sevdiğimi belirtmek istiyorum, hatta bayıldım. Kısa sürede okuyup bitirdim. İlk kitaba göre ters köşeleri daha iyi ve tahmin edilemezdi. Ancak yinede konuşacak çok şey var. Millie sosyal hizmetler uzmanı olabilmek
Hizmetçinin Sırrı
Hizmetçinin SırrıFreida McFadden · Olimpos Yayınları · 20231,073 okunma
352 syf.
9/10 puan verdi
Hizmetçi - Spoiler olabilir
*Gizem *Gerilim *Ters köşe Herkese merhaba. Bookstagramların öve öve bitiremediği, son zamanların en iyi gizem gerilim kitabı olarak nitelendirilen Hizmetçi'yle geldim. Millie Calloway on yıllık hapishane hayatının sonunda nihayet özgür kalmıştır. Çeşitli işlerde çalışmış olsa da sürekli bir arıza çıkar ve işten ayrılmak zorunda kalır.
Hizmetçi
HizmetçiFreida McFadden · Olimpos Yayınları · 20232,187 okunma
Reklam
336 syf.
8/10 puan verdi
·
27 saatte okudu
Selaamlar! Bugün Hizmetçi’nin devam kitabıylayım. İlk kitabı bir günde soluksuz okumuştum ve ikinci kitap da ona yaklaşıktı. Ters köşeli sahneler Millie, ilk kitabın sonundan sonra uzun süre iş aramış fakat sabıkası dolayısıyla kimse ona kolay kolay iş vermiyordu. Kötü bir semtin ucuz bir odasında kirada kalıyor, bir yandan da sosyal güvenlik okumaya çalışıyordu. Bir gün ilan vermeye karar verdi ve sadece bir geri dönüş oldu. Coinstock şirketinin teknoloji dahisi CEO’su Douglas Garrick. Lüks bir dairede karısıyla yaşayan Douglas, Millie’ye yalnızca bir kural koyar: karısı Wendy’nin odasına katiyen giremez ve onunla konuşamaz. Millie zaten zar zor bulduğu işi kaybetmemek için onaylar. Ancak zaman geçmeden k4n dolu küvet, bağırış çağırışlar onu huzursuz eder. Bir gün bankası onu arayıp yetersiz bütçesi nedeniyle ilanını yayınlamadıklarını haber verir. Peki hiç yayınlanmayan bu ilana göre, Douglas ona nasıl ulaştı? 🪽 Ay galiba serilerde ilk kitap güzelse ben onun yerine toz konduramıyorum Neyse, yarım saatte 100 sayfa hızına çıkılabilecek harika akıcı bir kitaptı. İlk kitapta gördüğümüz Enzo karakteri ve Millie’nin yeni sevgilisi Brock var. Ay cidden Millie’ye bazı yerlerde öyle sinir oldum ki söyleyeceksen söyle artık be kadın!!! dedim. Sevgilisinin olduğu kısımları atlaya atlaya okudum gereksiz sahnelerdi kitaba hiçbir şey katmamıştı. Gelelim Wendy’e… Çekirge bir sıçrar iki sıçrarmış İçimin yağları eridi aşırı rahatladım o sona. Herkesin hak ettiğini bulduğu bir sondu çook rahatladım ama dediğim gibi ilk kitabı kimseye değişmem
Hizmetçinin Sırrı
Hizmetçinin SırrıFreida McFadden · Olimpos Yayınları · 20231,073 okunma
352 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
Hayatın sillesini yemiş, artık kendisine yeni bir sayfa açmak isteyen Millie o sayfayı satın alabilmesi için Nine winchester ile anlaşma yapması gerekmektedir. Merak etmeyin ruhunu şeytana satmıyor yalnızca hakkında tuhaf dedikodular duyduğu kadının evinde yatılı hizmetçi olmayı kabul ediyor. Acaba aldığı para gördüğü şeyleri karşılamaya yetecek midir? Elin yumruğunu yemeyen kendisininkini balyoz zannedermiş. Bu zamana kadar kendisini kötü birisi olarak gören Millie hayatının en önemli kararlarından birisini vermelidir… Kitap o kadar akıcı ki yemek yemeden su içmeden okuyasınız geliyor. Sessiz hasta gibi soluksuz okuyacağınız bir kitap
Hizmetçi
HizmetçiFreida McFadden · Olimpos Yayınları · 20232,187 okunma
352 syf.
7/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Tüm ışıklar yansın, son zamanların aranan kadın karakteri Millie geliyor!
Sürekli karşıma çıkan ve her çıktığında övgülerle bahsedilen bol bol puanlar bahşedilen bir kitapla geldim. Böyle gizemli kitapların ciddi manada aşığıyım çünkü bu tarz çok fazla kafa çalıştırmama sebep olurken aynı zamanda kurgu içinde onlarca olasılık oluşturarak bana da kendi beynimde yeni fırsatlar doğurmuş oluyor. Genelde de tuttururum az buçuk olacakları ve bu kitapta da yanılmadım. Nokta atışı tahminlerde bulunamasam da kitabın gidişatını çözmüştüm fakat! Buna rağmen bayıla bayıla suya kanarcasına okudum kitabı. Beni kitapta tek şaşırtan nokta Millie'ydi. Asla ondan öyle bir performans beklemezdim ama vay canına be kızım :D sen bir kraliçesin! Yalnızca şaşırtmadığı için vaovluk bir kitap olmadı benim için o yüzden çok da söyleyebileceğim bir şey yok, yine de ortalamanın üstünde olarak bu kitabı da okunanlara eklemiş bulunmaktayım. Yalnız şaka gibi ciddi ciddi okumaya geri mi döndüm ben ne!
Hizmetçi
HizmetçiFreida McFadden · Olimpos Yayınları · 20232,187 okunma
336 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
23 saatte okudu
serinin ikinci kitabıyla kaldığımız yerden devam ediyoruz. öncelikle kurgu cidden çok iyiydi. ilk kitaptan daha iyi kurgulanmış olduğunu düşünüyorum ve şüphelendiğim şeyler olsa bile her şekilde ters köşe bir kitaptı bu yüzden okurken çok keyif aldım. sadece beni rahatsız eden şey millie'nin karışık ilişki durumu. eğer basit bir aşk
Hizmetçinin Sırrı
Hizmetçinin SırrıFreida McFadden · Olimpos Yayınları · 20231,073 okunma
Reklam
352 syf.
10/10 puan verdi
·
5 saatte okudu
“Kapıyı yumruklamış, tırnaklarımın arasına kıymık dolana kadar tahtayı çizmiştim. Sesim kısılana kadar bağırmıştım. O beni buradan çıkarmasa bile belki komşular sesimi duyar diye düşünmüş ama bir saat sonra umudumu kesmiştim.” “Seni çıkaracağım söz veriyorum. Ama 𝕙𝕖𝕟𝕦̈𝕫 değil.” Selam! Uzun zamandır özlemini çekiyordum gerilim kitaplarının.
Hizmetçi
HizmetçiFreida McFadden · Olimpos Yayınları · 20232,187 okunma
280 syf.
6/10 puan verdi
·
26 saatte okudu
Selam! Okurken ilk defa artık bitsin diye başıma ağrılar giren bir romcom kitapla geldim. Bu neydi böyle? Millie, 5 kişilik bekar arkadaş grubunda tek kadındı. Çok yakın arkadaşlardı, birbirlerinin aileleriyle görüşür ve bazen onlarda bile kalırlardı. Ama Reid’le biraz fazla yakın olmuşlardı, hem de birkaç kez Bu garip durumu aralarında sır olarak saklarken, önemli bir törene katılacakları sırada grubun diğer erkekleri eş bulmak için randevu sitelerine üye olmayı teklif eder. Millie ve Reid de kendilerine “yakın arkadaş” olmayan bir partner bulmayı deneyecektir. Hesaba katılmayan, Millie kendi profilinde sapıklardan başka etkileşim almayınca Catherine adında bir profil açar, Reid’le de eşleşir. Başta şakalaşıp konuşunca Reid’in onu tanıyacağını sanır ama Reid tanımaz. Millie de kapalı kutu olan karakterini bu mesajlarda ona açar. Uygulama dışında da ilişkileri devam ederken, Reid gerçeği öğrenince ne yapacaktır? 🩶 Üff gerçekten klişe, düşük IMDB puanlı romantik olmaya çalışan filmler gibiydi. Karakterlerle bağ kurulacak kadar uzun bir kitap değil ve buna rağmen 5 ana karakter yazılmış? Zaten kitap 2 olay etrafında dönüyor: ilişki ve yalan. Araya serpiştirilmiş aile draması da bonusu. Tamam çoğu romcom klişedir, bilindiktir ve kafayı yoracak şekilde yazılmaz ama bunda olay akışı da yoktu, romantik kısımlarda kalbim hızlanmadı bile. Sahte Balayı, Josh ve Hazel’in Sevgili Olmama Rehberi bu iki yazarın başyapıtlarıdır diyorum ve yalnızca meraktan çatlayacak derecedeyseniz almanızı öneriyorum.
Yarım Gecelik Aşk
Yarım Gecelik AşkChristina Lauren · Yabancı Yayınları · 2023227 okunma
352 syf.
10/10 puan verdi
·
19 saatte okudu
Abattıkları kadar varmış
Kitap resmen aktı gitti. Booktok' ta çok gördüğüm için almıştım ama abarttıklarını düşünmüştüm. Bu yüzden beklentimin üzerindeydi. Dili çok akıcı ve yazı boyutu da büyüktü. Bir kaç saat içinde bitti. Tahmin edebildiğim yerler vardı ama sonuna doğru ters köşeler çoğunluktaydı. Milli, işten atılmış, bir süredir arabasında yaşayan ve iş arayan bir kadın. Nina Winchester' ın evine hizmetçi aradığı bir görüşmeye katılıyor. Nina onu evlerine hizmetçi olarak alıyor. Yemek, temizlik ve kızları Cecelia'ya bakmak onun görevi. Tavan arasındaki rahatsız bir yatak, bir dolap, bir buz dolabı ve pencerenin olduğu odada kalıyor. Ama onun için her yer arabasından daha rahattır. Üstelik odanın kapısı yalnızca dışarıdan kilitleniyor. Ve bi de Andrew var. Nina'nın yakışıklı kocası. Eh, Millie de bazen kendini Nina'nın yerinde hayal etmekten geri duramıyor. Aynı zamanda Nina'nın tuhaf yalanları ve dağınıklığıyla uğraşıyor. Elinizden bırakamayacağınız, ters köşelerle dolu, ve sonunda, her şey açığa kavuştuğunda size "oh be" dedirten bir kitap. 5 üzerinden :
Hizmetçi
Hizmetçi
Freida McFadden
Freida McFadden
Hizmetçi
HizmetçiFreida McFadden · Olimpos Yayınları · 20232,187 okunma
7.43: Muhakeme sandalyesine oturur. Sarmaşıkların arasındaki delikten sokağı izler, gövdesi öne eğik, elleri dizlerindedir. Sandalyesinden fırlayıp parmağını tombala oynar gibi havaya kaldırarak Çok çilli! diye haykırabilir yoldan geçen birine. Fazla asyalı! Fazla kel! Pantolonu kısa! Aptal ayakkabılı! Fazla toka takmış! İnce dudaklı! Takımı fazla mor! Sivri burunlu! Yamuk suratlı! Fırlak dizli! Bazen hakaretleri komşularının bahçelerine yönelir. Çalıları budayın! Fazla çiçek! Posta kutusu yamuk! Ve ya kuşlara. Fazla ötüyor! Bacakları çok kısa! Sözcükler odanın duvarlarına çarparak yankılanır, sesi giderek yükselir, sonunda hiçbir zaman istediği etkiyi elde edemediğini hissettiren, her şeyi kapsayan tek bir hakarete dönüşür: İnsanlık lanetli!
Reklam
208 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
19 günde okudu
Selam hemen incelemeye geçeceğim. Konusundan başlayacağım. 24’üncü yüzyılda geçen Fahrenheit 451’de toplum yaşamı, skolastik düşüncenin hakim olduğu Orta Çağ’la büyük benzerlik gösteriyor. Bradbury, kitabına yönelik yaptığı açıklamalarda romanı yazmaktaki amacının, televizyonun okumaya olan ilgisini körelttiğini vurgulamak olduğunu dile
Fahrenheit 451
Fahrenheit 451Ray Bradbury · İthaki Yayınları · 202289,1bin okunma
Biz çok zenginiz ve dünyada geri kalanlar yoksul, biz onlara yalnızca aldırmadığımız için mi? Söylentiler duydum; dünya açlıktan ölüyormuş, fakat biz iyi besleniyoruz. Dünyanın ağır şartlarda çalıştığı ve bizim eğlendiğimiz doğru mu? Bu yüzden mi bizden bu kadar nefret ediyorlar? Nefret konusunda da bir zamanlar, yıllar önce, söylentiler duymuştum. Niçin biliyor musun? Ben bilmiyorum, bu kesin! Belki kitaplar bizi yarım da olsa mağaralarımızdan çıkartabilirler. Belki bizi, aynı çılgın yanılgılara, hatalara düşmekten alıkoyabilirler. Ben senin oturma odandaki aptal piçlerin bu konu hakkında konuştuklarını duymadım. Tanrım, Millie anlamıyor musun? Günde bir saat, iki saat, bu kitaplarla ve belki...”
Her saat gökyüzünde bu kadar lanet olası şey! Yaşamımızın her bir saniyesinde nasıl da kalkıyor bu bombardıman uçakları! Niçin hiç kimse bu konuda konuşmak istemiyor? 1960’tan beri iki atom savaşı başlattık ve ikisini de kazandık. Yurdumuzda çok eğlenerek dünyayı unuttuğumuz için mi yoksa? Biz çok zenginiz ve dünyada geri kalanlar yoksul, biz onlara yalnızca aldırmadığımız için mi? Söylentiler duydum; dünya açlıktan ölüyormuş, fakat biz iyi besleniyoruz. Dünyanın ağır şartlarda çalıştığı ve bizim eğlendiğimiz doğru mu? Bu yüzden mi bizden bu kadar nefret ediyorlar? Nefret konusunda da bir zamanlar, yıllar önce, söylentiler duymuştum. Niçin biliyor musun? Ben bilmiyorum, bu kesin! Belki kitaplar bizi yarım da olsa mağaralarımızdan çıkartabilirler. Belki bizi, aynı çılgın yanılgılara, hatalara düşmekten alıkoyabilirler. Ben senin oturma odandaki aptal piçlerin bu konu hakkında konuştuklarını duymadım. Tanrım, Millie anlamıyor musun? Günde bir saat, iki saat, bu kitaplarla ve belki...”
İthaki YayınlarıKitabı okudu
“Çocukları kız mı olurdu acaba? Bazen bir kız çocukları olduğunu hayal etme izni verirdi kendine. Peki ona ne derdi? Ne söylerdi? Baban öldü. Bir çocuğa, çocuğunuza hayatın böyle olduğunu nasıl anlatırdınız? Yaşadığınızı ve sonra öldüğünüzü nasıl açıklardınız? En iyisinin, en doğrusunun kimseye derinden bağlanmamak olduğunu?”
37 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.