Merhaba, nasıl geçiyor izole hayat?
Ben eve hapsolmaktan elbette mutlu değilim ama isyan noktasına da gelmedim henüz.🙏🏼
Pek kitap okuyamıyorum bu aralar ama okuyabilenlere müthiş önerilerim var. Bu Kitapları çok seviyorum, eminim bugünlerde size de iyi gelecek.
Videoda herkesin yararlanabileceği küçük bir de hediye var, işinize yarasın. 🥰
youtu.be/-zs0DR9VMF8
Elazığ Akıl ve Ruh Sağlığı Hastanesi’nde tedavi gören ve 1965 yılında vefat eden fotoğrafta ortada olan ve deli denilen velinin Allah'a yazdığı muhteşem mektup;
“Ben dünya kürresi,
Türkiye karyesi ve Urfa Köyünden,
El-Aziz (Elazığ ) Tımarhanesi (Akıl ve Ruh Sağlığı Hastanesi) sakinlerinden; İsmi önemsiz, cismi değersiz,
Çaresiz ve kimsesiz
Okumak farkındalık kazandırır.
Örneğin, Noel’in her yıl 25 Aralık'ta kutlandığını bilirsin.
Yılbaşı kutlamalarının yeni yılı karşılamak amacıyla 31 Aralık’ta yapıldığını bilirsin.
Bilirsin de kutlayanı gâvur, kutlamayanı cahil ilân edip aynı toplumda yaşadığın insanlarla arana uçurumlar koymazsın.
Bırak 31 Aralık gecesi bulgur pilavı mı yiyor, hindi mi yiyor, dolma mı yiyor; ne yerse yesin. Sana ne?
Ülke sorunları zerrece umurunda olmayan akılsızlar yılın bu zmanlarında bilge kişi kesiliyorlar. Sonra da her sene çocuklarımın aynı sorusuyla karşılaşıyorum:
“Öğretmenim, yılbaşını kutlamak günah mı?”
Geçen yıl da sormuşlardı. Her yıl soruyorlar. Neden?
Çünkü benim öğrettiklerimi evdekiler siliyor da ondan.
Özellikle okuyan insan, sana sesleniyorum. Okuman bir işe yarasın. Rahat bırak insanları. Hayat yeterince zor zaten...
İnsanlığın -her anlamda- can çekiştiği bir noktadayız.
Zülfü Livaneli'nin söyleşisinde yer alan bir cümle. Onun eser hakkında söyleşisi ile son buluyor Balıkçı ve Oğlu. 21. yüzyıl düşünüldüğünde "insanlığın can çekişmesi" tabiri çok da haksız sayılmaz aslında.
Nereden başlasam bilemedim incelememe. O kadar hassas konulara değinilmiş
Spoiler var. Ama siz bilirsiniz.
“Hayat efsaneyi tekrar eder! dedim, heyecanlanarak “Siz de öyle düşünmüyor musunuz?” syf. 191
Yazmamayı düşünüyordum ama yukarıdaki sözden sonra ben de efsaneyi tekrar etmeye karar verdim. İlk defa bir efsanenin ya da kitabın yeniden yazıldığını okumuyorum. Calvino okumuştum mesela. Don Kişot yeniden