şimdi ben bu kitabı bayadır duyuyordum ancak tek bildiğim bilgisayar oyunu olduğuydu ki bunu çok az kapağına bakan biri dahi anlar, bundan fazla bilgiyle okumaya başladığınızı hayal edecek olursam tam bir facia derdim. okurken karaktere girip bir yerde gerçekliğinizi kaybedip sizin de nick'le beraber tahminde bulunmaya başladığınız nokta da
Ne yazabilirim diye düşünüyorum. Ne yazarak anlatılabilir acaba bu kitap? Bin küsür değil on bin küsur de olsa okunur ve hiç sıkılmadan yaşanırdı zihinlerimizde yaşattığı mekânlarda. O kadar içine alan, o kadar derinden yaşatan bir kitap ki bu kitap, sadece okumak istiyorsunuz, sadece okumak… Ama bitmesin istiyorsunuz.
Sadece bir öykü üzerinden
Zaman her şeyin ilacı değil,imajıdır!
Büyüdükçe bedenimiz,küçülen ruhlarımıza sarıldık..
Sevgi ile büyürken nasıl aldattık kendimizi!
Anneni mi?
Yoksa babanı mı daha çok seviyorsun?
Acaba bu soru mu yanılttı bizi..
Ayrı bir dünyada aynı severken neden karasız kaldın çocuk? Acaba birini daha çok mu sevmen gerekiyordu ki.. Buna nasıl karar
Bana gel dediğin an; mesafeler de anlamını kaybetmeli. Yolları dakikalarla, günleri kilometrelerle ölçmemeliyiz. Beraberliğimiz, bütünlüğümüz hiç bitmemeli. O hiç sönmeyen dostluk ateşinin çevresinde hep böyle el ele, diz dize olalım. Ne yağmur söndürmeli o ateşi, ne rüzgâr. Yüreklerimiz hep böyle ışıl ışıl olmalı alevlerinde.
Hadi sevdiğim, sen de aç yüreğini. Bana kendinden bahset.
Hep ben ol, durmadan ben ol istiyorum. Dudaklarım kurudu bak! Bir yudum su ver güzelliğinin pınarından. Acıktım dersem iyiliğinle doyur beni. Üşüyorsam; yalnız dostluğunun ateşinde ısınsın ellerim.
Benim olma demiyorum. Ama önce ben ol. İnan, ben hep senin olacağım, baştan başa sen olduğum için.
"Hükümet halkın haklarına tecavüz ettiğinde ayaklanma, halk ve halkın her bölümü için hakların en kutsalı ve ödevlerin en zorunlusudur.
-1793 Fransız Anayasası-
Seni tanımadan önce ağaçların çiçek açtığı ve yaprak döktüğü mevsimleri hep kaçırırdım derdi resim yapmayı sevdiğim halde denizin mavisini bilmezdim yaprağın yeşilinin her mevsimde değiştiğine dikkat etmemiştim seni tanıdıktan sonra o güne kadar tabiat resmi yapmayı sevmediğim halde bir ağaç bir yaprak küçük bir ot bile çizmiş olmadığım halde ve