Tommaso Campanella sözleri ve alıntılarını, Tommaso Campanella kitap alıntılarını, Tommaso Campanella en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
“ Dünyanın bütün kitapları doyuramaz kafamın açlığını. Neler neler okumadım! Ama yine de kafamın açlığından ölüyorum... Anlayışım arttıkça, bilgim eksiliyor...”
Güneş Ülkesi insanları derler ki büyük yoksulluk insanı alçaltır, onları ikiyüzlü, hırsız, yalancı hale getirir; zenginlik de insanı küstah, kibirli, cahil, duyarsız, uyuşuk ve hain yapar. Ama Güneş Ülkesi’nde halk hem zengin hem yoksuldur: Zengindir çünkü her şeyi vardır; yoksuldur
çünkü eşyayı onlara sahip olmadan kullanmaktadır.
"Böyle eğitimli birinin yöneticilik aklına sahip olduğundan hiç kuşku duymayız; oysa sizler nerde cahil adam var onu başınıza geçiriyorsunuz veya soylu bir aileden geldiğinden ya da güçlü bir parti tarafından seçildiginden bu tür adamların yöneticiliğe uygun olduğunu düşünüyorsunuz."
"Böyle eğitimli birinin yöneticilik aklına sahip olduğundan hiç kuşku duymayız; oysa sizler nerde cahil adam var onu başınıza geçiriyorsunuz veya soylu bir aileden geldiğinden ya da güçlü bir parti tarafından seçildiginden bu tür adamların yöneticiliğe uygun olduğunu düşünüyorsunuz."
Çünkü bu kadar eğitimli ve bilge birinin, sırf hükümdar soyundan geldiği ya da güçlü bir partice seçildiği için başınıza getirdiğiniz cahil bir yöneticiden çok daha iyi yönetim bilgisine sahip olduğundan eminiz.
Dediklerine bakılırsa, özel mülkiyetin ortaya çıkmasının ve gelişmesinin başlıca sebebi, tek tek her insanın kendisine ait ayrı evi, çocukları ve karısı olmasıymış. Onlara göre, bu durum bencil bir sevgi doğurur. Çünkü oğlumuzun servetini ve mevkisini yükseltmek, mülklerimize mirasçı bırakmak için, zenginsek ve soyumuzun sopumuzun gücüne güvenip hiçbir şeyden korku duymuyorsak, hepimiz ya devletin elindekileri kapmaya hazır hale geliriz ya da fazla bir nüfuzumuz yoksa, kaynaklarımız yetersizse ve vasat bir aileden geliyorsak, açgözlü, dalavereci, ikiyüzlü oluruz. Oysa bencil sevgiyi bir tarafa atmış olsak, ortada sadece topluma duyduğumuz sevgi kalacak.
Güneş Ülkesi’nde hayranlık duyulacak başka bir şey de boş oturmanın, yaşlılık nedeniyle kuvvetten düşme dışında hiçbir şekilde kabul görmemesidir. Yaşlılar da öğüt ve önerileri ile buna katkıda bulunurlar. Ayakları sakat olanlar gözleriyle nöbet hizmetlerinde çalışırlar; gözleri görmeyenler yünleri ve kuş tüylerini yastık ve döşeklere doldururlar; elleri olmayanlar başka işlerde çalıştırılırlar; tek bir organı olan insan bile topluluğa yararlı olabilir.
Sadece tek bir bilimi öğrenmiş olan bir kimsenin hiçbir şeyi, öyle derinlemesine kavrayamayacağını, öte yandan da sadece kendini tek bir bilime adamış, yeteneği de, bu kitaplardan topladığı bilgiyle gerçekleştirmekle sınırlı olan birinin, cahil, eğitimsiz ve hantal biri olduğunun pekâlâ farkındayız.