Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Bahriye Üçok

Bahriye ÜçokAtatürk'ün Izinde Bir Arpa Boyu yazarı
Yazar
Çevirmen
8.7/10
113 Kişi
369
Okunma
100
Beğeni
8,3bin
Görüntülenme

Hakkında

Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi öğretim üyesi, senatör, 1983-1987 yılları arasında Ordu milletvekili, 1986'dan sonra Sosyal demokrat Halkçı Parti üyesi ve Eylül 1990'da Sosyal demokrat Halkçı Parti parti meclis üyesi. Hamit Ataç'ın kızıdır. Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Coşkun Üçok ile evlenmiş ve Kumru isminde bir kızı olmuştur. İlk ve ortaokulu Ordu'da okuyan Üçok, Kandilli Kız Lisesi'ni bitirdi. Yüksek öğrenimini Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi Ortaçağ Türk-İslam Tarihi Bölümü'nden alırken, aynı zamanda Devlet Konservatuarı Opera Bölümü'ne de devam etti ve bu bölümü de bitirdi. Samsun ve Ankara'da on bir yıl süren lise öğretmenliğinden sonra,1953 yılında Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi'nde öğretim üyesi oldu. Aynı zamanda bu fakültenin ilk kadın öğretim üyesidir. 1957 yılında doktor, 1964 yılında "İslam Devletlerinde Kadın Hükümdarlar" adlı çalışmasıyla da doçent olmuştur. Arapça ve Farsça'yı iyi derecede bilen Üçok, Kur'an-ı Kerim'e bağlı kalarak İslam dinini çağdaş, gerçekçi ve dinin özünde bulunan hoşgörüyle yorumladı. Bu nedenle 1960'lı yıllardan itibaren tehditler almaya başladı ve kendini güvende hissetmediği için akademik çalışmalarına ara vermek zorunda kaldı.[kaynak belirtilmeli]1971 yılında Cumhurbaşkanı Cevdet Sunay tarafından kontenjandan senatör seçildi ve böylelikle aktif siyasi yaşama atılarak beş yıl boyunca Cumhuriyet Senatosu divan üyeliği yapmıştır. Siyasi tercihini CHP'den yana kullanan Üçok, 1977'de CHP'ye katıldı. 12 Eylül'den sonra açılan Halkçı Parti'nin 1983'de kurucu üyesi oldu. Daha sonra 1983 seçimlerinde de bu partiden Ordu milletvekili olarak TBMM'ye girdi. 1986'dan itibaren Sosyal demokrat Halkçı Parti üyesi oldu ve 1990Eylül'ünde bu partinin parti meclisi üyesi seçildi. Kasım 1988'da televizyonda yapılan bir açık oturumda, "İslam'da örtünmenin ve oruç tutmanın zorunlu olmadığı" iddialarına dayanan açıklamalarından sonra üzerine birçok tepki çekti ve tehditler almaya başladı. Üçok, 6 Ekim 1990 günü Ankara'nın Çankaya ilçesindeki Köroğlu Caddesi'nde bulunan evine, Ekspres Kargo tarafından ulaştırılan ve gönderici olarak İlmi Araştırmalar Vakfı'nın göründüğü kitap paketini saat 16.30'da aldı. Bomba olabileceği şüphesiyle paketi kapısının önünde açmaya çalışırken, paketin içine yerleştirilmiş olan bomba patladı. Ağır yaralı olarak Hacettepe Tıp Fakültesi Acil Servisi'ne kaldırılan Üçok, saat 20:00 sularında burada yaşamını yitirdi. Cenazesi 9 Ekim günü Maltepe Camii'nden kaldırılmış ve Karşıyaka Mezarlığı'na defnedilmiştir. Cinayeti İslami Hareket adlı örgüt üstlendi. Ertesi gün Cumhuriyet Gazetesi'ndeki haberde, olay şöyle aktarılmıştı: Muammer Aksoy, Çetin Emeç, Turan Dursun'dan sonra türbana karşı tavrı ve laikliği savunmasıyla tanınan SHP Parti Meclisi Üyesi Bahriye Üçok da suikast sonucu öldürüldü. İstanbul'dan Ankara Çankaya'daki evine özel bir kargo şirketiyle yollanan kitap paketini açan Üçok, içindeki bombanın patlaması sonucu ağır yaralandı. İki kolu ve bir bacağı kopan Üçok kaldırıldığı hastanede ameliyata alınamadan öldü. Cinayeti İslami Hareket adlı örgüt üstlendi. Cumhuriyet Gazetesini telefonla arayarak İslami Hareket Örgütü adına konuştuğunu bildiren bir kişi Üçok'u 'tesettür konusundaki düşünceleri yüzünden' cezalandırdıklarını söyledi. Aynı kişi 'İslam'a sınır koyanları öldürmeyi borç bildiklerini' belirtti. -Cumhuriyet Gazetesi, 7 Ekim 1990. Bombalı paketi kabul eden 'kargocu kız' olarak da tanınan Gülay Calap, uzun süre ortadan kayboldu. 16 Ocak 1994 tarihinde İzmir'de PKK'nın yan kuruluşu olarak sayılan Devrimci Halk Partisi'nin İzmir sorumlusu olarak gözaltına alındı. SHP Parti Meclisi üyesi olan Doç. Dr. Bahriye Üçok, katledildiği sırada SHP için bir laiklik raporu hazırlamaktaydı. Üçok, katıldığı toplantılarda sık sık laiklik, kadın hakları ve irtica tehlikesi üzerinde durmuş ve "laikliğin savunucusu ilahiyatçı" olarak tanınmıştır. Fransızca, Arapça ve Farsça bilen Üçok, "İslam'dan Dönenler", "Yalancı Peygamberler" ve "İslam Devletlerinde Kadın Hükümdarlar" adlı üç kitap yayımlamıştır. Ölümünün ardından adı, İzmir'de önemli bir meydan, bir bulvar ve bir mahalleye Artvin, Edirne, Kocaeli / Degirmendere ve Ankara'da da birer caddeye, İstanbul Kadıköy Belediyesi tarafından da bir çocuk yuvasına verilmiştir.
Unvan:
Türk tarihçi ve siyaset bilimci
Doğum:
Trabzon, 1919
Ölüm:
Trabzon, 6 Ekim 1990

Okurlar

100 okur beğendi.
369 okur okudu.
13 okur okuyor.
347 okur okuyacak.
2 okur yarım bıraktı.
Reklam

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
meğer biz hep Atatürk'ün izindeymişiz!!
Doğu İslam Toplumu'nu nakilcilikten akılcılığa yöneltmiş olan ve böylece bu topluma çağ değiştirme yolunda ilk adımları attıran Atatürk'ün ölümünden sonra hep izinde olduğumuz söylendi, durdu. Ancak, önce O unutturulmaya çalışıldı: Pullardan, paralardan resimleri kaldırıldı, sonra da devrimlerinden, özellikle devrimlerinin temeli olan laiklikten küçük ama küçümsenmeyecek ödünler verildi; O'nun izindeydik. Çok partili siyasal yaşama geçişimizin ardından ilk çıkan kanun, O'nun, ibadetin kutsal dilde yapılması olan Türkçe ezan yerine yeniden Arapça ezanı getiren kanun oldu. Ama iktidara sorarsanız Atatürk'ün izinde idi. Çok geçmeden gene Atatürk'ün izinde ola ola O'nun kendinin bulup yakıştırdığı "Genel Kurmay Başkanı" bir günde "Erkân-ı Harbiye-i Umumiye Reisi" oluverdi. Ardından zamanın Başbakanı halka mal olmamış devrimler ayrımını yapıverdi, Atatürk'ün izinden ayrılmayarak...
Sayfa 9 - Cem YayıneviKitabı okudu
Reklam
Türkiye Müslümanlarının dinsel alanda zaman zaman karşılaştıkları çalkantılar, gruplaşmalar, yabancılaşmalar, tarikatçılığa itilmeler, dinini kendi öz dilinde, kendi yazısı ile okuyup anlayamamasından doğmaktadır.
Sayfa 35 - Cem YayıneviKitabı okudu
Araplarda asıl birlik din yolu ile değil, kan yolu ile kurulmuştu.
Sayfa 25 - Cem Yayınevi
Atatürk'ün şapka devrimine karşı çıkan yobazlara;
Sarık bir Hind modasıdır, kökeni eski Yunan'a dayanan fes ise XIX. yüzyıl başlarında II. Mahmud tarafından önce memurlara zorla giydirilmiş olan bir başlıktan başka bir şey değildir.
Sayfa 70 - Cem YayıneviKitabı okudu
İslam Dini ve Kadın Hakları
...İslam dini kadını toplumsal hizmetlerden alıkoymamış, tersine ona sosyal hakların en önemlilerini tanımıştır. Bunu pek iyi bilen büyük önder Atatürk, Ortaçağdan beri, çeşitli sosyal nedenlerle gasbedilmiş olan bu en doğal kadın haklarını kanunlarla yeniden saptamış, geliştirmiş ve onlara günümüzün uygarlık düzeyinde bile saygı duyulan, örnek tutulan bir nitelik kazandırmıştır.
Yazarlar-Listeler
Edebiyat başlığında paylaşmış olduğum iletileri de tek bir ileti altında toplayayım. Listeler: İlk etap 113 Yerli Yazar: #55936919
Reklam
Kadın yazarları okuma etkinliği
(ÇIKIN ÇIKIN GELİN #42027708 ) Sevgili muhterem 1K ailem, 😊 Bir etkinlik düzenlemek istiyorum. Kadınlığa, kadın olmaya, kadın olmayı anlamaya dair… Dünya kadınlar gününe 10 gün kalmışken "emeği" daha çok anlayalım istiyorum ve kadın yazarlarımızı daha çok okumaya davet ediyorum sizleri. Umarım bu
Bir ülkeyi tanımak istiyorsanız, o ülkede insanların nasıl öldüğüne bakın!
Bahriye Üçok
Bahriye Üçok
Sevgi ve özemle

Yorumlar ve İncelemeler

Tümünü Gör
256 syf.
7/10 puan verdi
Bahriye Üçok'un yazdığı eserlerden biri olan 'İslam Devletlerinde Türk Naibeler ve Kadın Hükümdarlar' kitabını okudum. Müslüman devletleri yönetmiş olduklarını saptadığımız Türk kadınlarından 9'unun hükümdarlık, 5'inin de naibelik etmiş olduklarını gördük. Bahriye Hanım kitabı yazarken amacı, Türk kadınlarının düşünüldüğü gibi geri plana atılmış, sosyal hayatı olmadığını düşünenlerin yanıldığını göstermek istemiştir. Sadece sosyal hayatta değil siyasi hayattada aktif olduklarını göstermiştir. Kitap sadece kadın hükümdarların hayatlarını değil aynı zamanda başına geçtikleri devletlerin tarihiyle beraber ,o ailelerin soy ağaçlarınıda göstermektedir. Çesitli belgeler de sunmaktadır. Kitabı beğendim bazı yerlerde aklım karışsa da geniş bir tarihi bilgi verdiği için okunabilir.
İslam Devletlerinde Türk Naibeleri ve Kadın Hükümdarlar
İslam Devletlerinde Türk Naibeleri ve Kadın HükümdarlarBahriye Üçok · Bilge Kültür Sanat · 201146 okunma
251 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Emeviler ve Abbasiler dönemi
Günümüzde Muhammed dönemi yapılan bütün katliamları görmemezlikten gelerek, İslam'ın bütün olumsuzluklarını Emeviler ve Abbasiler dönemine yüklemeye çalışılır. Ve her olumsuz durumda ''gerçek İslam'' bu değil diyerek Muhammed' dönemi aklanmaya çalışılır. Halbuki Emeviler ve Abbasiler dönemi Muhammed döneminin özüdür ve İslam'ın temel alt yapılarının oluştuğu bir dönemler olarak bilinir. Bu dönemlerde Müslümanların birbirine düşmanlıklarını bu kitapta da bulabilirsiniz.
İslam Tarihi Emeviler-Abbasiler
İslam Tarihi Emeviler-AbbasilerBahriye Üçok · Milli Eğitim Bakanlığı Yayınları · 198355 okunma
Reklam
231 syf.
8/10 puan verdi
·
7 günde okudu
Kadın Üzerine...
Eski Türklerde kutsal kılındı, Peygamber övgüsüne mazhar oldu. Millî mücadele de ise, kahraman… Tarih; hep onun, mücadeleci ruhunu yazdı. Hatun, Ana… Kısaca Kadın! İslam öncesi Türklerdeki Gök Tanrı inancına göre, Han ile Hatun; gök ile yerin evlatları olarak adlandırılır. Türk töresine göre kadının yeri, yedi kat göktedir ve kadın; kutsiyeti
İslam Devletlerinde Türk Naibeler ve Kadın Hükümdarlar
İslam Devletlerinde Türk Naibeler ve Kadın HükümdarlarBahriye Üçok · Kültür Bakanlığı Yayınları · 199346 okunma