David Eddings'in eşi Leigh Eddings birçok kitabında adı geçmeden yardımcı yazar olarak katkida bulunmuştur; son kitaplarında her iki yazarın da adı geçmektedir.
Doğum yeri Spokane, Washington, ABD'dir. Eddings Puget Sound'da büyüdü. Lisansını (BA) 1954'te Reed College'da ve lisansüstünü (MA) University of Washington'da 1961'de yaptı. Yazar olmadan önce Amerikan Ordusu ve Boeing'de çalıştı.
Eddings'in ilk kitapları genel kurgu (roman) türündeydi, sonra çok başarılı olduğu epik fantezi türüne geçti.
Merhaba arkadaşlar :)) Pol Gara isminin anlamını merak edenler oluyor. Cevaplıyorum ara ara. Merak eden arkadaşlar için bir iletiyle söyleyeyim dedim bu ismi kullanma nedenimi ve bildiğim kadarının anlamını :))
David Eddings'in sevdiğim bir kitap serisindeki baş kadın kahramanın ismi Gara :)) Babasının sevgili kızı... :)) Babası ona
Kehanetin Oyuncağı
David Carroll Eddings
7 Temmuz 1931 - 2 Haziran 2009
Amerikalı fantezi yazarı.
Macera ve gerilim türleri yazan Eddings, JRR Tolkien'in Yüzüklerin Efendisi Serisinin kaç kez yeniden basıldığını fark eder. Fantezi türünün çok kazançlı olabileceğini şu anda yetersiz hizmet verildiğini düşünür. Belgariad için hikayeyi
Büyücüler Kraliçesi Belgariad serisinin ikinci kitabı. İlk kitap gibi geçmişe ait bir savaşın anısını önsöz olarak okuyoruz. Bu hikayenin ışığında günümüzdeki hikayeye başlıyoruz.
Bu kitapta Garion, Belgarath, Polgara ve yol arkadaşları ilk kitapta da bahsi geçen Aldur Taşı’nın hırsızının peşine düşüyorlar. Dönek Büyücü Zedar’ın peşindeyken birçok ulusa gidiyorlar ve birçok kralı mevcut durum hakkında uyarıyorlar. Bununla beraber hikayenin ana kehanetini oluşturan olaylar serisiyle bağlantılı şeylere de tanık oluyoruz.
Belgariad ilk kitapta olduğu gibi bu kitapta da beni inanılmaz bağladı kendisine. Her daim hiç sıkılmadan okudum. Garion ve çevresindeki arkadaşlık ilişkilerini okuması fazlasıyla keyifli. Sonraki kitabı her seferinde merakla beklettiren bir seri.
Belgariad macerasında üçüncü kitap da bitti. Açıkçası seriye başlarken bu kadar iyi kitaplar okuyacağımı düşünmüyordum. Karakterler, yaşanan olaylar ve yazarın anlatımı çok başarılı. Epik fantastik türde yazılan kitaplar benzer temellere oturtulduğundan sürekli aynı kitabı okuyor hissiyatı hissedilebilir. Bu serilerde önemli nokta temelin üstüne inşa edilen dünya, karakter yapısı, farklı halkların/ırkların nasıl betimlendiği ve büyü sistemi gibi hususların nasıl oluşturulduğudur. Belgariad serisi henüz tüm kitaplarını okumasam da favorilerim arasında yerini aldı.
Belgarath liderliğinde çıkılan yolculuk tüm hızıyla devam ederken ekibe yeni karakterler katılıyor. Bu grubun rastgele oluşturulmadığı her karakterin kilit bir role sahip olduğu ve bunun bir kehanete dayandığını öğrenmiş olduk. Bu ciltte lanetli Maragor, Aldur Vadisi, Ulgoların kadim mekanı Prolgu'yu ziyaret ediyoruz.
Kitabın sonunda Belgarath ve Ctuchik karşı karşıya geliyor ve epik bir düello gerçekleşiyor. Garion cephesinde de gelişimin devam ettiğini ve rolünü yavaş yavaş kabullendiğini görüyoruz.