Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Mazhar Şevket İpşiroğlu

Mazhar Şevket İpşiroğluSanatta Devrim yazarı
Yazar
Çevirmen
7.8/10
44 Kişi
173
Okunma
7
Beğeni
1.866
Görüntülenme

Mazhar Şevket İpşiroğlu Sözleri ve Alıntıları

Mazhar Şevket İpşiroğlu sözleri ve alıntılarını, Mazhar Şevket İpşiroğlu kitap alıntılarını, Mazhar Şevket İpşiroğlu en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Keşke bilime ağırlık verilmiş olsaydı. İçi boşaltıldı eğitimin.
''Son yıllarda eğitim sistemimizde bilime ağırlık verilerek sanat dersleri geri plana itildi. Ortaokuldan sonra büsbütün kaldırıldı. Sanatın, boş zamanları değerlendirme dışında bir yeri olabileceği göz ardı edildi. Oysa bilim ve teknoloji, düşünme ile ve sanatla bütünleştiği oranda toplumun ilerlemesini sağlayabilir.''
Bilinçaltı mekanizmasının ürünü olan Sürrealist eserler, mantık dışı olmayacak çağrışımlarla dolu oldukları halde, Rönesans sanatçılarını anımsatan şaşmaz bir el ustalığı göstermektedirler. Sürrealist sanatçıların resimlerinde parlak, temiz renkler ve güçlü kontrastlıklar kullandıkları görülmektedir. Akımın önde gelen sanatçılarından Salvador Dali, resimlerinde her biçimin aynı anda birden çok şeyi betimlemesini sağlayarak, dikkati her renk ve biçimin olası birçok anlamı üstüne çekmiştir.
Reklam
''Sanatlar arası etkileşim, doğa yansıtmacılığından uzaklaştığı noktada ivme kazanmıştır, ve müziğin biçim dili diğer sanatları doğrudan etkilemiştir. Resim sanatı ise buna öncelik etmiştir.
Sürrealizmin doğuşu
Rönesans’tan bu yana sanat, doğanın duyular le algılanan dış görünümünü yansıtmıştı. Duyulara güven olmayacağı için, kübistler natüralist sanatı bir aldatmaca olarak görüyorlar. Onlar nesnenin dış görünümünü değil, özünü değişmeyen yapısını vermek istiyorlardı. Nesnelerin değişmeyen yanı duyularla algılanamazdı, ancak akılla kavranabilirdi. Batı düşüncesinden Descartes’ten beri kökleşmiş olan akılcılık, felsefe tarihinde olduğu gibi bu kez sanat tarihinde devrim yapıyordu: Natüralizm doğrultusunda gelişen beş yüzyıllık gelenek, Kübizmle yıkılıyor ve Apollinaire’in “Düşün Ressamlığı” ya da “Kavram Ressamlığı ” dediği yeni bir çağ üslubu doğuyor. (..) 20. yüzyılın başı, geçmişle hesaplaşma dönemidir. Doğanın bulgulamasıyla başlayan, doğa araştırmasıyla sürdürülen, doğada gizli kalan tüm olanakları sonuna değin deneyen bir kültür gelişmesiyle hesaplaşmaydı bu...
İnsan kendini tanıdıkça, varlığındaki olanakları bir bir ortaya çıkarmaya başlıyor.
Bu yüzden sanat, politikaya da hakim olmalıdır.
''Yeniçağın başında nasıl Leonardo, Barmante gibi Rönesans ustaları doğa gerçeğini beş yüzyıl işleyecek olan bir dünyanın kurucuları oluyorlarsa, Picasso, Le Corbusier, Mondrain, Gropius vb. XX. yüzyıl sanatçıları da tekniğin getirdiği olanakları insanın buyruğunda kullanacak olan yeni bir dünyayı kuranlara öncü oluyorlar.''
Reklam
Kavramı nasıl açıkladığına göre çivi de değişir.
Juan Gris, Kübizm akımının bu üçüncü büyük ustası, "Çivi kavramı olmadan bir çivi bile yapamam" diyor.
İnsanın nerden geldiği değil, nereye gittiği önemlidir, diyor Doğulu bir bilge. İnsanın nereye gittiğini anlamak istiyorsan nerden geldiğine bak, diyor Batılı bir bilgin.
"Sanat, kişiliğin de ortaya konuşudur ve eser sanatçının yaşadığı dönem ile olan karşılıklı ilişkisinden doğar."
Sayfa 22 - Hayalperest Yayınevi
Reklam
İslâm inancına göre hakikat "Söz"de belirmişti. Bu yüzden söz sanatının İslâm dünyasında yeri büyüktü ve bu dönemde Arap ve Fars dillerinde yazılan zengin bir edebiyat gelişmişti. Resim sanatı kitaba girmekle geliştirebileceği yeni bir hayat alanı buluyor ve bu tarihe kadar ilişki kuramadığı İslâm düşüncesine açılıyordu. Sanatçılar başta ürkek davranıyorlar Harirî'nin "Makamat'ı" ve "Kelile ve Dimne" gibi halk arasında sevilen ve tutulan birkaç eseri resimlendirmekle yetiniyorlar. Fakat hal böyle de olsa resim sanatı bu yoldan İslâm düşüncesinin yaratıcı güçleri ile bir bağlantı kurabiliyor ve İslâm sanatına mal edebileceğimiz tabiattan uzak soyut bir resim türü ortaya çıkıyor.
Yky
İslâm resmi diyebileceğimiz bir tasvircilik ancak geç Abbasiler Devrinde Bağdat Okulu diye tanımlanan eserlerde ortaya çıkıyor. Emeviler devrinde yapı süslemesi olarak uygulanan resim bu devirde kitap resmi oluyor . Yapı sanatı ile ilişkisinin kesilmesi şüphesiz resim sanatı için bir kayıptı fakat 9. yy.'da hadis ve fıkıh bilginlerinin yorumlarıyla resim yasağı kesinleştikten sonra İslâm dininin yerleştiği topraklarda resim sanatının yapı dekorasyonu olarak gelişebileceği düşünülemezdi.
Yky
Din Adamlarının Elinde Oyuncak Olursunuz
Laik bir ülkenin okullarında uygulanacak din öğretiminin amacı ancak dinsel inancı bilinç düzeyine çıkarma doğrultusunda olabilir. Din eğitimi nesnel düzeyde, yan tutmaksızın yapılmalı, düşünceye özgürlük yolunu kapatmamalıdır.
Yüzyıllar boyunca türlü yasakların baskısı altında yaşayan bir toplumun çocuklarıyız…
Çevremizde yeralan nesneler birer görüntüdür, gerçek olan bunların Idea'sıdır.
İdea: değişmez öz, şeylerin ilk örneği, uzayın ve zamanın ötesinde, öznenin dışında, kendiliğinden var olan, duyularla değil ruhsal olarak, anımsama yoluyla kavranabilen, duyularla yalnızca görüngüleri algılanabilen asıl gerçeklik.Kitabı yarım bıraktı
108 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.