Ormanın içinde gezinirlerken dünyanın düzenine ilişkin konuşmalar yaparlardı. Etraflarını sarmış bu karmaşayı anlamlandırmaya çalışırlarken belirli bir seviyedeki çalışkanlıktan, bir miktar kararlılıktan ve bir parça zekadan hiç ödün vermediler. Sıklaşan fikir alış verişi seanslarında zamanın nasıl geçtiğini anlamazlardı. O kadar çok konuşurlardı ki en sonunda yorgun düşerler, görüşleri bulanıklaşır ve birbirlerine sokulup uyuyakalırlardı.
Sayfa 203 - Güldünya Yayınları