Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Siz Bizsiniz*
'' Çok zor günler yaşıyorduk. Çok zor yaşıyorduk. Çok zor. ''
Reklam
Sina yarımadası, yahudilerin mukaddes değerlerinin toplandığı bir merkez durumundadır. Burada, Tur dağının sağ tarafında Hz. Musa, Yüce Allah'ın emri ile çağrılmıştı. Burada kendisine levhalar üzerinde yazılı "On Büyük Emir" indirilmişti. "Ahid kayası" da buradadır. Sina çölü onların kayıp topraklarıdır. Bu bakımdan yahudilerin tarihi ihtirasları, bu çölde ve bu bölge etrafında toplanmıştır. Onlar doğan çocuklarına, Sina'nın kendilerine va'd edilen yurdun kalbi olduğunu, Filistin'i, Ürdün'ün doğusunu, Suriye'nin, Irak'ın bir kısmını hatta Mezapotamya'yı bile içine alan kısmın sadece Sina'ya ek olduğunu ve asıl yurtlarının ufak bir bölümünü teşkil ettiğini öğretirler ve onları bu inançla yetiştirirler. Bu anlayışın temel esasına göre onlar yüzyıllardır çalışıyorlar. 1960 yılında İngiliz yahudilerinden bir heyet, Mısır'a gelerek Sina çölünde beş yıl araştırma yaptı. Yeraltı sularını, ekime elverişli topraklarını, madenlerini ve zengin doğal kaynaklarının genel durumunu, iklimini ve stratejik yollarını her yönden incelediler. En sonunda Sina'nın bir milyon nüfusu almaya ve geçindirmeye elverişli olduğunu ispat eden açık raporlarını beraberlerinde götürdüler.
Sayfa 172Kitabı okudu
"Dinle şu hikâyeyi Willy!" diyor. "Dinle şu hikâyeyi. Seveceksin. Havana'da Jack Dempsey zamanında, insanoğlunun intikamcısı olmak isteyen biri vardı. 'Yıldızlı Göğün Münzevisi', 'Yeraltı Kralı', 'Müthiş Adam' derlerdi ona." Birkaç saniye susuyor. Sonra açıklıyor: "O adam benim." Arkasından ahenksiz bir gülücük atıp soruyor: "Hikâyemi beğendin mi Willy?" "Evet." "Bu, topyekûn intikamın hikâyesidir. Bütün insanlığın hikâyesi. Bir adamın ızdırabının hikâyesi. Farkında mısın?" "Evet." Doğrularak, "Güzel," diyor. "Yarın ikinci bölümünü anlatacağım sana." • Felaketzedeler Evi - Guillermo Rosales • Sayfa 52 - 53
Sayfa 66 - Can YayınlarıKitabı okudu
'' Uyuyan halkların yataktan düşme zamanı geldi. ''
'' Artık sarhoşluk drajelerde saklı. Birbirlerinin sağlığına yutuyorlar haplarını. Ne fark eder? Hiç ! Danslar değişir. Kıyafetler, içkiler değişir. Ama bir şey kalır geriye: sabah olunca kalkılıp gidilecek işler, okullar... ''
Reklam
312 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
#zalimprens -SOPHIE LARK ️️️️️ “Zıtlıkların bir tür simetrisi vardır. Ateş ve buz sert ve eğlenceli. Dürtüsel ve ölçülü. Bir bakıma birbirlerine aitlerdir.“ Mayfa hikayelerini sever misiniz? Yeraltı dünyasının İki güçlü ailesini konu alıyor. Yıllardır Chicago’nun yeraltı dünyasının kontrolü için savaşan Griffinler ve Gallolar arasındaki rekabet oldukça şiddetli. Galloların küçük ve çılgın prensesi Aida, Griffin malikanesindeki bir partiye katılıyor erkek kardeşleriyle. Tabi düşman oldukları için bu tam anlamıyla katılma değilde partiye sızma diyebiliriz. Partide kütüphanede yanlışlıkla çıkardığı yangın sonrası işleri iyice karıştıran Aida yüzünden iki aile arasındaki öfke iyice alevleniyor. Genç kadının babası ve Girffin Ferdus da çıkacak savaşı engellemek adına Griffinlerin varisi Callum ile bir evlilik düzenliyor. Acımasız, despot soğuk Callum inatçı hırçın kaba olan gelini Aida ile evleneceğini duyduğunda çıldırıyor ama bu itifaka iki genç de boyun eğiyor. Birbirinden nefret etselerde bu evlilik gerçekleşiyor. Her fırsatta birbirlerine zarar vermeye çalışan çift gün geçtikçe de yakınlaşıyor. Aida’nım kalbi kilitli bir kutudayken, Callum ise kanıtlamak zorunda olduğu gerçeklerin peşinde. Bu iki düşman çiftin evlilikleri nereye gidecek dersiniz. Halimiyet ve güç gösterisinde kazanan Aida’mı yoksa Callum’mu olacak göreceğiz. Zalim prens yetişkin romance türünde şahane bir mafya hikayesiydi. Düşmandan aşka trope’nun güzel örneklerinden biri. İkilinin duyguları arasındaki çekişme, Tutku, güç ve romantizmin anbean yaşandığı çekici bir dinamiğe sahip. Ve ben çok keyif alarak okudum.
Zalim Prens
Zalim PrensSophie Lark · Nemesis Kitap · 2024301 okunma
533 syf.
10/10 puan verdi
·
16 günde okudu
KİNYAS ve KAYRA - HAKAN GÜNDAY Yorumuma başlamadan önce beni çok etkileyen bir alıntıyı paylaşmak istiyorum: “Bilemezlerdi benim geleceğimi. Onlar bir çocuk istediler ama ben geldim! Dünyaya en az değeri veren insan. Onlar normal bir çocuk istediler, eğitim görüp, meslek sahibi olacak, gururlanacakları. Ama ben geldim. Bilemezlerdi bir canavarı
Kinyas ve Kayra
Kinyas ve KayraHakan Günday · Doğan Kitap · 202226,9bin okunma
Caesar, istediği takdirde kendisini Hades’in kapılarına (Yunan ve Roma mitolojisinde yeraltı tanrısı Hades’in hükmettiği ölüler diyarının kapısı) dek izleyecek ordusuyla hâlâ Galya’daydı.
'' İnsan dokunduğu her şeyi kirletmiştir bugüne kadar. ''
Reklam
'' Anladım bir yangın merdiveni olmadığını. Hayatın arka kapısı yoktu. Gizlice sigara içilen karanlık bir boşluğu bile yoktu. ''
Çok ağlıyorsun sıktı aşko sal biraz
'' O kadar çok mürekkep israfı var ki dünyada! O kadar çok haybeye doldurulmuş kâğıt var ki ! Okumayı ve yazmayı öğrendiğim güne lanet ediyorum. Pişman olabilseydim, bu ikisini yapabildiğime olurdum. Eğer okuyamasaydım kimsenin ne düşündüğünü bilemezdim. Dünyanın döndüğünden habersiz olurdum. Ve her şeyi kendim keşfederdim. Cehaletimi bilemek harika olurdu. Ve tırnaklarımla kazıyarak öğrenebildiğim çok az ama bir o kadar da keskin ve kesin bilgiyle ölür giderdim. Kafamda hiçbir kuşku olmazdı. ''
“ben atom mühendisiyle hela temizleyicisi arasında kısmetten başka bir fark görmeyenlerdenim. zar... seni daha cömert bir ölüme yönlendirecek kadar varlıklı bir aileye sahip olma meselesi. tabii ki, kimileri fevkalade başarılı olur, ama binlercesi, milyonlarcası, kendi içlerinde kısılıp kalır, gerçek potansiyellerine ulaşmak için tek bir fırsat bile bulamazlar.”
Sayfa 38 - Parantez
Ey geçmez gençliğin telâşsız sesi Sesinle ölümü ürkütmüş terletmişsin Bir piknik yeraltı gençliğine gözlerin Saçların bir başlangıç eski zaman leylâklarına Bir vakit gelse ki kapansam ayaklarına Geçen zamanı yanlış bir rüya gibi yorumlasam
Sayfa 110 - Diriliş yayınları, dokuzuncu baskıKitabı okudu
Geri199
1.500 öğeden 1.486 ile 1.500 arasındakiler gösteriliyor.