İnsanlar, genel olarak içinde bulundukları zaman ve şartların etkisi altında düşünürler. Dünü, içinde bulunduğumuz olağan şartların ışığında yorumlama eğilimini taşıdığımız gibi geleceğe de aynı durumların tekrarı olmaktan öte bir hayat hakkını yakıştıramayız. Ne geçmiş bugünkü gibiydi; ne de gelecek zaman bugünkü gibi olacaktır.
..Ve güz geldi Ömür hanım. Dünya aydınlık sabahlarını yitiriyor usul usul. İnsanın içini karartan bulutların seferi var göğün maviliğinde. Yağmur ha yağdı ha yağacak. İncecik bir çisenti yokluyor boşluğunu insan yüreğinin. Hüznün bütün koşulları hazır. Nedenini bilmediğim bir keder akıyor damarlarımdan. Kalbimin üstünde binlerce bıçak ağzı... ve
"Kamboçya, Pol Pot'un Kızıl Kmerler
rejimi tarafından ele geçirilmişti.
1975'ten 1979'a kadarki dört yıllık Kızıl
Kmerler egemenliği, idam, açlık ya da
cebri çalıştırma yoluyla Kamboçya'da
yaklaşık her beş kişiden birinin ölümüne
yol açtı. Kalanların çoğu çıkan kargaşada
ailelerinden ve köylerinden geriye bir iz
bırakmaksızın uzaklaştırıldılar. İnsanlar,
çalışma kamplarında köle gibi çalıştırılmak
için evlerinden ediliyor ya da rejim uğruna
çalışmaya zorlanıyorlardı."
“… biri hislerini ve düşüncelerini doğru ve kesin bir şekilde dile getirebildiğini söylerse ona inanma sakın, bunu yapmak istemediğinden değil, yapamayacağı için, İnsanlar niye bu kadar çok konuşuyor o halde, Çünkü tek yapabildiğimiz bu, konuşmak…”