Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.37.26
Geldik Sinan Meydan’ın elimizdeki son kitabına. Aslında hepsi birbirine yakın, birbirini anlatan ve açıklayan kitaplar olarak göze çarpıyor bunu inkâr etmeyelim. Üzerine eğildiği konularda vermek istediğini ısrarla ve kaynaklara dayanarak açıklayan, başta hurafeler olmak üzere pek çok yalana son derece karşı çıkan ve inatla dik duran, duruşunu
“ Ülkenin kurtarıcısı ve son zaferin yaratıcısı.”
İstanbul doğumlu İngiliz bir yazardır Andrew Mango, yazarı biraz araştırdığımda bu kitabı yazmak için oldukça çaba sarfettiğini, araştırmalarda, görüşmelerde bulunduğunu sonrasında ise Atatürk’e dair kapsamlı ve nesnel bir çalışma ortaya koyduğu bilgisini edinmiş oldum.
Bir yerde okumuş ve duymuştum. Atatürk’ü tanımak, okumak isterseniz
"Hayatın anlamını kaybetmişsem ölmeliyim."
Bütün umutları tükenmiş, bütün imkanları elinden alınmış birinin zindanda yazdığı, benim de sıcak evimde, rahat koltuğumda mahcubiyet duygusu içerisinde okuduğum kitabın ilk cümlesiydi ve bu cümlenin sırf daha edebî bir giriş olsun diye öylesine yazılmamış olduğuna yazarın hayatı şahitti. Beni bu kadar etkilemesinin nedeni de buydu galiba.
Kitap ihtimallerden niyetlerden bahsetmiyor. Ayrıntılarda küçük kurnazlıklar yapıp düşüncesini empoze etmek niyeti yok. Birilerini küçültüp birilerini yükseltmekten ziyade dönemi o dönemin şartlarına göre yorumlayıp tanıklarının olaylar karşısındaki tavırlarını ispatlayarak ilerleyen Türk Devriminin öncesini ve sonrasını güzel şekilde ifade edebilen bir kitap okunması gereken bir kitap
1878 Anayasası ile 2017 Başkanlık Anayasası karşılaştırması dikkate değer
Teşekkürler Sinan Meydan
Muhtaç olduğun kudret damarlarındaki asil kanda mevcuttur"
Bugünlerde hiç olmadığı kadar tarihe merak sardım.
Arka arkaya benzer içerikte okumalar sürünce taşlar daha yerine oturuyor. Örneğin hep bahsi geçen Hatay’ın durumunu merak ediyordum. Bu kitapla çok daha netleşti.
*Müftü Rıfat Börekçi’yi daha yakından tanıdım. İyi ki tanıdım.
*Posta müdürü Refik Halid Karay’ın milli mücadeleye karşı olup haberlerin ulaştırılmasında nasıl engel olduğunu ama sonrasında Atatürk’e hayranlığı,
*Atatürk Orman Çiftliği'ne verilen emek, verimliliği ve bugün yok edilişi,
*Etimesgut Köyü, örnek olarak kurulan muazzam köy o da bugün yok.
*Saidi Nursi ve daha birçok bilgi akıp gidiyor.
Bunları öğrenince ne mi oluyor? Kâh mutlu oluyorsunuz, kâh canınız çok sıkılıyor.
Ülkenin gündeminde tarih ile ilgili bazı söylemler yer alıyor ya, işte işin aslını bildiğiniz zaman neyin doğru neyin yanlış olduğunu kavradığınızdan kanmıyorsunuz.
Söylenenlerin doğruluğunu tartıp biçiyorsunuz. Sinan Meydan da Yüzyılın Kitabı'nı bu yüzden yazmış. Kasvetli bir tarih kitabı değil, rahat okunuyor. Bu nedenle tarihle ilgilenmeyen gençlere hediye edilebilir.
Benim için en mühim tarafı özellikle kurtuluş mücadelemizde Atatürk’ün önderliğinde ona inananların başardıkları. Ve bizde yoksulluğun, cahilliğin dibi varken (harf devrimi öncesi Arap harfleri ile okuma oranı % 8.61) başarılması mucize değil mi? Atatürk bu haldeki Türk milletine inanmıştı.
O zorlukta bu Cumhuriyet kurulmuş ise bugünkü zorluklar da aşılır diye umut ediyorum.
Tek kelime ile mükemmel bir kitap.herkesin okumasını şiddetle tavsiye ederim.öğrenecek o kadar çok şey var ki .. Yorulmadan okuyacağınız akıcılığı ultra iyi olan bir kitap .yazara sonsuz teşekkürler.
Yüzyılın Lideri!
Tarihin cilvesidir ya, 1881 yılında Osmanlı Devleti'nin hazinesine Duyun-u Umumiye ile el konulurken, Selanik'te sarı saçlı ve mavi gözlü bir evlat dünyaya getirdi Zübeyde Ana. Bu evlat, hasta adam denilerek artık öldürülüp toprakları bölüşülmek istenen, yıkılmak üzere olan Osmanlı'dan, Ulus Devlet Türkiye Cumhuriyeti'ni yaratacaktı...
Kitap, size yalnızca Osmanlı'nın yıkılma sürecinde olduğu dönem hakkında, özellikle de Atatürk ve Cumhuriyet düşmanlığı yapanların kahraman ilan edip yere göğe sığdıramadığı II. Abdülhamit ile ilgili yanlış bilinenleri değil, Atatürk'ün tam bağımsız Türkiye Cumhuriyeti fikrine tamamen zıt hareket ederek, Türkiye Cumhuriyeti'ni 1950'li yıllarda Amerika ile yapılan adeta "ihanet" anlaşmalarıyla Amerika'nın esareti altına bırakan Adnan Menderes'i ve beraberindekileri de anlatıyor.
Bu kitabı okurken zaman zaman öfkelenecek, zaman zaman duygulanacak ve büyük bir bölümünde de yaşadığınız bu toprakları yeniden vatan yapan, laik, demokratik ve tam bağımsız Türkiye Cumhuriyeti'ni ne zorluklarla, mücadeleyle kuran, yaratan Mareşal Gazi Mustafa Kemal Atatürk ile gurur duyacaksınız....
Emin olabilirsiniz ki, yazsam daha çok şey yazarım ama bu kitabı okuyarak bunları görmelisiniz, spoiler vermeden olabildiğince kısa ve öz bir şekilde inceleme yapmaya çalıştım. Ve son olarak, buradan Cumhuriyet ideallerine, Atatürk'e ve ilkelerine tam bağlı
Sinan Meydan'a bu değerli eser için teşekkür etmek istiyorum...
İyi okumalar diliyorum herkese...
·
Puan vermedi
Kitap, 1860-1960 arasındaki zaman dilimini önemli olay ve olgularla tarayarak okuyucuya sunmuş. Kitabın baş kahramanı elbette ki M. Kemal… Ayrıca yıkık, bitap ve umutsuz bir milletin tüm harici ve dahili düşmana karşı Mustafa Kemal önderliğinde nasıl ayağa kalktığını çarpıcı olaylarla ortaya koyuyor. Kitap, dayandığı kaynak ağı ile bir hazine mahiyetinde.. Zengin kaynakçası ile okuyucuya ilk elden birçok belge sunuyor. Tarihe ilgi ve merakı olan her bireyin kendini kitabın sürükleyici havasına kaptırıp bir solukta bitireceği bir kitap. Kitap ayrıca ülkemizin işgal; milletimizin esaret altında olduğu yılları çarpıcı bir şekilde gözler önüne seriyor. Yer yer betimlenen Anadolu’daki genel vaziyet okuyucuyu hüzünlendirebilir hatta ağlatabilir.. Yine kitap Türk milletine tarihi dersleri dile getirerek, Cumhuriyet ve unsurlarına dört elle sarılması gerektiğini açıkça hissettiriyor. Din ve Ordunun siyasetten bağımsız olması gerektiğini yer yer dile getirerek istikbalimize zarar verecek bulaşıcı siyasi politikalardan acilen uzaklaşmamız gerektiğini özetle ifade ediyor.
Teşekkürler Sinan MEYDAN.
Yakın Tarih İçin Anahtar
"Her insan doğuştan bir altın anahtara sahiptir. Kullanıldığında neredeyse her kapıyı açan bu altın anahtarın adı, akıldır. Tarih boyunca bu altın anahtarı iyi kullanan toplumlar ilerlemiş,kullanamayanlar geri kalmıştır. Bugünün çağdaş uygarlığı, bu altın anahtarı iyi kullanan toplumların eseridir."
"Toplumların geleceğinin
