İnsanın yaratıcı ve araştırıcı gücünü kapatan sınırlamalara
bakınca; bütün edimlerin, zavallı varlığımızı uzatmaktan
başka hiçbir işe yaramayan ihtiyaçlarımızı karşılamaya
yönelik olduğunu görünce, sonra da araştırmanın belli
noktalarından duyulan avuntunun sadece düşsel bir
tevekkülden başka bir şey olmadığını, zira arasına sıkışıp
kalınan duvarlar renkli biçimler ve ışıklı umutlarla çizilmekte.