Zindan iki hece, Mehmed'im lâfta!
Baba katiliyle baban bir safta!
Bir de, geri adam, boynunda yafta...
Halimi düşünüp yanma Mehmed'im!
Kavuşmak mı? .. Belki... Daha ölmedim!
Avlu... Bir uzun yol... Tuğla döşeli,
Kırmızı tuğlalar altı köşeli.
Bu yol da tutuktur hapse düşeli...
Git ve gel... Yüz adım... Bin yıllık konak.
Ne ayak dayanır buna,
Zindan iki hece, Mehmed'im lâfta!
Baba katiliyle baban bir safta!
Bir de, geri adam, boynunda yafta...
Halimi düşünüp yanma Mehmed'im!
Kavuşmak mı? .. Belki... Daha ölmedim!
Avlu... Bir uzun yol... Tuğla döşeli,
Kırmızı tuğlalar altı köşeli.
Bu yol da tutuktur hapse düşeli...
Git ve gel... Yüz adım... Bin yıllık konak.
Ne ayak dayanır buna,
Mehmed'im, sevinin, başlar yüksekte!
Ölsek de sevinin, eve dönsek de!
Sanma bu tekerlek kalır tümsekte!
Yarın, elbet bizim, elbet bizimdir!
Gün doğmuş, gün batmış, ebed bizimdir!
Zindan iki hece Mehmed'im lafta!
Baba katiliyle baban bir safta!
Bir de geri adam boynunda yafta...
Halimi düşünüp yanma Mehmed' im!
Kavuşmak mı? ... Belki... Daha ölmedim!
Avlu... Bir uzun yol... Tuğla döşeli,
Kırmızı tuğlalar altı köşeli.
Bu yolda tutuktur hapse düşeli...
Git vegel... yüz adım... Bin yıllık konak.
Ne ayak dayanır
Zindan iki hece, Mehmed'im lâfta!
Baba katiliyle baban bir safta!
Bir de, geri adam, boynunda yafta...
Halimi düşünüp yanma Mehmed'im!
Kavuşmak mı? .. Belki... Daha ölmedim!
Avlu... Bir uzun yol... Tuğla döşeli,
Kırmızı tuğlalar altı köşeli.
Bu yol da tutuktur hapse düşeli...
Git ve gel... Yüz adım... Bin yıllık konak.
Ne ayak
Genç, hem davamızın geçiş yoku, hem de emanetçimizdir. Bunu da "Zindandan Mehmed'e Mektup" isimli şiirimde ifade etmeye çalıştım. Mehmed benim oğlum, bugün ortalama üniversite gençliği yaşında... Fakat Mehmed, benim oğlum olarak bu şiirin muhattabı olmadı; gençliğin sembolü olarak muhattap oldu.
Ve ben Mehmed'in şahsında "Semt-ür-re's" noktasının (ideal) gencine hitap ediyorum.
Yarın elbet bizim, elbet bizimdir!
Gün doğmuş, gün batmış; ebed bizimdir!
Zindan iki hece, Mehmed'im lâfta!
Baba katiliyle baban bir safta!
Bir de, geri adam, boynunda yafta...
Halimi düşünüp yanma Mehmed'im!
Kavuşmak mi?.. Belki... Daha ölmedim!
Avlu... Bir uzun yol... Tuğla döşeli,
Zindan iki hece, Mehmed'im lâfta!
Baba katiliyle baban bir safta!
Bir de, geri adam, boynunda yafta...
Halimi düşünüp yanma Mehmed'im!
Kavuşmak mı? .. Belki... Daha ölmedim!
Avlu... Bir uzun yol... Tuğla döşeli,
Kırmızı tuğlalar altı köşeli.
Bu yol da tutuktur hapse düşeli...
Git ve gel... Yüz adım... Bin yıllık konak.
Ne ayak
Onca şiiri içinde şahsen beni tatmin etmeyecek bir belki iki şiiri ancak çıkmıştır... Ona verilen vasfın hakkını bu eserin pek çok şiirinde hatta mısraında bulabilirsiniz... Şiirde ölçüden haz alan bir okuyucu için baştacı bir eser... Pek çok şiiri (Çile, Sakarya Türküsü, Kaldırımlar, O Erler ki, Benim Efendim, Zindandan Mehmed'e Mektup, Destan...) başyapıt sayılabilecek çapta kıymete hâiz...
Hikmete dokunmak isteyen herkes için tavsiye edebilirim... Şiiri bir de Sultanı'ndan dinleyin, okuyun, derim...
ÇileNecip Fazıl Kısakürek · Büyük Doğu Yayınları · 201821bin okunma