Yüz gram çiğide, bir avuç tohuma, kepçeyle pamuk, okkayla buğday veren bereketli topraklar üzerinde yaşayan insanların; umudun, emeğin, aşkın, ihtirasın ve kavganın edebiyat aynasındaki görüntüsünün adıdır bu roman. Bereketli toprakların, var olan bütün zenginliğini, yalnızca ona sahip olana sunduğu, kendisini besleyen, teriyle sulayan ve gücüyle ișleyenlere ise zorlu yüzünü gösterdiği bir zaman... O zamana hapsolmuş üç arkadaşın, bir arayış ve tutunuș umuduyla başlayan yolculuğu... Bu yolculuğun tahammül edilmez eziyeti, takat kesen çilesi... O çilenin, tatlı bir sıla düşü ile yumușaması ve haftadan haftaya ele geçen üç beş lirayla katlanılabilir bir hale gelmesi... Hepsi insanın içinde... İnsan, bu kitabın içinde... Toplumcu-gerçekçi bir yazar olan Orhan Kemal'in, seneler önce değindiği konular ve olaylar, günümüzde biçimsel bir değişimle hala yaşanmaya devam ediyor. Dikkat nazarıyla, toplumsal bir hassasiyetle okunması icap eden bir kitap....
